39 - PLAN

2.6K 273 180
                                    

39 - PLAN

Regulus, tam karşısında durmuş siyah gömleğinin düğmelerini iliklemekle meşgul olan karısını izlerken yüzündeki küçük gülümsemeyi tutamıyordu. Jennifer tüm odağını küçük düğmelere vermiş, yüzünü izleyen gri gözlere bir saniye bile olsun bakmamıştı.

Sonunda gömleğin tüm düğmelerini iliklediğinde tatmin olmuş gibi gülümseyip yakalarını düzeltti Jennifer. Sonra Regulus'un beklemediği bir şey yapıp onu yakalarından kavradı ve dudaklarına kocaman bir öpücük bıraktı. 

"Hazırsın." Jennifer'ın tatlı sesiyle yutkunan Regulus az önce dudaklarına değen dudakların tadını daha iyi almak istiyormuş gibi dilini dudaklarında gezdirdi. "Gitmesem mi ya?" diye sorarken duydu kendini.

"Amacımız lordun Peter'ı öldürmesi, seni değil Regulus." Jennifer onun dalgalı saçlarını parmaklarıyla tarayarak düzeltirken yüzünde ciddi bir bakış vardı.

"İşe yarayacağına eminsin değil mi? Bir de Yoldaşlık'ın eline düşmek istemem."

Jennifer gözlerini devirdi. "Merak etme, Siriuslarla konuştum, senin kaçman için ortam oluşturacaklar. Sana zarar gelmeyecek."

Regulus başını sallayıp onayladı. Jennifer'a da Sirius'a da güveniyordu fakat karısının yaptığı planın sonuçlarının ne denli kanlı olacağını planı ilk duyduğu anda fark etmişti. Belki de Sirius haklıydı, Jennifer gittikçe Slytherinleşiyordu.

"Eve erken gel." diyen sevgilisiyle düşüncelerinden sıyrılıp ona merakla baktı. Jennifer ona sinsi sinsi sırıtıyordu ve Regulus bu gülümseyişin anlamını çözememişti. "Sana bir sürprizim var." 

"Ne sürprizi?" diye sordu Regulus.

Jennifer onu tekrar kendine çekip dudaklarını dudaklarına bastırdığında Regulus az önceki sersemliğini tekrar yaşamamış, dudaklarını aralayıp öpücüğü memnuniyetle kabul etmişti. Sevgilisi bir adım daha atıp bedenini kendi bedenine yasladığında Regulus içinden taşan arzuyla nefesinin kesildiğini hissetti.

Jennifer'ın nazik elleri ensesini ve ensesinin bitimindeki saç tutamlarını okşarken Regulus beline sardığı ellerini sıkılaştırıp mümkünmüş gibi karısını kendine biraz daha çekti. Bir eli kalçasına inerken Jennifer'ın boştaki eli az önce iliklediği gömleğin üzerinde geziyordu.

Uzun süren öpüşmelerini "Küçük bir ipucu olsun." diye mırıldanarak sonlandırdı Jennifer. Regulus derin nefesler alarak kendini tutmaya çalışırken sarışın kadın nazik bir gülümsemeyle bedenleri arasında boşluk bıraktı ve birkaç adım geriye atarak temaslarını tamamen kopardı.

"Sen çok kötü bir kadınsın." 

"Sadece eve dönmek için bir nedenin olduğunu hatırlatmaya çalışıyorum sevgilim." Genç kadının çapkın gülümsemesiyle odayı terk edişinden sonra Regulus aynaya baktı. Nefesleri sakinleşmesine rağmen hala göğsü fazlasıyla inip kalkıyordu, dalgalı saçları alnına iyice dağılmıştı, gri gözlerinin rengi koyulmuştu.

Aceleyle saçlarını düzeltip yatağın üzerindeki cüppeyi üzerine geçirdi ve merdivenlere yönelip aşağı inmeye başladı. Karısı kapının önünde onu bekliyordu. Sarı saçlı, ince bedene içi giderek baktı. O kadar güzel gözüküyordu ki Regulus göreve gitmektense az önce ortaya çıkan kıvılcımı bir yangına dönüştürmeyi tercih ederdi.

"Gidiyorum." dedi.

"Dikkatli ol." Jennifer onun yüzüne uzanıp yanağını okşadı. "Seni seviyorum."

"Ben de seni." 

Jennifer, Regulus'un cisimlenmesini izledikten sonra iç çekip beklemeye başladı. Her zamanki gibi bekliyordu.

𝐁𝐄𝐓 𝐎𝐍 𝐇𝐄𝐑「Regulus Black」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin