Chapter 9; One Step Forward.

415 35 16
                                    

Baekhyun, I'm Loving You

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Baekhyun, I'm Loving You.

"Yoongi! Geç kalacaksın, kalkman gerek bir an önce."

Yatak odasından çıkmadan önce yarı açık gözleriyle bıraktığım minik bedenin işe gitme saati yaklaşıyordu fakat beyefendi dün gece arkadaşlarıyla olan buluşmasından geç geldiği için uyanamıyordu.

Üstelik geç geldiği için dayanamamış tek başıma uyuyakalmıştım. Sabahsa belime dolanmış ince, damarlı kollarla gözlerimi açmış ve üstüne sadece ince bir tişört giydiği bedenini göğsüme çekip, üşümüş bacaklarını kendi bacaklarımın arasına almıştım.

Havaların hala soğuk ve kasvetli olması sıcak yatakta mayışıp, içinden çıkma isteğimizi köreltiyordu. Kim haftasonuna iş koyardı ki?

"Yoongi-"

"Kalktım, Joon."

Sesimi bölen kısık, kalın mırıltıyla yanıma gelen Yoongi'ye bakıp, yanaklarını sıcak avuç içlerime hapsetmiş ve şişkin dudaklarına günün ilk öpücüğünü kondurmuştum.

"Üşüteceksin, pijamanı giymen gerekiyor bebeğim."

Omuz silkip arkasını dönmüş ve bir bardak suyu dudaklarına yaslayıp, tek nefeste içmişti.

"Üşümüyorum, soğuk değil."

Günlerdir morali bozuk ve halsiz bir haldeydi. Hiçbir şey yapmak istemiyor, sadece işine yoğunlaşıyordu. Gelenek haline gelen haftasonu film izleme rutinimizi bile iki haftadır eker hale gelmişti. Belki gerçekten yorgun ve isteksiz diye düşünüp, sıkmıyordum. Ama ertesi gün Jimin ve arkadaşlarıyla eğlenmeye gitmesi sıkıntının ikimizin arasında olduğunu kanıtlıyordu.

"Kahvaltı yaptın mı?"

"Hayır, seni bekledim."

"Ben evde yemeyeceğim. Çıkmam lazım acil."

Söylediği şeylere karşı kaşlarımı çatmış, her ne varsa düzeltmek için yanındaki sandalyeye oturmuştum.

"Hayır, evde yapıyorsun. Henüz bir saatin var ve şimdi moralin neye bozuk anlat bana."

"Namjoon gayet iyiyim. Yorgunum birazcık o kadar."

Boynuma doladığı eliyle, sardığı bölgede hissettiğim elinin sıcaklığıyla çatılı kaşlarımı eski haline getirmiş ve bileğine dudaklarımı bastırmıştım.

"Yoongi-ah, bir sıkıntımız olduğunu biliyorum sevgilim. Söyle ve çözelim, hım? Seni kıracak bir şey yaptım diye korkuyorum."

Başını eğdiği iki dakikanın ardından dolmuş gözleri ve nemli kirpikleriyle yüzünü bakışlarıma kaldırmış, boynuma sıkı sıkıya sarılmıştı.

"Hiçbir sorun yokki, yine garip depresif hallerime geçiş yaptım. Düzelir yakında."

Kolay kolay ağlayan bir insan değildi ve endişeleniyordum. Beline sardığım kollarımla kucağıma çekmiş, dolu dolu olan gözlerine bakmıştım.

White Noise || Namgi✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin