PM-2

9K 150 19
                                    

Ben, Ayla Göktan.

O gece hayatım değişmişti ve bir daha eskisi gibi olmayacaktı.

Akın Kalkan, beni yanına almıştı ve bırakmaya niyeti yoktu.

ÜÇ GÜN ÖNCE, YAĞMURLU GECE

"Para kazanmak ister misin?" Diye sordu. "Çok para."

Bir bekleyenim ve beklediğim yoktu. Ya ölecektim ya da bir şekilde yaşamaya devam edecektim.

İkinci seçeneği seçtim.

Bir şekilde yaşamaya devam edecektim.

Arabanın aralık kapısından içeri girdim ve kapı kapandı.

Bir daha açılmayacaktı.

Bundan aylar sonra fark ettiğimde ilk seçeneği seçmemiş olmamın pişmanlığı altında ezilecektim.

"Bu arada," dedi arabanın camından dışarıya bakarken. "Söylemeyi unuttum, kararından asla dönemezsin, küçük."

"Anlamadım?" Sorgulayan bakışlarla ona bakıyordum. "Yani diyorum ki," başını camdan çevirip bana döndü ve siyah gözlerinin altında gizlediği karanlık bakışlarıyla gözlerimi hapsine aldı. Yüzünü yaklaştırdı ve kulağıma doğru fısıldadı.

"Teklifimi kendi rızanla kabul ederek bindin bu arabaya. Seni buna zorlamadım." Parmakları saçlarımda geziniyordu. "Birinci kural küçük, Akın Kalkan'ın arabasına binen bir daha buradan inemez. Kendi rızanla kabul ettin, fikrini değiştirirsen sonuçlarına katlanırsın."

"Durdur," dedim kapının kulpuna uzanarak. Çaresizlikten büyük bir hata yapmıştım ve yol yakınken beladan kurtulmam lazımdı. "İneceğim durdur arabayı." Şoför ben sanki orada değilmişim gibi sürmeye devam ediyordu.

"Yanlış, küçük." Dedi kapıyı açmaya çalışan ellerimi sıkıca tutarak. "Daha diğer kurallardan bihaberken ilk kuralı çiğnedin."

Şoföre döndü. "Doğru eve sür," dedi. "Birilerinin kuralları öğrenmesi gerekiyor."

Başka bir şey demeden ellerimi bıraktı ve başını cama çevirip dışarı bakmaya devam etti.

Büyük bir kapıdan içeri girdiğimizde evi olduğunu anladım. Ormanın içinde onun evinden başka bir ev yoktu. Arabadan indi ve yürümeye başladı beni inmemiştim öylece oturuyordum. Gitmediğimi görünce geri döndü ve kapımı açtı. 

"İn," dedi. İnmemiştim ve hâlâ duruyor olmam onu sinirlendirmeye yetmişti. "Sınırlarımı zorlamaya devam ediyorsun, tavsiye etmem." Dedi ve bileğimden tutarak indirdi arabadan ve peşinden sürüklemeye başladı. Kapıda bekleyen kadına döndü. 

"Hafize Hanım, herkes evine gitsin tüm haftasonu izinlisiniz. Arif Bey'e de iletin anahtarları bıraksın bir yere çıkarsam kendim sürerim." Kadın başıyla onayladı ve geçmemiz için kenara çekildi.  

"Hızlı yürü," dedi merdivenlere yönelerek. "Bundan sonra burada yaşayacaksın."

Yatak odasına geldiğimizde beni tabiri caizse içeriye fırlattı ve kapıyı sertçe kapatarak kilitledi.

"Soyun," dedi. "Ne saçmalıyorsun?" Diye bağırdım. Bağırmamla anında bana döndü ve bedenimi kapıyla kendisi arasında sıkıştırdı. "Bana bak küçük," dedi.

Bakmadım.

Eliyle çenemi tutarak kendisine bakmaya zorladı. "Konuşurken yüzüme bakacaksın. Bana ve kurallarıma karşı gelmeyeceksin. Kurallarıma karşı gelmek bana karşı gelmektir." Dedi.

"Şimdi ikiletme de soyun. Banyo şu kapı, iyice yıkan kirlenmişsin yağmurda. Kıyafet bu gecelik idare et, yarın sana bir şeyler aldırırım." Dedi ve gardrobundan bir şeyler çıkartıp üzerime fırlattı.

Banyoya girip arkamdan kapıyı kilitledim. Bir yolunu bulup ilk fırsatta bu kontrol manyağının elinden kaçmalıydım. Hızlıca yıkandım ve bana verdiği şortu iç çamaşırı yerine giyip üzerine kazağını geçirdim.

Kapıyı açtığımda yatağın üzerinde uzanmış tavanı seyrediyordu. "Buraya gel," dedi. "Benimle uyuyacaksın." Aldırmadan pencerenin çaprazındaki boy aynasının önüne geçip havluyla saçlarımı kurulamaya başladım.  Gözüm yataktaki yansımasına iliştiğinde doğrudan buraya bakıyordu.

Yataktan kalktı ve bana doğru gelmeye başladı. Arkama geçtiğinde artık aynada ikimizin yansıması vardı. Birden kolunu belime doladı ve beni kendine bastırdı. Dudaklarını boynumda gezdirirken gözleri aynadaki yansımamızdaydı.

"Beni ikiletme küçük köle. "    


Nasıldı?
Oy ve yorum yapmayı unutmayın.

PSİKOPAT MAFYA (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin