s i x

1.8K 202 323
                                    

Güç bela uçaktan inip havaalanından ayrıldıklarında üç gruba ayrıldılar.

Seungmin, Chaeryeong, Jisung, Jeongin dörtlüsü havaalanının yakınlarındaki bir otobüs durağında mesafeli bir şekilde oturmuşken; Chris, Hyunjin, Yeji, Jisu ve Minho arabaların park edilmiş olduğu bir arazinin başında, kaldırımda bekliyorlardı. Diğerleri ise havalimanının yanındaki oturma alanlarındalardı.

Seungmin kulaklığını düzelterek "Şimdi ne yapıyoruz?" diye sordu diğerlerine.

Minho cevap verdi. "Bence ikili-üçlü ayrılarak uzaktan ilerleyelim. Böyle bile fazla dikkat çekiyoruz."

Felix de "Aynen, sonra bir otel ya da pansiyon bulur yerleşiriz." dedi.

Herkesten onay aldıktan sonra yola koyuldular.

Araçları yoktu, bu yüzden yürümek zorundalardı. Bu çoğunu memnun etmese de kabul etmekten başka çareleri yoktu. Hem şehri tanımak açısından da iyi olabilirdi.

Bir süre mesafeli bir şekilde iletişim hâlinde kalarak ilerlediler.

En önden giden Chris, Minho ve Jisu sonunda çok cadde üstünde bulunmayan bir pansiyonla karşılaştıklarında sevinçten ağlayacak gibilerdi. Dakikalardır -belki de saatlerdir- yürüyorlardı. Artı olarak peşlerinde valizlerini ve çantalarını da sürükledikleri için ekstra yorulmuşlardı.

Chris herkese kısa bir mesaj çekip konum attıktan sonra Minho ve Jisu'nun arkasından pansiyona geçti.

Güzel bir binaydı. Kendine has bir havası vardı. Ya da yurt dışında oldukları için öyle hissettiriyordu.
Hemen girişte, sağda bir resepsiyon, sol tarafta birkaç oturma grubu vardı. Karşılarında ise sol tarafta yukarıya doğru uzanan merdivenler, sağ tarafta arka tarafa giden başka bir koridor vardı. Etrafı çeşitli bitkiler süslüyordu. Duvarlarda ise çeşitli büyüklükte tablolar vardı.

Chris direkt resepsiyona doğru ilerleyecekken Jisu onu durdurdu. "Diğerlerini bekleyelim."

Chris bir resepsiyona bir de Jisu'ya baktı. Hemen ardından da kafasını sallayıp Jisu'nun arkasından Minho'nun kendini attığı oturma grubuna ilerlediler.

Hyunjin ve Yeji biraz yürüdükten sonra ikili veya üçlü gruplar halinde olsalar da yakın yürüdüklerini, bu yüzden de dikkat çektiklerini düşünerek ara sokaklardan birine girmişlerdi. Şimdi ise Chris'in attığı konuma bakarak çevrede pansiyon arıyorlardı.

Telefona bakarak ilerledikleri sırada tam girdikleri sokağın başında sigara içen polisleri fark ettiler.

Yeji hâlâ kafasını telefondan kaldırmamış Hyunjin'in koluna yapışıp onu durdurdu. "Her polis gördüğümde gerilmem normal mi?"

Hyunjin bakışlarını ilk önce Yeji'ye ardından da koyu sohbetlerine sigara eşliğinde devam eden memurlara çevirdi.

"Çok normal." diyerek maskesini burnunu ve dudaklarını örtecek şekilde kaldırdı.

Geri geri gitmeye başladıkları sırada polislerden bir tanesinin dikkati kendilerine çevrildi.

Yeji anında gözlerini onlardan çekip Hyunjin'le beraber geldikleri yöne döndü.

The Purge: ESCAPE || SKZ × ITZYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin