NASIL YANİ?

117 10 0
                                    

Kurtuluş kaçmakta değil yüzleşmektedir çoğu zaman
Her şeyin bittiği o an
Koşma gücü yerine,kalma gücü bulandır
Bu kargaşadan sağ kurtulacak olan

Quin ve Edilio var gücüyle nefes nefese koşuyorlardı.
"Geliyorlar mı?" dedi Edilio bir an için olsa durup arkaya bakarak.Koşmaktan dizleri ağrımaya başlamıştı.Quin ise onu cevaplamadan Yürü"diyerek onu yürümesi için ittirdi."Fazla vaktimiz yok,ana caddeye geldik sayılır,ne kadar çabuk ulaşabilirsek o kadar iyi"
"Onların diğer insanlardan yanında saldırmaktan kaçınacaklarını mı düşünüyorsun?"
"Başka seçeneğimiz var mı?" dedi Quinn
Edilio tam "Sen ne.." diyerek bağırmaya başlayacaktı ki bağırışı Drake'in sesiyle yarım kaldı "Yolun sonuna geldiniz hadi balıkçı,bu kez kaçışınız yok" Edilio panikle sesin geldiği yöne doğru baktı,Drake ile Pennyle aralarında 5 adımlık belki de daha az bir mesafe vardı,-ana caddeye gelmiş sayılsalar da ki bu onun için hiç bir şey ifade etmiyordu-Bakışlarını Drake ve Penny'den kaçırarak kaçmalarını işaret edercesine Quinn'e çevirdi.Quinn ise ona kıyasla çok daha sakindi ve kendinden emin bir tavırla gülümsüyordu.
Tam o anda yeşil bir ışık parladı.
"Sam" diye mırıldandı Drake insanın tenini ürpertecek kadar koyu bir nefretle.
Penny ise Drake'in ne dediğini anlamaya çalışarak "Kim var orada?" sordu.
"Sen olduğunu biliyordum, seni orada gördüğümü biliyordum, yaşıyorsun." Dedi Sam elindeki Sammy Güneşi'yle Drake'e yaklaşarak.
"Evet, ben yaşayan bir ölüyüm, bildiniz Bay Temple. Ama şu dakikadan sonra senin yaşayacağından emin değilim." dedi alaycı bir sesle. "Ama ben seni paramparça yapıp geldiğin cehenneme geri yollayacağımdan eminim."
"Onu şimdi göreceğiz." Dedi Drake ve kamçısını Sam'e doğru savurdu.
Drake'in kamçısının sesi beton zeminde yankılanınca Sam ani bir hareketle geri savruldu.
"Noldu Bay Temple savaşmaktan korkuyor musunuz yoksa asıl korktuğunuz şey anılarınızın yeniden canlanması mı?"
Sam bir anlık duraklamadan sonra öfkeyle öne atıldı. Ellerinden çıkan parlak yeşil ışıklar Drake'in omzuna isabet etti.
"Seni bir kez yendim Drake yine yenerim. Tabi bu sefer kalıcı olarak."Beni fazla küçümsüyorsun Sam"dedi Drake alaycı bir sesle."Efendim beni geri döndürdü ve artık ölümsüzüm"
"Efendin mi?"dedi Sam afallamış bir ifadeyle.Başından beri en büyük endişesi gerçekleşiyordu.
"Evet,Sam efendim Gaiaphage"derken Drake'in suratı sadistçe bir gülümseme yayılmıştı "O geri döndü,güçlerin neden geri geldi sanıyorsun?"
Sam dediklerine inanmamak istercesine başını iki yana salladı "olamaz" en büyük kabusu geri dönmüştü.Bu kez sadece kendisine arkadaşları değil,bütün şehir hatta bütün Dünya tehdit altındaydı.Şaşkınlıkla öğrendiklerini sindirmeye çalışırken Drake'in hızla gelen kamçısını farketmedi.
"Sam! Dikkat et"diye bağırdı Quinn.Tam o anda Penny Sam'le Quinn'in arasında girdi."Dur bakalım balıkçı,sen bu işe karışma"derken elini oğlanın suratına yaklaştırdı.Ve onun zihnine patlamalar ve bombalarla dolu bir sahne yerleştirdi.Quin her şeyi durdurmak istercesine eliyle yüzünü saklarken Tam o anda Drake kamçısı Sam'ın suratında şakladı.Sam'ın ağzından acıyla hafif bir haykırış duyuldu ve Sam hızla geri çekildi.Sam geri çekildikçe Drake Sam'e bir adım daha yaklaştı "İstersem seni şurda acından ağlayacak duruma getirebilirim Sam"
"Ama yapmayacaksın"dedi arkadan gelen kulakları tırmalayan bir ses.Sam kafasını sesin geldiği yöne doğru çevirdi,oysa bu sesi hayatında hiç duymamayı umuyordu.Gaia diye düşündü kafasının içinde.Kız onu en son gördüğü halindeydi.Yüzünde yer yer yanık izleri vardı ama sapasağlam duruyordu.İşte burda tam karşısındaydı.O gücüne yakışmayan narin kız sesiyle konuşmaya devam etti "O bana lazım"Gaia ona yaklaştıkça Sam arkasındaki elinin gücüyle ısındığını hissetti.Elini saldırmak üzere açtı.Tam o anda Gaia "Aklından bile geçirme Sam" diyerek onu telekinezi gücüyle tek eliyle havaya kaldırdı."Bu sözüm sana da Drake"diyerek öfkeyle ona döndü."Sen nasıl bana karşı gelirsin,sana o bana lazım demiştim"
"Haklısınız,efendim"dedi Drake dişlerinin arasından
"Seni ben yarattım,Bana itaat etmek zorundasın"diye tısladı Gaia ve boşta kalan eliyle Drake'in üstüne yakıcı yıldırımlar yolladı.Drake acı içinde bağırarak yere yığıldı.Sonra da diğer elini yumruk yapıp açmasıyla Sam'in yere çakılması bir oldu.Sam vücudundaki kemiklerinin çatırdamasını duyduğuna yemin edebilirdi.Beyninin yaşadığı yoğun acıyla yandığı sırada atladığı gercek adeta beyninin duvarlarında yankılandı.Gaia sadece yaşayan mutantların gücünü kullanabiliyordu.Ama o zaman nasıl?
Düşüncelerinin akışı Gaia'nın sesiyle bölündü."Senle bir gün karşılaşacağız Sam,ama o gün bugün değil"
Sam zorlanacak ayağa kalkmaya çalıştı.Ama yapamadı bacakları onu taşıyamıyordu sanki.Yere çakıldığı anda da beynindeki eksik parçalar yerine oturdu."Caine"diye fısıldadı ağzının içinde."Caine.."diye tekrarladı Gaia'ya dönerek" o da döndü mü?"diye soru dehşet içinde. Olanlara anlam veremiyordu. Tam o anda arkadan siren sesleri duyuldu.

RSGB (the FAYZ) DüzenleniyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin