❗GERÇEK BİR HAYAT HİKÂYESİNDEN UYARLANDI.
"Geliyorlar, benim için buradalar. Herkes bana bakıyor... Herkes."
Zihninin seslerine, gözlerinin oluşturduğu görüntülere kurban giderek ŞİZOFRENİ ile yaşayan küçük bir kızdı.
Ve Jeon Jungkook, onun psikiya...
Usul usul sallanıyor rüzgarda kopan salıncak. Annesinin rahmindekini saran kırık beşik, Damla damla biriken gözyaşlarını okşuyor. Öylesine saydam, Öylesine paramparça kalacak olan kanatları, Şimdi sadece kontrolsüz. Şimdi sadece güçsüz. Şimdi, sahne korkunun.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm 5: "Turnuva"
Sabah kahvaltısı için mutfağa giren Soo Young, annesinin kapının önüne gelip dikilmesi ile durdu.
Annesi, "Soo Young, bu mutfağın hâli neydi? Poşetlerle gecenin bir saati ne yaptın sen?"dedi.
Soo Young yutkundu. İçindeki civcive fısıldadı. "Ups, yakalandık."
Civcivinden ses gelmedi.
"Evet?"dedi annesi tek kaşını kaldırıp cevap beklediğini ifade eden bir ses ile. Soo Young bacaklarını birbirine yapıştırdı ve dudak içi etini ısırıp yüzünden çekilen kanı ile konuştu, "Şey... Ben..."
"Odanda buldum poşetleri Soo Young."dedi annesi.
Soo Young, "Ben..." Gözleri etrafında gezmeye başladı, acilen bir yalan uydurması gerekiyordu. Soo Young yalan söylemek konusunda çok kötüydü.
Yalan söylerse Pinokyo gibi bir burnunun olacağını düşündüğünü için bunu istemiyordu. "Poşetlerin birinde çikolatam kaldığını düşündüm. O yüzden dün gece poşetlere baktım."
Bir nefeste söyledikleri ile, annesi gözlerini kıstı. "Gece gece?"dedi.
Soo Young çıkardığı sesler yüzünden dün gece farkında olmasa da annesini uyandırmıştı. Annesinin uykusu gerçekten çok hafifti, uyanmaması beklenmedik bir şey olurdu. Soo Young uyuduktan sonra annesi sesler yüzünden mutfağa gitmişti.
Soo Young yutkundu, "Canım o saatte çikolata istedi."dedi.
Annesi, "Gece bu yüzden mi uyumadın?"dedi. Soo Young başını salladı hızlıca, annesinin inandığını sezdi. "Evet, evet o yüzden uyumadım."dedi.
Annesi kaşları çatık bir şekilde bir soru daha sormaya yelteniyordu ki, mutfakta kahvaltısını eden babaannesinden ses geldi, "Tamam Sun-Hi, daha fazla gitme üstüne. Çocuktur, canı isteyebilir."dediğinde Soo Young içten içe kıkırdadı.
"Seni seviyorum babaanne."
Annesi kenara çekilip mutfağa geçmesi için Soo Young'a yol verdi, "Tamam, hadi kahvaltını et."dedi.
Soo Young derin bir nefes alıp verdikten sonra hızla annesinin önünden geçip yemek masasındaki yerine oturup kahvaltı etmeye başladı.
--
Ayakkabılarını erkenden giyen Soo Young kapının önüne erken çıkmıştı. Asansörü çağırarak annesinin giyinmesini bekliyordu.
Annesi de montunun fermuarını çektikten sonra gelen asansöre bindi ve ikisi birlikte çıkışa indi.
