63. Seni Seviyorum.

3.2K 322 93
                                    

"Savaş!" 

Elimdeki mektupla titreyerek ve olabildiğince hızlı davranarak alfa yuvasına daldığımda ortamdaki sert ve ter dolu kokular burnumdan başlayıp her yerime kazınmıştı. Öyle ki, bir anda duraksayıp burnumu kapatarak devam etmek zorunda kalmıştım. 

Kulağım Savaş'ın alfa sesiyle kuşandığında ise ne kadar sıkı bir eğitimin ortasında olduklarını anladım. Yüzlerce alfaya eğitim veriyordu ve bu kadar alfanın feromonları cesaret kokuyordu. İçinden sadece biri benim rahatlamamı sağlıyordu. 

"Bir alfanın gelebileceği en büyük zirve bölgesi, ailesi için canını ortaya koymaktır! İleride, gururla ya da özlemle anılacak olan biz olacağız!"

Yaklaştıkça burnumu daha çok sıkarak koskoca arenaya girdim. Alfa yuvasına zorlukla girmiş gibi duruyordum. Önde, aralarında Korhan ve yanında Mantan Bölgesi'nin liderini seçmiştim.

 Hepsinin gözleri kırmızı ve Savaş'a odaklıydı. Birkaç gün sonra ne kadar kayıp vereceğimizin hesabını yapamıyordum. Sona yaklaşıyorduk ve içim iyice daralıyordu. Büyün bu hazırlığın sonunda kazanan kurtlar dünyasının gücü olacaktı.

"Yapmamız gereken özlemle değil, herkesin dışına taşırarak gururla anılmamızı sağlamaktır! Bu savaş İliaca'nın savaşı değil bütün bölgelerin savaşı!"

Büyük bir tezahürat kulaklarımı acıtarak delip geçerken hızla içlerine daldım. Kokumu alan her alfa şaşkınlıkla arkasına dönerek yolumdan çekiliyorlardı. Bu Savaş'a ulaşmamı kolaylaştırıyordu ama hala burnumu serbest bırakabilmiş değildim. Dudaklarımın arasından zorlukla nefes alarak koşturuyordum. 

En sonunda Korhan'ın yanına kadar gelebildiğimde bana kocaman gözleriyle bakıp Savaş'a seslendi. Onun yeşil gözlerinin odağı olduğumda olduğu yükseklikten elini kaldırdı ve susmalarını sağladı. Elimdeki mektubu uzatıp soluklanmaya çalıştım. Konuşmak için kuvvetim yoktu. 

Yeşil gözleri an be an korkuyla titrerken Korhan'a döndü. Onunla ne alaka olduğunu anlamamıştım ama konuşunca onun gibi ben de korkmuştum.

O sırada abimin burada olmadığını fark ettim. Kaşlarım anında çatılırken ben de Korhan'a baktım. Onunla gelmiş olması gerekiyordu.

"Emre, nereye gitti Korhan?"

Korhan'ın ifadesi dengemi kaybettirirken birinin yardımı ile Savaş'ın olduğu yüksekliğe oturdum. Herkes ben olduğum için daha dikkatli ve saygılılardı.

 Mektubun ipinin kolayca açıldığını, hatta hiç zorlanmadığımı hatırladım. Bu da mektubu daha önce birinin açmış olabileceğine dair kanıttı. Emre açmış olabilirdi. Abim tek başına oraya gittiyse Demir ile beraber ölmüş olma ihtimali var demekti. 

Bütün sessizliğin içinde Mantan Bölgesi'nin liderinin sesini duydum. İlk kez duyduğum bu alfanın sesi çok sakin gelmişti. Boyu ve cüssesi de diğer alfalara göre büyük değildi.

"Emre iki haftadır, saraydan döndükten sonra mektup binasına gidip bir süre dönmüyordu. Dün gece ise bir anda Kahran sınırına gitmek istediğini söyledi ve sorun olursa Thoras için yeni bir lider seçilmesi gerekeceğini söyledi."

Gözlerim titrerken kalbim duracak gibi olmuştu. Abim de gitmişti ve gelip gelmeyeceğinden emin olamıyordum. Gözlerim dolarken elimi kalbime koydum, bunları kaldırabilecek gibi hissetmiyordum.

İLİACA (1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin