Espoir B×B (Mpreg)

0.3

Arya

Yolculuk devam ederken adam bana araba aynasından bakıp adımı sormuştu. "Arya" dediğimde "güzel isim" diyip arabayı sola çevirip sürmeye devam etti. "Senin adın ne" sorduğum soruyu bitmeden "Orhan" dedi.

Araba durduğunda aşağı inmemi işaret etti. Aşağı indiğimde önümdeki lüks villayla gözlerim kamaşırken
elimden tutup beni içeri soktu.

Girişteki merdivenlerden çıktıktan sonra "evime ve odama hoş geldin" diyerek kapıyı açtı. İçeri girdiğimde gözlerim kendiliğinden ortalığı incelerken Orhan yatağa oturdu benide yanına otutturdu.

"Tanımadığım birini evime getiriyorum hemde kimseyi içeri almadığım evime üstüne üstlük odama sokuyorum" diyince "bende ilk kez birinin evine geliyorum Allahalla" dedim. Gülerek saçlarımı okşamaya başladığında mayışmaya başlamıştım.

"Kaç yaşındasın" sorduğum soruyla elini saçımdan çekerken "otuz dört" diye cevap verdi. Ağzımdan büyük bir o çıktığında "çok mu yaşlıyım" gözlerimin içine bakarak söyledi.

"Yok en fazla otuz duruyorsun ondan şaşırdım" dediğimde "seni yalancı" diyip kolunu boynuma atıp saçımı karıştırmaya başladı. Aniden tanımadığım bir insanın evine gelmiştim. Bana her şeyi yapsa sesimi kimse duymazdı ama korkmuyordum, istediğim şey bu değil miydi zaten.

"On yedi" anlamamış gibi bana baktığında "yaşım on sekiz" diyince "çok gençsin" diyip yüzümü dikkatlice incelemeye başlamıştı.

Gözleri ilk çene hattıma sonra dudaklarıma ,burnuma derken gözlerimiz buluşmuştu. Gözlerim nedense kendiliğinden yaşarmıştı. Yatağa tamamen uzanıp "yanıma yatar mısın" dediğinde olur anlamında kafamı sallayıp battaniyenin altına girdim. Bana sarıldığı o an ilk defa bana birinin sarıldığını fark etmiştim. Göz yaşlarım tekrar firar etmişti.

Orhan hiçbir şey sormadan parmaklarını suratımda gezdirmeye başladı. "Çok güzelsin" bu lafı duyduğumda cennette olduğumu sandım.

Orhan'ın evine gelme sebebim oralardan uzaklaşmaktı. Ama şuanda Orhan'a tutulmuş gibi hissediyordum. Bunu sevgiye çok muhtaç olduğumdan olduğunu düşünüyordum. Çünkü bir günde bu kadar çabuk bir insana bağlanmam imkansızdı.

Orhan parmaklarını çektiğinde sızlanmaya başladım. "Biraz daha" cümlemi duyar duymaz parmaklarını tekrar yüzüm de gezdirmeye başladı.

Bu sefer parmakları dudaklarımda gezmeye başlayınca kalbim çok daha hızlı atmaya başlamıştı. Dudaklarını dudaklarıma bastırdığında şaşkınlığımı bu sefer gizlememiştim.

"Özür dilerim kendimi tutamadım" arkasını bana döndüğünde "sorun değil" diyip yapılı vücuduna sarıldım.

--------

Uyandığımda ilk defa bu kadar huzurlu uyduğumu fark ettim. Orhan'ın kafası boynuma yaslanmış bacaklarını bacaklarımın üzerine atmıştı.

Orhan'da uyandığında "günaydın" diyip bana iyice sarıldı. Benden ayrıldıktan sonra yataktan doğruldu. Banyodan yüzünü yıkayıp çıktığında "Hadi yüzünü yıka da aşağı gel" diyip yanağıma öpücük kondurdu. Yanaklarım yanmaya başladığında hemen ayağa kalkıp bende Orhan'ın girdiği banyoya girdim.

Yaşadıklarım rüya gibi geliyordu. Acaba bunadım mı düşünmeye başlamıştım. Aşağı indiğimde Orhan güzelce kahvaltıyı hazırlamış beni bekliyordu. Orhan'ı Allah'ın yaşadığım zorluklara dayandığım için ödül olarak gönderdiğini düşündüm, çünkü Orhan'ın bana bu kadar iyi davranmasının başka bir açıklaması olamazdı.

Kahvaltıyı bitirdiğimde hayatım da yediğim en eğlenceli ve güzel kahvaltıydı.
Kendimi kral kızı gibi hissediyordum.

Masadan beraber kalktığımızda tekrar elimi tutup beni aşağı kata indirmişti. Aşağı katta mı var diye şaşırırken geldiğimiz sinema salonunu gördüğüm de ilk kez sinema izleyecek olmanın heyecanı vardı üstümde.

Geniş sinema koltuğuna oturduğumuz da film anında başlamaya başlamıştı.
Filmin adını Orhan'a sorduğumda "Yeşil yol " olduğunu söyledi.

Film bittiğinde ağlamamdan kaynaklanan hıçkırıklarımı tutamadım. Orhan'ın kendini nasıl tuttuğunu merak ediyordum.

"Çok güzel filmdi" dediğimde gülümseyerek "biliyorum" dedi. Yukarı çıktığımız da tekrar Orhan'ın odasına çıktık Orhan iki dakikaya geliyorum dediğinde bende tekrardan odayı incelemeye başlamıştım.

Orhan odaya girdiğinde yatağa oturmuş bakışlarımı hemen ona döndürmüştüm. Yanıma oturduğunda gülümseyerek elimi tuttu.

"Benimle hep burda yaşamak ister misin" aniden dediğinde sarsılmıştım. "O-olur tabikide" sözümü duyduğunda bana sıkı sıkı sarılmıştı. O anın büyüsüne kapılarak bende ona sarılmıştım. Sonunda ne olursa olsun şuan mutluydum.

Yeşil yol filmini izleyin izlettirin