31 - FIGHT

2.8K 278 95
                                    

31 - FIGHT

Yurt odasının kapısı hışımla açıldığında Regulus oturduğu yataktan başını çevirip Barty'ye baktı. Arkadaşı kendini yatağına atmış hırsla nefes alıp veriyordu.

"Sorun ne?" diye sordu Regulus sakince kitabını yatağa bırakarak. Aklına birkaç şey geliyordu, belki babasından aldığı bir mektup Barty'yi bu kadar sinirlendirmişti.

"Isabella." dedi oğlan eli ayağı hala titrerken. "Yine kavga ettik."

Regulus derin bir nefes alıp yerinden kalktı ve Barty'nin yatağına gidip onun yanına oturdu. 

Mayıs ayındalardı ve pek yakında Hogwarts'tan mezun olacaklardı. Bu da demek oluyordu ki hayatları daha farklı bir yöne evriliyordu. Atkinson ailesi, Isabella'nın bir buçuk yıllık sevgilisi olan Barty ile evlenmesini istiyordu. Barty ise evliliğe hiç yanaşmadığı için Isabella ile sıklıkla bu yüzden kavga ediyorlardı.

"Dostum... Isabella'yı anlamaya çalış." dedi Regulus. "Sonuçta kızlar bizden daha farklı oluyor. Ailesinden baskı gördüğünü sen söylememiş miydin?"

"Evet ama-" Barty durdu sinirle. "Beni ilgilendirmez! Ben evlilik baskısı yaşamak istemiyorum. Daha yapacak çok şeyim var. Ölüm Yiyenlikte ilerlemem lazım. Evcilik oynayamam."

Regulus gözlerini devirdi. "Isabella pek evcilik oynayacak bir kız değil gibi Barty." Sonra arkadaşının omzunu sıktı. "İkisini aynı anda yürütebilirsin. Isabella senin Ölüm Yiyen olmana bir şey demiyor sonuçta. Hem onun eşi olursun hem de Ölüm Yiyenlikte ilerlersin. İkisi farklı şeyler sonuçta."

Bir süre sessizce oturdular. Barty parmaklarıyla oynarken Regulus'un dediklerini düşünüyordu. "Sence yapabilir miyim?" diye sordu. 

"Yaparsın! Abarttın sen de iyice, çok da mühim bir mesele değil." 

Barty nefesini dışarıya verdi. "Of ya niye büyüdük ki? Ne güzel tek derdimiz bulanıklara bulaşmak falandı." Sonra kıkırdadı. "Hala tek derdimiz o gerçi."

Regulus sessizliğe gömüldü. Asasını birisiyle düello etmek için en son ne zaman çekmişti hatırlamıyordu. Ne melezlere ne de muggle doğumlulara altıncı sınıfın sonlarından beri bulaşmaz olmuştu.

Barty, arkadaşının sessizliğini hiç fark etmemiş "Lafı da açılmışken, kalk biraz eğlenelim." diyerek ayağa kalkmıştı. Beklentiyle Regulus'a bakıyordu.

"Kitabı bitirmem gerek." diyerek yalan attı Regulus. "Yarın kütüphaneye teslim edeceğim çünkü." 

"O kitabı yeni almamış mıydın sen?" Barty'nin kahverengi gözlerindeki şüphe pırıltılarını görünce Regulus "Karıştırdın herhalde." dedi rahatça ancak karıştırmamıştı, kitabı daha dün almıştı.

Barty gözlerinin temasını kesip elini saçlarından geçirdi ve tekrar derin bir nefes aldı. "Epeydir değişik davranıyorsun." dedi.

"Ne değişikliğimi gördün?" 

"Ne zaman bulanıklarla uğraşmaya gitsek bir bahane bulup bizi ekiyorsun." dedi Barty. "Önceden lordun emri vardı tamam ama artık serbest olduğumuzu sen duyurmadın mı?" 

Duyurmuştu. Karanlık Lord onları serbest bırakmıştı, o günden beri Slytherin evi devamlı vukuatlara karışıyor, bina puanlarını kaybediyorlardı öğrencilere saldırdıkları için. 

"Binaya puan kazandıran bir ben kaldım, bırak öyle kalmaya devam etsin." diyerek güldü Regulus.

"Biz o salaklar gibi açıktan yapmıyoruz işlerimizi." dedi Barty, gözlerini kısmıştı. "Gizliden uğraşsak bile bize katılmıyorsun."

𝐁𝐄𝐓 𝐎𝐍 𝐇𝐄𝐑「Regulus Black」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin