MEDYA ÇOK İYİ DEĞİL Mİ🥺
•
•
•
•
Y/N'NİN AĞZINDAN :
Cedric ile büyük salona çıktık. Avuçlarımın içi hafif terlemişti ve sürekli eteğimin kenarına belli etmeden silmeye çalışıyodum.
Hufflepuff masasında boş bir yere oturup Susan'ın gelmesini bekledim. Cedric te kendi arkadaşlarının yanına geçti.
Bi süre sonra Susan geldi yanıma oturdu.
Susan şey dicektim şurda oturan çocuğu biliyosundur dimi aynı binadayız sonuçta.
Susan : Kim? Haa Cedric mi evet biliyorum da neden sordun?
Hiç. Büyük salonun yerini sordum beraber çıktıkta. Öyle merak ettim nasıl biri diye.
Susan : Uu neden merak ettin ki? (Susan tam ben amk)
Ya ne alaka öyle iyi biri mi soruverdim sadece.
Susan : Tamam tamam. Güvenilir biri iyi çocuktur yani. Bu arada Hogwarts'ta ki bi çok kızın gözü onun üstünde. Sebebini söylememe gerek yoktur heralde.
Yani şimdi yakışıklı çocuk da neyse.
Kahvaltıya devam ediyoduk , kafamı kaldırdığımda karşı çaprazımda Cedric , arkadaşının kulağına fısıldıyodu , arkadaşı da bana bakıyodu.
Arkadaşı Cedric'i dürtünce o da bana doğru baktı , kafamı çevirip önüme döndüm.
Snape ile iksir dersi vardı. Hem de ilk ders. Ne hoş.
Derse girdik. Amortentia yapmamız istendi.
Ben Susan ile eşleştim , Cedric ise Copper ile eşleşti. (Cedric'in bi arkadaşı işte)
İksirleri yaptık ve koklama kısmı vardı. Merakıma yenik düşüp direkt kokladım.
Bal , papatya çayı bir de..parşömen.
İlk günden Cedric'in kokusunu almıştım. Mükemmel.
Cedric beğenmedim desem yalan olur ama aşk? Bu kadar hızlı sürede hem de?
Susan illa ki soracaktır ona da koku almadım demeyi planlıyodum.
Taa ki Snape "buraya gelip koklayacaksınız ve ne kokusu aldığınızı söyleyeceksiniz , doğru yapmış mısınız diye bakacağız" diyene kadar.
İksir profesörüne "koku almadım" desem buna inanacağını hiç sanmıyorum.
Öğrenciler merakla ayağa kalkıp koklamak için sıraya geçtiler. Ne meraklılar.
Ben de olabildiğince sıranın arkalarına doğru gittim belki sıra bana gelene kadar ders biter diye.
Endişlendiğim kısım , Hogwarts'a geleli 2 gün ya oldu ya olmadı direkt Cedric'in kokusunu aldım , bugün cedric ile çok kısa bir diyaloğumuz oldu ve onun kokusunu aldığımı öğrenmesi kötü bir izlenim diye düşünüyorum.
Ayrıca okulda Cedric'in kokusunu alan ve sırf onunla popülerliği yüzünden beraber olmak isteyen çok kişi vardı. Başkalarının beni öyle sanması isteyeceğim en son şey bile değil.
•
•
•
•
•
Bitmedi ayol daha dur.
•
•
•
•
CEDRİC'İN AĞZINDAN :
Amortentia'da..çilek , tarçın ve...vanilya kokusu aldım.
Koku Y/N'nin kokusu. Amortentia'da aldığım ilk kokuydu bu.
(daha önce amortentia yapmışlar mı ki diye sormayın çaktırmayın😳)
Sadece bi kaç dakika muhabbet ettiğim kişi. Ama güzel kız.
Aldığım kokuyu söyleyip söylemem konusunda karar veremediğim için Copper'a söyledim.
O da sırıtıp omzuma vurmaktan başka katkısı olmadı ama neyse.
Y/N'nin aldığı kokuyu merak ediyorum. Onun kokusunu aldığımı öğrenirse tepkisi nolucak acaba.
Sıra bana gelmişti. Profesör Snape'in yanına geldim ve iksiri tekrar kokladım. Aynı kokuyu aldım. Çilek , tarçın ve vanilya.
Snape : Ne kokusu alıyorsunuz Bay Diggory?
Şey..çilek , tarçın ve vanilya.
Snape : Peki yerinize geçebilirsiniz.
Y/N'NİN AĞZINDAN : Sakin olmalı mıyım? Cedric kokumu
aldı. Çığlık atıp sevinecek durumda değildim. Ama en azından daha rahattım. Aldığım kokuyu söylemek için.
Sıra bana geldiğinde Snape'in sorusuyla kokladım ve cevap verdim. Bal , papatya çayı ve parşömen.
Snape'in yanından kalkıp sırama geçerken zil çaldı.
Cedric'in tepkisini merak ediyodum ama bakmaya da çekiniyodum.
Susan soru yağmuruna tutmuştu bile.
Susan : Bugün Cedric'i sormandan anlamalıydıım. Ee nolcak şimdi.
Ben de onu düsünüyorum. Cedric'in benim kokumu alması daha garip. Gidip konuşsam desem diyecek bişey bulamam rezil olurum iyice.
Bunu demez olaydım.
Susan : Bi dakika ne?! Şimdi Cedric..Cedric bildiğimiz Diggory olan senin kokunu aldı. Kızım çok şanslısın manyak mısın ne rezil olması ayrıca. Daha önce Amortentia koklamıştık geçen sene ve koku almamıştı.
Nasıl?
Susan : Baya işte. Koku almadığını söylemişti. Bu arada o seninle konuşmak istersr git yanına sen ilk bişey deme.
Niye ki?
Susan : Ay boşver işte sen.
Neyse gel kütüphaneye gidelim bari.
Susan : Olur.
CEDRİC'İN AĞZINDAN : Copper'a Y/N'den ve kokusunu
almamdan bahsediyodum ama onun yaptığı tek şey bana aptal aşık muamelesi yapması. (Çünkü öyle olcan lol)
Bak şimdi Copper düzgünce cevap ver abi gidip konuşim mi?
Copper : Sürekli Susan ile geziyo yalnız bulamazsın belki ama senin için sıkıntı yoksa , bi dakika gelir misin de konuş.
İyi madem sorun olmaz da ne dicem.
Copper : Onu da mı ben söyliyim abi.
Hiç yardımcı olmuyosun farkında mısın.
Copper : Napim (😎)
Copper : Neyse ne. Şimdi sen bu kıza aşık mısın? Gerçi niye soruyosam daha ilk günden kokusunu aldın olum.
Sorunda o zaten ama , güzel kız ve tatlı birisi. Ama nasıl birisi olduğunu bilmiyorum. Susan'a mı sorsam.
Copper : Yok kanka direkt babasına sor Profesör Black'a o daha iyi tanıyodur ya. Olum kızla konuş bi yere gidin konuştukça tanırsın. Susan'a da sorucaksan yanında Y/N yokken sorarsın.
İyi peki. Ben nerdedir diye bakim bi. Ortak salonda buluşuruz.
Copper : Tamamdır.
•
•
•
•
•
HAAAİİ
bi bölüm daha atıcam şimdi.
Yavaş yavaş yakınlaştırmayı düşünüyorum , sizce?
