Ders Notu bxb

-7-

İyi okumalar.

Ata'yı uğurladıktan sonra salona girip eski yerime oturdum. Annem hiç vakit kaybetmeden gülümseyerek konuyu açtı.

"Geldiğimde ikiniz de uyuyordunuz. İki saat boyunca deliksiz uyudun ben evdeyken. Uykun bölündü mü daha öncesinde? Kaçta uyuyakaldığını hatırlıyor musun?"

"Hayır ama sanırım beş saat civarı uyudum."

"Deliksiz mi?" Başımı olumlu anlamda salladım.Şaşırmıştı. Ben de ondan farksız değildim. Bir ila bir buçuk saatten uzun deliksiz uyuyamıyordum ve uykum gece bir türlü gelmezken gün ortasında kısa süreler için uykuya dalabiliyordum. Yaklaşık üç aydır böyleydi durum. Strese bağlı olduğunu söyleyip duruyorlardı.

"Çok nazik bir çocuktu. Aranızda bir şey olmadığına emin misin?" Utançla kızaran yüzümü ona döndürdüm. Ne diyeceğimi bilemeyerek afallamış bir şekilde bakarken beni uğraştırmayıp anladım anlamında başını salladı. "Anlaşıldı. Ama karşılıksız olduğunu sanmıyorum, gözlerinden belliydi sana önem verdiği." deyip elindeki çaydan bir yudum aldı.

"H-hayır! Öyle bir şey-" Bana çayını ağzından uzaklaştırıp kaşlarını kaldırarak baktı. Beni çok iyi tanıdığını biliyordum, yalan da söylemeyi beceremezdim zaten. Kafamı eğip bir iç çekişle yenilgiyi kabul ettim. Sınıfta dikkatimi çekmişti. Çok kibar bir insana benziyordu ve davranışları da bunu onaylıyordu. İyi bir kalbi olduğu her şekilde belli oluyordu ve cidden sanki etrafına ışık saçıyormuş gibi hissettiriyordu. O yüzden ona yazmaya karar vermiştim. Farklı bir amacım yoktu, sadece onun ona yazmamı sıkıntı etmeyip bana notları atacak biri olduğuna inandığım için zar zor cesaretimi toplayıp yazmıştım.

Küçüklükten beri bir korkaklık vardı üstümde. Hep diğer çocuklardan farklı olmuştum bu konuda. Evdeyken bu hiç sıkıntı olmuyordu. Annem anlayışlı biriydi. Ona cinsel yönelimim konusunda açıldığımda bunu çok iyi karşılamıştı babamın aksine. Üç yıl önce ayrılmışlardı ve geçen yıl babama yönelimim konusunda açıldıktan sonra benimle görüşmek istememesi üzerine yalnızca annemle kalmaya başlamıştım.

Evde her ne kadar bu konuda sorun çekmesem de lise yıllarında bu çok büyük bir soruna dönüşmüştü. Gitgide insanlar bana daha fazla sataşmaya başlamışlardı. Korkak biri olmaktan nefret ediyordum ancak yapım böyleydi. Ne kadar uğraşırsam uğraşayım çabuk korkan ve utanıp kızaran bir insan olmaktan kurtulamıyordum.

11. sınıfın ortalarına doğru kendimi bu halde kabullenmeye başlamıştım ki gay olduğum ortaya çıkmıştı. Nasıl ortaya çıktığını bile bilmiyordum. Sanırım sadece bir dedikoduydu ancak ben korkaklığım yüzünden üstüme yürüdüklerinde bunu yalanlayamamıştım. Her geçen gün daha da üstüme gelmişler ve daha da içime kapanmama sebep olmuşlardı. Kimseye karşı koyamadığım için sürekli kendimi suçluyordum.

Belki de sorun başından beri bendeydi. Belki de sorun benim varlığmla, yapılışımla alakalıydı.

Dalıp gittiğim düşüncelerden sırtımı sıvazlayan elin varlığını hissetmemle uzaklaştım ve hafif irkilerek anneme baktım. Hafifçe gülümseyip beni sıkıca kolları arasında sardı. Yanağımı ıslatan yaşları o an farkedebildim. Sürekli ağlayıp duruyordum. Bu yüzden sorunlu olduğuma olan inancımı atamıyordum kafamdan. Niye bu kadar kolay kırılan bir insandım bilmiyordum.

Annem saçlarımı okşarken bir yandan da kafamı dağıtmak için bir şeyler anlatıyordu. "Geçen gün ektiğimiz fidan çok sağlıklı duruyor. Eve girmeden farkettim de..." Yavaş yavaş söylediklerine odaklanırken iyice kendime gelmeyi başarmış bulunuyordum. "Teşekkür ederim." diye mırıldandım güçsüz çıkan sesimle. Saçlarıma uzunca bir öpücük bırakarak karşılık verdi. Onun gibi bir anneye sahip olmak hayatımdaki en büyük şanstı sanırım.

Gece boyunca aklımıza ne gelirse onlardan konuşup beraber film izledik ve yarın haftasonu olduğu için ne yapsak diye fikir yürüttük.

Zor da olsa, uzun zaman sonra, gece deliksiz bir ukuya dalabildim.

Karakteri biraz tanıtmaya çalıştım bu bölümde umarım sıkılmamışsınızdır.

Aynı zamanda da Ata'nın Ali'yi pozitif etkilediğini göstermek istedim.

Umarım hepiniz iyisinizdir. Kendinize çok iyi bakın. Diğer bölümde görüşürüz.