wattpad, a terrible place

17(M)

wattpad video eklememe izin vermedi bu senden ilk nefret edisim degil wattpad

anani sikim cok kotu oldu hayallerim suya dustu asli cabuk gel teselli et beni

*******************

chaeyoung'ın kapısının önünde kapının açılmasını beklerken sonunda kapı açıldığında derin bir nefes almıştım ancak nefesim heyecanım yüzünden titrek bir şekilde dudaklarım arasından çıkmıştı.

bana gönderdiği şort ve büstiyer üstümdeydi ve chaeyoung'ın bana hazırlayacağı şeyleri düşündükçe aklıma birkaç saat sonra bu kıyafetlerin üstümde olmayacağı fikrinden başka bir şey gelmiyordu.

"hoş geldiniz bayan manoban. bayan park içerde." çalışan kadına kafa sallayıp içeri girdiğimde beni karşılayan salonda koltuğa oturmuş elindeki kadehle manzarayı izleyen chaeyoung'ı görmüştüm. dalgın görünüyordu, geldiğimi duymamıştı. uzun deri topuklularımın zeminde çıkardığı sesle kafasını bana çevirdiğinde göz göze gelmiştik ancak onun gözleri şaşkınlıkla açılmıştı. "bu kadar güzel olacağını düşünmemiştim." hayranlığını her bir tonundan anladığım sesiyle yanıma geldiğinde gülümsemiştim. bana iltifat ederken modeli benimkinden çok farklı büstiyeriyle ne kadar güzel olduğunu göz ardı etmişti bile.

"bana iltifat ederken hiç aynaya baktınız mı bayan park?" gülüp dudağım ve yanağım arasına küçük bir öpücük bıraktıktan sonra elimi tutup beni koltuklara yönlendirdiğinde aklıma gelen ilk öpüşmemizle heyecanımın daha da artmasına engel olamamıştım. sadece eline kadehi alışı bile insanı çıldırtacak kadar etkileyiciydi ve ben dudaklarımın rujuma rağmen kurumasına engel olamıyordum.

"1 gün benimle konuşmadığın sürprizini şimdi mi yapacaksın yoksa sonra mı?"

"sen nasıl istersen." ruj izinin bulaştığı kadehi dudaklarından ayırıp konuştuğunda elindeki şarabı almış ve onun ruj izinin üstünden içmiştim. bu onun yüzündeki sırıtmanın sebebiyken bense onun dudaklarına o saniye atılmamak için kendime nedenler arıyordum. "sevgilim olduğunu sana nasıl istersen öyle göstereceğim lisa. istersen vücudunda istersen düşüncelerinde istersen sadece el ele tutuşarak. ama sana seni ne kadar sevdiğimi göstereceğim."

"seni seviyorum chaeyoung." onun iltifatlarından sonra hiçbir şey yapamıyordum. nefes alışverişlerime düzen vermek bile benim için zorlaşırken o bunun farkında olduğu halde buna devam ediyordu. "seni çok seviyorum." ellerim ensesine dolandığında beni reddetmemiş ve aynı anda dudaklarımızı buluşturmamızı sağlamıştı. ensesindeki ellerim saç diplerine daldığında dilini dişlerime sürtmüş ve ağzımı aralamamı sağlamıştı. dilim üzerindeki dili ve belime dolanan koluyla üstümde çoktan hakimiyetini kurmuştu.

ağzının içine inlememden sonra nefes nefese ayrılmıştık ve bense sadece üstümde soluklanan chaeyoung'a bakıyordum. çok güzeldi, kulak arkası yaptığı pembe tutamlar yüzünü kapatmaya çalışsa da hafif aralık kırmızı dudaklarıyla, yüz hatlarıyla, bakışlarıyla çok güzeldi chaeyoung.

"sana günlerce seni sevdiğimi söylemek istiyorum." üstümden kalktığında birkaç saniye tavana bakmış ve ben de arkasından doğrulmuştum. "sana aşığım." cümlemle gülümsemesi gülmeye döndüğünde gözlerindeki heyecanı görmüştüm. ona söylediğim iki kelime ona dünyaları vermişim gibi hissettiriyordu. "daha fazla beklemek istemiyorum lisa." ayağa kalkıp elimi tuttuğunda beni kendine çekmiş ve daha önce beraber uyuduğumuz odaya getirmişti beni. olacakları düşünmek yeterince heyecanlanmama yetmiyormuş gibi bir de chaeyoung'ın nefesini ensemde hissediyordum. arkamda durmuş beni ve tepkimi beklerken ona döndüm ve onu duvara ittim. ağzından kaçan küçük inlemeyi umursamadan onu duvarla arama alıp öpmeye başladığımda hızla beni dudakları arasına kabul etmiş ve bir yandan da üstümdeki büstiyerin fermuarını aramaya başlamıştı.