RSGB (the FAYZ) Düzenleniyor

FIRTINA ÖNCESİ SESSİZLİK

Multimedya'daki shopu biz yaptık :) Şiirleri de biz yazıyoruz.💭💬İyi okumalar👍
Hiçbir şey göründüğü gibi değildir.
Göründüğü gibi olan şeyler de bir hiçtir.
Kader seçimlerle değiştirilebilir?
Yoksa kader mi seçimleri değiştirir?

"Bildiğim kadarıyla hepsi şehirde."dedi Gaia ciddi bir ses tonuyla. Sonra Drake'le Penny'nin durdukları yere doğru döndü. "Ne yapacağınızı biliyorsunuz. Değil mi?" bu sefer merakla tek kaşını yukarı kaldırdı.
"Evet Gaia, çocukları bulup öldürelim" Drake sözünü bitirdikten hemen sonra Gaia "Hayır!!!! Sakın böyle bir hataya düşmeyin. Eğer o çocuklar sizin yüzünüzden ölürse intikamımı alamam. Anlaşıldı mı? Sadece her birinin yaşadığı yerleri öğrenin. Hadi ne bekliyorsunuz, kırmızı kar yağmasını mı?"

Quin Gather,telefonundan gelen mesaj sesiyle aniden uyandı.Afallayarak doğruldu ve bezgin telefonuna ekranına baktı.Mesaj Edilio'dandı.Quin şaşkınlıkla mesaj yazısına tıklarken neden mesaj atmış olabileceğini merak ediyordu.Açıkçası şu an yakın otursalarda Edilio bariyer kalktıktan sonra görüştüğü insanlardan biri değildi,hatta açıkçası toplantıdan sonra olanları iyice unutmak için kimseyle görüşmek istememişti.Aylar sonra Edilio'nun bir sokak ötesinde öğrendiğinde bile onla konuşmaktan kaçınmıştı.Nedenini kendisi de bilmese de ona rsgb'yi hatırlatacak birini görmek istemiyordu.Mesajı hiç okumasam mı diye düşündü sonra da korkaklığına sinirlenerek hızla mesajı okudu
*Hemen dışarı çıkabilir misin?Bizim evin önünde buluşalım,Konuşmamız lazım acil"
Bir an tereddüt etse de sonunda merakına yenildi ve hızla dışarı çıktı.

Drake Merwin,yanında Penny'le şehrin ıssız sokaklarında yürüyordu.
"Doğru yolda olduğuna emin misin?"
dedi penny.Dirildikten sonra hissizleşse de yürümekten sıkılmıştı."Tabi ki eminim aptal"dedi Drake ve kamçısını kızın sırtına indirdi.Her ne kadar kendi tarafında olsa da kızdan nefret ediyordu.
"Acı hissetmiyorum bilmem farkında mısın?"diye ona döndü kız.Ama Drake kızı dinlemiyordu,gözü arkasında bir yere kilitlenmişti.Hipnoza geçmiş gibi kızı itip arkasındaki bakkala yönelirken
"Ne yapıyorsun sen efendimiz gitmemizi söyledi"
"Kes sesini"dedi Drake.Bir şey daha söyleyecek oldu ama sözü onu gören kadının çığlığıyla kesildi.Yaşlı kadın onu görünce çığlık attı,ve hemen ardından gördüklerine inanamayarak bayıldı.Drake yüzünde acımasız bir gülüşle omuz silkti ve bayılan kadına bir tekme daha atıp içeri girdi.Raftaki gazetelerden birini eline aldı
"Elinden Yıldırım saçan genç kent meydanında dehşet saçtı.S.T adındaki aranan gencin mutasyona uğramış olduğu iddialar arasında"altında da Sam'in resmi vardı. Drake "Demek güçlerin geri gelmiş Sam"dedi gülerek "Böylesi çok daha zevkli olacak"
"Sam mi?"diye araya girdi penny
"Sana kes sesini dedim"dedi ve kıza bir kamçı daha indirdi.
"Yürü gidiyoruz"diyerek yürümeye başladı.Kız derin bir nefes aldı.Drake'e bu tavırlarının hesabını soracaktı ama şimdi değil daha zamanı vardı.

"Ne oldu Edilio,gecenin yarısında beni çağırmanı gerektirecek kadar acil olan ne?"dedi Quin
"Gerçekten soruyor musun,Haberleri görmedin mi?"
"Ne haberi?"
Edilio elindeki telefonu hızla Quin'e uzattı.Quin telefonun ekrana baktı,e-gazeteden bir haberdi telefonun ekranındaki.Okudukça kalp atışının hızlandığını hissetti ne demekti şimdi bu?

"Şaka mı bu?"dedi Quin "Şakaysa komik değil"
"Şaka yapar gibi mi duruyorum sence" dedi tek kaşını kaldırarak "sadece sam değil tahminim doğruysa diğerleri de güçlerini tekrar kazanıyor"
"Ne demek bu?"
"Bilmiyorum"dedi Edilio elini başının arasına alarak "bana da Lana haber verdi" Lana deyince Quinn kulak kesildi "Sam'le konuşmuşlar en kısa zamanda tekrar toplanmalıyız"dedi Edilio "hepimiz birden"

"Şu zavallı balıkçı değil mi o?"dedi Penny ileriyi göstererek."Evet"diye tısladı Drake "Yanındaki de Edilio"dedi şeytani bir sesle."Doğru yoldayız"derken dudakları şeytani bir gülümsemeyle kıvrılmıştı.Onları tekrardan görmek ona Sam'i hatırlatmış içindeki öfke daha da kabarmıştı
"O salyalarını sil Drake,Efendimizin dediğini duydun onlara zarar vermeyeceğiz"
"Onların güçleri yok ama onlara bir şey olması efendimizi bağlamaz"diye tısladı Drake "Onları teker teker avlayacağım dememiş miydi,bu avlamaya bir yerden başlamak gerek"diyerek onları izledikleri ağacın arkasından çıkıp öne doğru ilerlemeye başladı.

"Bu hiç hoşuma gitmedi hiç"dedi Quin kafasını yana çevirdi,elllerini başının arasına aldı düşünmeye başladı "Peki ya.."diye söze başladı fakat sözü karanlıktaki kamçı eli görmesiyle yarım kaldı "Drake?"
Edilio Drake'i farketmemişti
"Abartma Quin"dedi. Drake öldü,şu an arasalar cesedinin parçasını bulamazlar"
"Peki bu karşımdaki ne o zaman"
"Ne?Hangi karşındaki"dedi Edilio ve bunu söylerken panikle Quin'e dönmesiyle,Drake'in gölgesiyle karşı karşıya kalması bir oldu.Drake insan bedeni,kan kırmızısı kamçısıyla gözlerini nefretle onlara bakıyordu.
"Sen .burda .olamazsın"dedi Edilio şok olmuş bir ifadeyle.Gördüğünü idrak edememişti.
"Burda olduğumu kanıtlamamı ister misin?"dedi Drake şeytani bir gülümsemeyle."Bence istemezsin,birazdan burda olduğuma dibine kadar inanacaksın ve bunun gerçek olmaması için yalvaracaksın"diyerek Edilioya doğru bir adım attı.Edilio anlık bir tepkiyle geri çekildi.Drake onların korkmasından aldığı keyifle gülümsedi ve kamçısını kaldırıp onlara tüm gücüyle vurmaya hazırlandı.Tam o
"Hayır,yapamayacaksın"diyen bir ses duyuldu."Heniz değil" Bu ses ince tiz bir kız sesiydi.Edilio ve Quin sesin geldiği yöne baktıklarında dona kaldılar
"P-p-penny"dedi Quin şaşkınlıkla."Ama nasıl.."
Daha konuşacaktı ama lafı Drake'in tıslamasıyla bölündü
"Sakın Benim işime karışma!"dedi Drake kıza yaklaşarak "Kapa çeneni ve defol git burdan bana engel olmaya kalkarsan seni buna pişman ederim"dedi ve kızın omzuna kamçısını sertçe indirdi.Kamçının omzunda şaklamasıyla Penny hiç bir tepki vermeden beton zemine yığıldı ve hemen ardından birkaç saniye içinde hiç bir şey olmamış gibi kendisinden beklenmeyecek bir hızla toparlanıp ayağa kalktı.Dirildikten sonra hiç bir fiziksel acı hissetmemeye başlamıştı.Bunun verdiği güçle ellerini Drake'e doğru uzattı,İşte yeniden diye düşündü,efendisi güçlerini yeniden kullanabileceğini söylemişti ama Penny'nin şu ana kadar bunu deneme fırsatı olmamıştı ve güçlerini yeniden hem de Drake'in üzerinde denemek onun için ayrı bir zevk olacaktı.En başından beri oğlanı sevememişti.Gözlerini kısarak Drake'e döndü
"Bir daha bunu sakın deneme"dedi her sözcüğe vurgu yaparak.Hemen ardından aklından Gaia'nın mavi gözlerini geçirerek bunu Drake'in zihnine saldı.Drake bir an donakaldı.Şu an Gaia'nın kendisini yıldırımlarıyla yakıp küle çevirdiğini görüyordu.Yeter! dedi başını ellerin arasına alarak yere çöktü yeter!yeter!

Edilio Quin'e döndü,"Hadi gidelim burdan"dedi kısık sesle "Bırak birbirlerini harcasınlar,kaçalım burdan"Quin başını sallayarak onayladı.Hala gördükleriyle şaşkındı.Rsgb'yi unutmak isterken yine olayların ortasına düşmüştü.Burdan bir an önce gitmek istiyordu "Tamam "dedi kısık sesle ve aynı anda hızla kaçmaya başladılar.Quin telaşla elini cebine daldırdı ve hızla iyi bildiği bir numarayı tuşladı.

Tam o anda Penny Drake'in beyninin kontrolünü bıraktı.Kaçtıklarını farketmişti.Aynı anda kız Quin'le Edilio'ya bakarken Drake nefretle ayağa kalktı ve kıza kamçısını indirdi.
"Ne yapıyorsun"diye isyan etti Penny "kaçıyorlar" Drake gözlerini karşıya dikti."Hiç bir yere gidemeyecekler"dedi ve koşmaya başladı.Penny de arkasından onu takip ediyordu

"İşte bu" dedi Gaia eserine gururla bakarken.Çok yorulmuştu ama deymişti,başarmıştı!"Artık hazırım " dedi kendi kendine "Artık onlara saldırmaya hazırım" Bunu derken zaferini kesinleştiren karaltıya daha da yaklaştı "Daha doğrusu hazırız,değil mi Caine?"

Bizim kendi aramızda yoklar için yaptığımız caps ler var. Paylaşmamızı isterseniz yorum atabilirsiniz.😀