Pop'un yıldızlarından Little Mix, BigHit şirketinin bünyesine katılırsa ve herkesin beklediği BangtanMix işbirliği gelirse neler olabilir ki?
Kitap, her şeyle uyumlu değildir ve hayal gücünün ürünüdür. İyi okumalar!
Jade yaklaşık 15 dakikadır azar yiyordu. Hadi ama, o sadece bir ship sahibi olmak istemişti! Üstelik romantik ve soft bir andı, bunu neden bozuyorlardı ki! Lee Unnie'si evlenmeliydi bence o çocukla, bu kadardı.
Oysa Jesy, bağıra bağıra alana girmiş, herkesi azarlamış, işlerini yapmalarını söylemişti. Neymiş "Promo fotoğraflarını paylaşacağım otur şurada"ymış. Hah!
"Jadey, nasıl olmuş?" -Jess
@BigHitEnt
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
- Little Mix CB - Perrie Louise Edwards and Leigh-Anne Pinnock Edition
7M Like 983K Comment 432K Retweet
@LM_BigHit ve @BTS_BigHit bu gönderiyi beğendi.
Gönderideki yorumlar sınırlandırılmıştır.
"Bu, cidden harika olmuş Jesy. Sana unnie demek hala garip geliyor ama olsun!" -Jade
Jade sevimli bir şekilde oturduğu sandalyede geri kaykılırken kapının açılmasıyla toparlandı, gelen kişiye baktı.
BTS Maknae'si Jungkook ciddi bir tavırla içeri yürüdüğünde ve Jade ile birkaç söz hakkında konuşmak istediğini söylediğinde Jesy sakince onaylamıştı ancak oh Tanrı'm!
İkili odadan çıktığı gibi beşlik çakmış, bağırarak Pez ile Jimin'i almaya gitmişti. "Wuaaaaaa!"
Jeed açıkçası son birkaç hafta içerisinde Fake Maknae rolüne iyice bürünmüştü, Perrie'den büyük olmasına rağmen salakça davranıp neşe kaynağı oluyordu belki evet ama bazen de kontrolden çıkıyordu. Bu an da o anlardan biriydi.
Pez de odadan çıkıp ellerini havaya kaldırınca hepsi ellerini kaldırdı, Jimin'i almaya gidiyorlardı şimdi de. Birkaç adım sonra onun da kapısını çaldılar ve onun da çıkmasıyla ellerini kaldırdılar.
"Maymunlar hep birlikte, daha güçlü!"
Pez, Jimin ile koridorda operacıymış gibi eğleniyorlardı. Jungkook ise Jade'i yakalamaya çalışırken yere düşmüş, kalkmaya çalışıyordu.
"Büyük Maknae, kaç geliyorum!" -JK
Jade korkuyla çığlık çığlığa kaçarken -Jungkook yakalarsa gıdıklardı, ki yakalamak için gerekli olan kas da vardı- duvara çarptı, burnunun acısıyla yere düşmesine rağmen elini burnuna götürdü. Gözlerini sakince eline çevirdiğinde ise kan gördü, burnunda başka nazik bir dokunuş hissettiğinde ise gözlerini önündeki kişiye odakladı. Yani, duvar sandığı kişiye...
"Jungkook, neden diğerlerini de alıp bir yere geçmiyorsunuz? Bu sayede hem yaralanmanız gibi ihtimaller ortadan kalkar, 2 maknae zaten çok zordu, şimdi 4 oldu."
Jungkook, arkadaşının canı yandığı için biraz suçluluk biraz da kederle başını salladı. Kana da daha fazla bakmak istemeyerek yanlarından uzaklaştı. Jade kan kaybından biraz bulanıklaşan görüşünü temizlemeye çalışırken karşısındaki güzelim eli tutmaya çalıştı ancak başaramadı. Gözleri iyice kapanırken ayaklarının havalandığını hissetti, belinin bir kol tarafından sarıldığını da. Belirli bir parfüm kokusu almak yerine uyuşturucu gibi bağımlılık yapan bir losyon kokusu aldı. Kokunun yoğunlaştığı yere doğru burnunu yaklaştırdı fakat sürmedi.
Birkaç dakikalık yarı uyanık yolculuğundan sonra bir yere oturduğunu hissetti, kolunda bir dokunuşu ayırt etti. Bu da onu huylandırdı ve açamayacağını düşündüğü gözlerini aralayabildi. Karşısında BTS'in liderinin olduğunu fark etti, endişelenip ayağa kalkacakken onun sesini duydu. "Jade lütfen ani hareket yapma, burnunu temizlememiz gerek ve kanamanın durduğuna emin olmalıyız." -RM
"Ben, özür dilerim. Sadece, çok heyecanlanmıştım, çok profesyonel dışı oldu." -Jade
Namjoon, ondan büyük olsa da küçük bir noona ile uğraştığını o an anlamıştı. "Sorun değil, sadece canın yanmayabilirdi." Jade, mutlu bir sesle konuştu. "Yanmadı ki zaten! Sadece, kan geldi."
Namjoon, Jade'in geçişli saçlarını yüzünden yavaşça kulağının arkasına koydu ve temizlemeye devam etti.
"Kanama şu anlık durmuş gibi, bir şey olursa tampon yapmalısın ve kan yapacak besinler ye biraz. Çok kaybettin." -RM
"Teşekkürler, sana kanama borcum olsun!" -Jade
Jade hiçbir şey olmamış gibi gülümserken Namjoon onun saçlarını bozdu, sonrasında ise revirden çıktı, birazcık söz yazabilirdi.
