【37 - SPY】
Jennifer yanağındaki yumuşacık baskıyla uykusunun dağıldığını hissetti ancak gözlerini açmadı. Hala uyumaya devam edebileceğini düşünüyordu. Ta ki aynı baskıyı ikinci kez hissedene kadar.
Ağzını açıp bir şey söylemek istedi ancak uyandıktan hemen sonra konuşabilen insanlardan olmamıştı hiç, kendini toparlayabilmek için vakte ihtiyacı oluyordu. Bu yüzden tepkisini üzerindeki yorganı biraz daha çekiştirerek gösterdi.
"Uyan artık."
Regulus'un tanıdık ve sevecen sesini duyduğunda Jennifer arkasını döndü ve yüzünü onun göğsüne gömdü. Uyanmamak için hala direniyordu. Uykusu açılmış olsa da gözlerini açacak gücü yoktu.
"Jen..." Üst kolunda tüy gibi dolaşan parmakları hissediyordu şimdi de sarışın cadı. "Hadi güzel sevgilim."
Birkaç kere üst üste yutkundu Jennifer ve sonunda konuşacak gücü kendinde buldu. "Benden ne istiyorsun sabahın kör saatinde?"
Evet, sabahları pek mutlu uyanmadığı bir gerçekti.
"Düğün seremonimize geç kalmamayı istiyorum sevgilim, ne istiyor olabilirim?"
Jennifer'ın safir mavisi gözleri anında aralandı ve Regulus ile burun buruna geldi. Yerinde doğrulup etrafa bakındığında heyecandan uyuyamayacağını düşünmesine rağmen uykulu haliyle unuttuğu günün sonunda geldiğini anladı.
Evleniyorlardı.
"Tanrım." Jennifer yüzüne yayılan gülümsemeyi hissetti. Regulus'a baktığında onun da yüzünde bir gülümseme olduğunu gördü. Alnına dağılmış dalgalı saçları ve yeni uyandığı için huzur pırıltılarıyla ışıldayan gri gözleri o kadar güzeldi ki Jennifer gülümsemesinin büyümesine engel olamadı.
"Uykun açıldı bakıyorum da?" Regulus yerinde doğrulup sevgilisinin kendisine attığı hayran bakışlara gülümsedi. Onun pembe dudaklarına bir öpücük bırakıp yataktan kalktı.
Dolabın önüne geçip kendine siyah bir gömlek ve siyah kumaş pantolon çıkarırken "Annem ve Narcissa seni almaya geleceklerdi, ben önden çıkacağım." dedi. Üzerindeki tişörtü çıkarıp gömleği giydi ve düğmelerini iliklemeye başlarken hala yatakta oturan Jennifer'a döndü. "Mihrapta görüşeceğiz anlayacağın üzere."
Jennifer dudak büktü. "Daha üç saat var." diye mırıldandı.
Regulus bu ayrıntıyı hatırlayınca iç çekti. "Üç saat seni görmemek..." Bacaklarından geçirdiği pantolonun düğmesini ilikledikten sonra kemerini geçirdi. "Nasıl dayanacağım bilmem."
Güzel cadı kıkırdayıp kendini yatağa bıraktı ve gözlerini yumdu. "Sirius ve Remus da gelecek değil mi?"
"Annemin gözüne gözükmemelerini on kere tembihledim." dedi. "Hatta mümkünse Çok Özlü İksir içmelerini söyledim. Beni ne kadar dinler bilemem tabii."
"Eminim ikinizin de başını belaya sokmak istemez." Jennifer yataktan sonunda kalktığında siyah geceliğinin üzerine siyah, saten sabahlığını geçirip kuşaklarını bağladı. "Asıl beni geren konukların arasında yaşananlar olacak."
Jennifer ve Regulus bakıştı ve bir anlığına düşündüler. Regulus'un yakınlarının hepsi Ölüm Yiyen'di ve Jennifer'ın yakınlarının neredeyse hepsi Ölüm Yiyenlerden nefret ediyordu.
"Sorun çıkacağını sanmam." Bir ay önce arkadaşım dediği kişilerin Jennifer'ı adeta tuzağa düşürerek saldırmasını hatırladığında sen öyle san dedi iç sesi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐁𝐄𝐓 𝐎𝐍 𝐇𝐄𝐑「Regulus Black」
Fanfiction𓆩*𓆪 𝐁𝐄𝐓 𝐎𝐍 𝐇𝐄𝐑 𓆩*𓆪 Regulus Black, altıncı sınıfa başlarken Hogwarts'a yeni gelen cadının üzerinden dönecek bir iddianın tam ortasında kendini bulur. ╔════════════╗ regulus black x fem!oc ...