~ Sen işinde gayet yetenekli olan ve herkesçe sevilen bir fotoğrafçısın. Bazen manken olarak çekimlerede katılıyorsun. Ünlü isimlerle sık sık çekimler gerçekleştiriyorsun. Yaklaşık 1 ay öncede Tom ile bir çekimin olmuştu. Daha önce onunla tanışmamıştın ama çok iyi anlaşmıştınız. Tanıtım bu kadardı şimdi hikayeye geçiyoruzz...
( Bu arada hikayeyi birinci kişi gözünden yazıcam ve Y/N senin ismin demek yani isterseniz kendi isminizi koyun isterseniz başka bişey kafanıza göre takılın işte)
~
- Sabah erken kalktım çünkü 1 saate kadar havaalanında olmalıydım. Yeni bir çekim için Londra'ya gitmem gerekiyordu. Valizimi dün hazırlamıştım o yüzden sadece uygun bir şeyler giydim ve birşeyler atıştırmak için mutfağa indim ⬇️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
- Kahve makinesini çalıştırdım ve gelen mesajlara bakmak için telefonumu elime aldım. Ajanstan ve birkaç kişiden gelen mesajlara baktım ve cevap verdim, son gelen mesaja bakmak için ekranı aşağıya doğru indirken kahve makinesinin "tık" sesiyle irkildim, ve almak için tezgaha yöneldim.
- Son gelen mesaj Tom'dandı;
T: Merhaba Y/N, nasılsın?
T: Uçağın indiğinde beni ara seni almaya gelebilirim.
Y/N: Teşekkür ederim Tom, tamam ararım...
- Beni düşünmesi hoşuma gitmişti, ve yüzümde minik bir tebessüme neden olmuştu. Kahvem bittiğinde saatime baktım ve artık çıkmalıydım. Herşeyi aldığımdan emin oldum ve bahçe kapısına yöneldim. Valizimi bagaja yerleştirdim ve arabayı çalıştırdım.
- En geç 15 dakika içinde havaalanında olmalıydım. Geç kalma korkusuyla fazla stres yapmıştım ve bu şekilde araba kullanmaktan korkuyorum. Zorda olsa son anda uçağa yetiştim ve yerimi aldım. Yaklaşık 9 saatlik uzun bir yolculuk olucaktı.
- Bir süre uyumuştum aslında 6 saat boyunca. Oysa hiç farketmemiştim zamanın nasıl geçtiğini. Telefonumu elime aldığımda Tom tekrar mesaj atmıştı;
T: Hey
T: Belki sıkılmışsındır ve konuşmak istersin diye düşündüm.
Y/N: Üzgünüm Tom, mesaj attığını farketmemişim. Uyuyakalmışım ama şuan canım çok sıkılıyor, konuşmak iyi gelebilir.
- Yaklaşık 10 dakika sonra cevap vermişti
T: Konuşmak istemene sevindim
Y/N: Evet bende sevindim :)
Y/N : Peki şuan napıyorsun?
T: Aslında şuan yatakta yatıyorum çünkü saat sabahın 3'ü
Y/N: Tanrım, saat farkını tamamen unutmuşum. Benim için uyanık kalmana gerek yok. Gidip yatabilirsin
T: Aslında uyuyamıyorum. Yani sorun değil
Y/N: Sen bilirsin, ama uyumak istersen bunu hemen söyle, seni rahatsız etmek istemem.
T: Teşekkür etmene gerek yok ama olsun bu seferlik kabul edebileceğimi düşünüyorum ;)
Y/N: Peki bay Holland, teşekkürümü kabul etmeniz benim için bir onurdur.
T: Kes şunu, bu çok tuhaf hissettiriyor...
- Bu şekilde farketmeden 2 saat boyunca konuşmuşuz. Uçağın ineceğine dair anons yapılınca Tom'a söyledim ve telefonumu çantama koydum.
Y/N: Uçaktan indim, yorulmanı istemem, herhangi bir taksiyle gelebilirim.
T: Hayır Y/N yorulmam, hiçbir yere ayrılma geliyorum
Y/N: Peki bay Holland, teşekkür ederim
T: Bana böyle seslemme demiştimm Y/N
Y/N: ah Peki, madem almaya geleceksin çabuk ol burası çok soğuk.
T: 5 dakika içinde oradayım
- Evettt ilk bölümm, uzun bir hikaye olucak ve uzun zamandır Wattpad kullanan birisi olarak hiç böyle bir hikaye görmemiştim bu ilk sanırım, herneyse istediğim tek şey severek okumanız...💖