20.Bölüm"Tuzak"

351 155 11
                                    

...Ertesi gün...

Tüm gece uyumamış bir sağa bir sola dönüp durmuştum.Bir yandan abimin bana olan bakışları canımı sıkıyor bir yandan da hamitle aramızda olan saçma durum beni üzüyordu.Yediği o yumruktan sonra aklım sürekli ondaydı.Sağlık durumunu merak ediyordum.Sabah uyanıp yine her zaman ki rutin yapmam gereken hazırlıklarımı yapıp okula gitmek için evden çıktım.Telefonum çaldığında Umut'un aradığını gördüm.Hemen cevap verdim..."Efendim umut"bir hayli bezgin bir ses tonum vardı.Çünkü dün yaptığı hareket canımı sıkıyordu."Günaydın güzel gözlüm!Nasılsın?"

"İyim sen nasılsın?"

"Bende iyim napıyorsun?"

"Evden çıktım okula gidiyorum."

"Gelip alayım mı seni? "dediğinde tedirgin oldum.Çünkü hamitle karşılaşma ihtimalleri olabilirdi.

"Hayır hayır ben zaten otobüse biniyorum şuan kapatıyorum canım"

"Tamam görüşürüz canım."

Umut'u atlatmıştım.Bu konunun soğuması için Umut'u bir süre okuldan uzak tutmalıydım.Okula geldiğimde büşrayla karşılaşıp içeri girerken tüm olup biteni anlattığımda büşra sinirden dudaklarını ısırıyordu."Hamit senin Umut'u sevdiğini bildiği halde nasıl yapar bunu?"Ben lafını bölüp"ya Umut'a ne demeli çocuğa kafa yumruk daldı.Kesin burnu kırılmıştır."

"O ahmağa az bile yapmış."

"Büşra öyle deme kaba kuvvetle hiç bir şey hallolmaz.Bir an önce hamit'i görüp iyi olup olmadığını sormam gerekiyor."

"Zümra saçmalama!İyce şımaracak bunu yapman ona cesaret verir.Hem umut bunu yaptığını duyarsa aranız bozulabilir."

"Duymayacak zaten büşra biz söylemezsek kimden duyacak?Hem şımartma konusuna gelirsek benim içim rahat etmez büşra onu görmem lazım."

"Sen bilirsin.Sınıfa gitmiş olabilir.Sınıfa bak!"

Sınıfa gidip baktığımda hamit orda yoktu.Kantine indiğimde Hamit'in yanlız başına oturduğunu gördüm.Yanına sesizce yaklaştım.Burnu şişmiş vaziyetteydi.Beni görünce kafasını çevirdi.Bende onun kafasını çevirdiği yere doğru sandalyemi çekip oturdum.Kısık ve çekingen bir ses tonuyla

"Hamit iyi misin?"

"Umrunda mı?"

"Elbette umrumda."

"Neden umrunda ki?

"Çünkü sen bizim arkadaşımızsın."

"Ben iyim"

"Eminmisin?"

"Evet şimdi git burdan!"

"Peki" deyip masadan kalkıp giderken kendime laf saydırıyordum."Sana iyi oluyor.Ne diye gelip bu hadsizle konuşuyorsun.?"Sanki suçlu benmişim gibi davranmıştı.Bakışları çok deli bakıyordu.Bu durum hiç hoşuma gitmemişti.Umarım yediği yumruğu takıntı haline getirmezdi.O zamana kadar hamit'i hiç tanıyamadığımızı farkettim.Oysa grupta en efendi ve sakin duran oydu.İnsanları tanımak çok zor.Durumu büşraya anlatınca iç sesimden yediğim fırça yetmezmiş gibi birde büşradan fırça yedim.O gün nihayet akşam oldu.Eve geldiğimde umut aradı ve cama bakmamı istedi.Camdan aşağı bakınca kapıda öylece duruyordu.Hemen parmak uçlarında yürüyerek kapıya çıktım.Merdivenleri inerkende bir hayli yavaştım.Arabasının yanında öylece duruyordu."Senin ne işin var burda?"

"Seni özleyince evde duramadım napayım?"

"Delisin sen ya!"

"Evet senin delinim."

TOZLU PEMBE  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin