"Catherine! CATHERINE" Çığlıklarıyla bir anda yataktan fırladım. Daha ne olduğunu anlayamadan içeri Joe daldı.
"Cas!"
"Ne? Ne oldu? Neden bağırıyorsun?" Dediklerimi umursamadı ve bir adım yanıma gelip beni incelemeye başladı.
"Joe? İyi misin?" Geri çekilip derin bir nefes aldı.
"Tanrıya şükür. Hayattasın!" Kaşlarımı çattım.
"Ölmem için bir sebep yok ki?"
"Az önce asılman dışında mı?" O anda vücudumdaki her kas dondu. Başımı zar zor kaldırdım.
"Asılmak mı?" Başını salladı.
"Aynı sana benziyordu. Yani uzaktan. Muhafızlar ne adını ne de suçunu söylediler. Aslında sen olduğuna inanmamıştım ta ki bir oğlan, "Catherine! HAYIR!" diye bağırana kadar."
Bir oğlan... Umutlanmak istemiyordum ama... Olabilir miydi? Daniel hala... Nasıl desem... Beni düşünüyor olabilir miydi?
"Peki bu oğlan nasıldı? Nasıl bir tipi vardı?"
"Emin değilim. Uzaktan gördüğüm kadarıyla siyah ve dağınık siyah saçları vardı. Kapşonlu bir ceket giyiyordu. Neden sordun?"
Yatağa oturup bacaklarımı göğsüme çektim ve başımı dizime yasladım. Oydu. O olmalıydı. Ve öldüğümü sanıyordu. Joe'nun duyamayacağı bir sesle fısıldadım.
"Dan..."
****************************
Selam selam yine bendeniz Taro^^ Bugün bir sürpriz yapıp 2 bölüm yayınlayıyım dedim. İkincisi de bir saate falan geliyor...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Betrayal (İhanet) ~ASKIDA~
AventuraBir adam için ailenize ihanet eder misiniz? Hele de bu adam düşmanınız ise ve onu hiç tanımıyorsanız? Kendi hayatınızı riske atıp onu kurtarır mısınız? Bu ailenizi geride bırakmak demek olsa bile mi?