18

633 37 31
                                    

Ona güveniyordum. Evet kesinlikle. Ama o kıza asla güvenmiyordum. Hele ki ailesine. Sevdiğim adamın ailesine güvenmemem ne kadar normal olmasa da güvenmiyorum. 

Doruk'a da kızgınım. O kıza bir sevgilisi olduğunu söylemezse kız onu bırakır mı? Tabi ki ; hayır. Ailesine söylemesinden korkuyor . Onu anlıyorum. Aileye açılmak hiçbir zaman kolay olmuyor. Ama artık çocuk değil ki. Kendi evi var, kendi işi var. Onlara hesap vermek zorunda değil.  

İki gündür Dorukla konuşmadan uyumaya çalışıyorum. Sadece çalışıyorum. Uyuyamıyorum ama. Koca ev küçücük geliyor gözüme , boğuluyor gibi oluyorum. Sabah olmuştu ama ben gram uyumamıştım.  Şu an sırt üstü uzanmış tavanı izliyordum. Bu işi ben bozduysam ben düzeltmeliyim.  Hızla yattığım yerden kalkıp çalışma odasına gittim. Masanın üzerindeki bilgisayarı açtım. Birkaç hafta sonrasına aldığım uçak biletini bu akşama aldım. İstanbul'a gitmek kolaydı. Zor olan evi nasıl bulacaktım? Can ! 

Telefonumu elime alıp instagrama girdim. Doruk'un takip ettiklerinden Canı bulup mesaj attım.

geniusdarcy: Can, merhaba. Ben Darcy.

canbulut: Biliyorum biliyorum.  

Bir sorun mu var?

geniusdarcy: Sorun sayılmaz aslında.

Ben Doruk'a süpriz yapmak için İstanbul'a geleceğim. Ama evi falan bilmiyorum.

canbulut: Tamam ben almaya gelirim seni.

Uçak ne zaman?

geniusdarcy: Altı saat sonra. 

canbulut: 0507******* bu benim numaram inince ararsın . 

Görüşürüz.

geniusdarcy: Görüşürüz ve teşekkürler.

Konuşmadan çıkıp eşyalarımı hazırlamak için odama gittim.  Ne kadar  kalacağımdan emin değildim. İşle ilgili bir sorun olmadıkça istediğim kadar kalırdım. Kocaman bir valiz götürmekte istemiyorum . Doruk'un kıyafetleri bana olduğuna göre fazla eşyaya gerek yok. Ondan giyerim. Dolaptan birkaç kıyafet akıp valize koydum. Kapağını kapatacağım sırada Lyon'a gideceğimiz zaman valizi hazırlarken Doruk'un bana gösterdiği şort gözüme çarptı. 

Gözlerimin dolması normal mıydı?  Onu çok fazla özlemiştim. Birde üstüne kavga edince özlemim iki kat hatta üç kat artmıştı. Bu yüzden kalbim sıkışıyor ve nefes alamayacakmışım gibi hissediyorum. Şu an olduğu gibi. Gözümden akan yaşı silip şortu valize koydum. Söz vermiştim. Giyecektim.

Uçağın kalkmasına bir saat kala hava alanına gelmiştim. Can'a binmek üzere olduğumu söyleyen bir mesaj gönderdim. Pasaportumu ve biletimi onaylatıp uçağa bindim. Üç saat sonra sevgilime kavuşacaktım...

Uçaktan indiğimde elinde  adım ve yanında anlamadığım bir kelime yazan karton bir kağıt tutan Can'ı gördüm. Beni görünce kağıdı indirdi. Hızla yanıma gelip elimdeki valizi almaya çalıştı. "Ben taşırım Can. Sorun değil." Geri çekildi ve kocaman güldü. "Doruk seni görünce çok sevinecek." Sanırım kavga ettiğimizden haberi yoktu. Ben de bozuntuya vermeme kararı aldım. "Ben de çok sevineceğim. Gidelim mi artık?" Beni kafasıyla onaylayıp önümden yürümeye başladı. Arabanın yanına geldiğimizde bagajı açıp elindeki kartonu ve valizimi koydu. O sürücü koltuğuna ben de yanına oturunca aklıma takılan soruyu sormak için ona döndüm. "Kartonda ne yazıyordu?" 

"Darcy enişte yazıyordu. "

 "Dayı?" Ben neden dayı-amca oldum .(enişte ingilizce de uncle demek. bu yüzden darcy yanlış anlıyor.) Ona garip bakışlar attım. 

Sweet CreatureHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin