𝐩𝐲𝐬𝐜𝐡𝐨𝐥𝐨𝐠𝐢𝐬𝐭/𝐭𝐨𝐦 𝐟𝐞𝐥𝐭𝐨𝐧

|11|

Arkadaş

Tom'dan

Yüzüme gelen saçlarla ve boynuma dolanmış kollarla uyanmıştım, gözlerimi yavaşça açıp etrafa baktım, dün gece Hera'nın ateşi çıkmıştı ve onun ateşini düşürmek için de ikimiz de fazlaca yorulmuştuk, üstümüze konulan battaniyeyi Eftalia'nın üstünü örttüm, yüzüne gelen saçları kenara çektim, o da benim kadar yorulmuştu, boynum da ve elim deki kolları yavaşça çektim, tuvalete girip ihtiyacımı giderdikten sonra tekrar içeri girip telefonumu alıp Eftalia'nın yanına oturdum.

Annemden gelen cevapsız aramaları görünce annemi arayıp ayağa kalkıp biraz uzaklaştım.

"Tom madem eve gelmeyeceksin haber ver."

"Anne şey uyuyakalmışım pardon."

"Kim de uyuyakaldın yoksa sevgilimi yaptın."

"Hayır anne ama çalışıyorum, sana bahsettiğim Hera varya hastalanmıştı ateşini düşürdük sonra da uyuyakalmışız."

"Eftalia ile mi?"sesindeki imayla göz devirdim. "Evet ama düşündüğün gibi bir şey değil anne."

"Tamam tamam bir şey demedim, bu arada bir gün Eftalia'yı çağır beraber yemek yeriz."

"Tamam yeriz."

"Selam söyle görüşürüz."

"Görüşürüz anne."telefonu kapatıp tekrar Eftalia'nın yanına oturdum düşünmeye başladım, neredeyse bir buçuk ay olmuştu ve benim için bir çok şey yapmıştı, elim istemsizce saçına gitmişti, bu zamana kadar bir psikologdan daha fazlası olmuştu, bir arkadaş.

Arkadaş...

Ama o sanırım benim için daha fazlasıydı, diğer arkadaşlarıma karşı hissettiğim gibi duygular hissetmiyordum ona karşı. Ama Jade'ye olan hislerim gibi de değildi. Sadece sürekli onunla vakit geçirmek, onu izlemek, onunla eğlenmek istiyordum... Kısacası her şeyi onla yapmak istiyordum. Bana ilaç gibi iyi geliyordu, ama söyledikleri değil, varlığı. Varlığı beni iyileştiriyordu, onu düşündükçe bile içim huzurla doluyordu. Benim için sadece arkadaş mıydı?(burayı mabele yazdırdım🥺)

Yavaşça uyanırken elimi çekip telefonla oynuyormuş gibi yaptım, "ımm burada mı uyumuşum."Tanrım daha yeni uyanmıştı, ve çok güzel gözüküyordu. "Evet ben de biraz önce uyandım ve günaydın."esneyip kaldırdığı başını geri koydu. "Saat kaç ki?"

"8'e geliyor."

"Başım çatlıyor, kahve yapıcam istermisin."

"Eftalia uyu istersen 4 saatlik uykuyla işe gitme."ayağa kalkıp gözlerini ovuşturdu, küçük bir çocuk gibi duruyordu ve sanırım uykusunu alamadığı için etrafa bakıyordu. "Off biliyormusun hiç işe gidesim yok bugün sanırım tüm gün uyumak istiyorum."kıkırdadım, oturmasını sağlayıp başını dizime koydum. "Uyu o zaman."

"Dizinde mi? dizin ağrır."

"Ağrımaz."

"Sonra dizim senin yüzünden ağrıdı diye mızmızlanma."

"Tamam mızmızlanmam."kıkırdadı, "saçlarınla oynayabilirim."

"Hemen uyurum ama."bir şey demeyip uzun siyah saçlarıyla oynamaya başladım, saçları gerçekten çok güzeldi. Yüzüne gelen saçlarını çektim, hafif kıpırdanınca kıkırdadım.

Hera içeriye girince tam bağıracaktıki elimle sus işareti yaptım, kıkırdayıp yanıma oturdu. "Teyzem niye uyuyor."

"Çünkü dün gece çok uyuyamadı."