Anlık Tatlı Günahlar

Bölüm 34

Keyifli okumalar.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.

~~~

5 ay sonra.

Tüm yönetim kurulunun toplandığı çok önemli bir toplantıda eğer ilk ve en önemli koltukta oturuyorsanız, yapmamanız gereken önemli bir şey vardı. Masanın altından gizlice mesajlaşmak hiç hoş değildi mesela. Yağmur beni kimseye belli etmeden üçüncü kez dürttüğü zaman telefonumu kitleyip eline uzattım. Bende kalırsa dayanamayıp mesajlaşmaya devam edecektim çünkü. Yağmur bana yan bir bakış atıp telefonumu hızla cebine koyup not tutmaya devam etti.

Şu son bir aydır holdinge daha sık gitmeye başlamıştım. Buraya karşı eskisi kadar nefret dolu hissetmiyordum. Ayrıca hazırlandığımız çok önemli bir ihale vardı. İstanbul merkezli neredeyse on kadar şirket bu ihale için hummalı bir çalışma içindeydi.

Kaan ve diğerleri hayatıma girdiğinden beri kendimi kapattığım fil dişi kulenin katları git gide incelip kısalıyordu. Bu durum bazen beni korkutacak gibi olsa bile iyi idare ediyordum.

Ellerimi masanın üstünde birleştirip konuşan ve karşıdaki büyük ekranda sunum yapan Fazıl Bey'i ciddiyetle dinlemeye başladım.

"Yıl başından beri büyüme oranımız yüzde yedi arttı. Geçen yıla göre bu yüzde iki daha fazla. Şirketimizin bünyesine kattığımız turizm odaklı yeni yapı bu büyümeye yüzde birlik etkisiyle en önemli alan oldu. Şimdi ki teklifim şu, bu büyümeyi göz önüne alırsak yeni bir benzer yapıyı daha bünyemize katmayı teklif ediyorum."

"Aklınızda zaten bir yer varmış gibi konuşuyorsunuz, Fazıl Bey." dedim koltuğumda geri yaslanıp elimi çeneme koyarken.

Bakışlar bir an bana dönüp tekrar Fazıl Bey'e döndü. Adam boğazını temizleyip başını salladı ciddiyetle. "Haklısınız Kübra Hanım. Ortaklık teklif eden şirketler var. Aralarından en uygun görüneni sizin için dosyaladım. Eğer onayınız olursa birkaç ay içinde ortaklık adımları atılmış olacak."

Başımı iki yana salladım. "Ortaklıkla ilgilenmiyorum."

Kaşlarını çatıp anlamayarak bana baktı. "Nasıl yani?"

"Biri başarılı oldu diye yeni bir turizm şirketine gerek yok. En azından şuanlık. Birkaç sene içinde daha doğru gözlemler ve daha doğru bir araştırmayla bu konuyu tekrar gözden geçiririz. Şimdilik zaten bünyemizde olan ve birkaç aydır konuşulan şu inşaat şirketini konuşmak bana daha mantıklı geliyor. "

"Fakat Kübra Hanım.."

Elimi kesince kaldırıp sözünü kestim. "Yeterli, Fazıl Bey. Sizin kişisel yüksek kazancınız için böyle bir adım atma gereği görmüyorum."

Keskin ve soğuk sözlerimden sonra yerine oturdu. Ne yapmaya çalıştığının aylardır farkındaydım ve sanki kimse bilmiyormuş gibi hala kendisi için uğraşıyordu. Bakışlarımı yüzünden çekmedim. Öfkeli gözleriyle ellerini izliyordu. Birkaç dakika hiç konuşmadan onu izledim. En sonunda boğazımı temizleyip sağ tarafımda birkaç koltuk ilerde oturan kadına döndüm.

"Sizi dinleyelim Damla Hanım."

Orta yaşlı kadın gülümseyerek asistanıyla yerinden kalktı. Sunumu için büyük ekrana ilerleyip bize döndü ve herkese sırayla bakıp konuşmaya başladı.

Ondan sonra saatlerce toplantıda kaldım. Bir sürü konuda konuşulup bir sürü karar alındı. Yorgunluktan bayılacak gibi olduğum zaman toplantıyı bitirip çıktım. Kendi odama geçtiğim zaman Yağmur peşimden gelip tuttuğu notları önüme yığdı. Telefonumu cebinden çıkartıp masanın üzerine bıraktı.