KARANLIK MASUMİYET

6.BÖLÜM

Bölüm şarkısı 🤎

...

~Dünya küçük demişlerdi, nerdesin..?~

...

Onur'la bu konuşmamızdan sonra keyfim yerine gelmişti birkaç saat önce yaşanan olayları unutmamı sağlamıştı hatta videonun yayılmasından sonra sürekli beni arayan Zeynep'in telefonunu bile açabilmiştim Zeynep;

"Savaş neredesin sen kaç saattir arıyorum ulaşamıyorum! Olaylardan haberin var mı ne yapacağız!? Bizimkiler sorup duruyor neler olduğunu ne diyeceğimi bilemedim!"

Nefes almadan bir kerede söylemişti bunları ben de sesimin sakin olmasına özen göstererek;

"Sakin ol Zeynep bir nefes al!"

"Sakin olamam Savaş! Hem korkuyorum hem endişeliyim sen bana diyorsun ki sakin ol!"

"Tamam, rahatla birazcık."

"Tamam, elimden geldiğince rahatlamaya çalışacağım!"

"Peki o zaman ilk sorundan başlıyorum nerde olduğumu sormuştun söyleyeyim arkadaşım geldi Trabzon'a onunla görüşmeye gittim ikinci soruna geçiyorum olaylardan haberim var videoyu izledim, üçüncü ve son soruna geçiyorum sizinkilere evlilik tarihinde anlaşamadık de ya da kıskançlık yalanını at sen bir şeyler bulursun!"

"Savaş neden bu kadar rahatsın?! Sizinkiler görmedi mi videoyu şimdiye kıyamet kopması lazımdı!"

"Koptu zaten!"

Aklıma yine o tokat gelmişti unutmaya çalıştığım öfkem yeniden gün yüzüne çıkmıştı ama yine de bir şeyler çaktırmamalıydım bu yüzden birkaç dakika bekleyip sakinleşmeye çalıştım o sırada Zeynep;

"Rahatlığına bakılırsa pek de kıyamet kopmamış!"

Bunu demesiyle kendimi tutamayıp bağırmıştım;

"Demek pek de kıyamet kopmamış o zaman anlatıyım sen karar verisin kopup kopmadığına her zaman yaptığın gibi! Babam bana hayatımda ilk kez bağırdı bunu da geçtim babam bana ilk kez tokat attı ama dur şimdi sana bu yetmez! Dedem de beni evden kovdu! Ama sana bir bok olmamıştır çünkü Zeynep Hanım üzülmesin! Allah bilir 'Savaş çıkarttı kavgayı' bile demişsindir!"

"Savaş sen ne diyorsun! Ne biçim konuşuyorsun! Ya oğlum sen kimsin bana bağırıyorsun!"

"Aaa bak şimdi de Zeynep Hanım konuşmamızı beğenmedi(!) Hadi koş dedene yetiştir ya da dur bizim eve gel bizimkilere söyle ne dersin(?)(!)"

"Savaş sen ne diyorsun ya! Sarhoş falan mısın? Ayrıca dedemlere gerek yok senin konuşmanı kendim düzeltebilirim!"

Elimdeki telefonu alıp yere fırlatmak sonrada üstünde tepinmek istemiştim ama yapamıyordum çünkü Zeynep'in bana güvenmesini sağlamam gerekiyordu hatta bana daha çok bağlanmalıydı böylece yıkımı daha kötü olurdu bu yüzden elimden geldiğince alttan almalıydım derin bir nefesin ardından;

"Tamam Zeynep her zaman olduğu gibi sen haklısın! Uzatmayalım!"

"Ne yani bu meseleyi böylece kapatacak mısın?!"

"Ne yapayım istiyorsun Zeynep evi basıp seni kaçırmamı falan mı(?) ya da dedene silah çekip bu kavga torununla benim aramda sen çekil aradan mı deyim ne deyim(?) yayınlanmış işte video!"

"Hayır Savaş bunları yapma! Ama biraz olaylar umurunda olsun! Bir şeyleri boka bulayıp sonra da ben böyle yapmak istememiştim deyip kaçma! Delikanlı ol birazcık! Yaptıklarının arkasında dur korkak olma!"