d o k u z

1.4K 134 263
                                    

kagehinada #5 olduğumuza göreee... bunun şerefine yb!!

herkese çok teşekkür ederm <3

cumartesi, 16.55

tanıdık kapıya, sıktığı yumruğunu birkaç kez vurduktan sonra ellerini cebine soktu ve kapının açılmasını bekledi. kageyama denilen herifle yalnız kaldığı her zaman gergin hissediyordu, şimdiki hali de o hallerinden biriydi.

kapı açıldığında kageyama, her zaman olduğu gibi (gerçi bu ikinci seferdi tabii ama hinata'ya yirminciymiş gibi hissettiriyordu.) şık giyinimi ile eşikte bekleyen turuncu saçlı oğlanı selamladı ve içeriye geçmesi için kapının arkasına saklandı.

hinata, içeriye girdikten sonra daire kapısını kapattılar ve kütüphaneye doğru adımlamaya başladılar. ikisinden de tek bir ses çıkmıyordu ki bu hinata'yı daha da germişti.

her zamanki yerlerine oturduktan sonra kageyama, çantasından kitapları ve kalemlerini çıkarıp masaya yerleştirdi. o esnada da hinata, elindeki testleri masaya koydu.

bunlar kageyama'nın ona verdiği ödevlerdi ve kontrol için geri getirmesini istemişti. hinata'nın onları unutmaması, gözünde bir yer edinmesine olanak sağlarken kageyama ilk sayfayı çevirdi.

sol göz kapağı seğirmeye başladığında hinata bir şeylerin ters gittiğini anladı.

hafifçe boğazını temizleyen kageyama, sanki zorlanıyormuş gibi konuşmaya başladı. "ilk dersten bu kadar yanlış yapmana göz yumacağım sanırım. on sorunun yedisi yanlış."

ne vardı ki bunda? sonuçta hinata, işler kimya dersine geldiğinde mal gibiydi ve üç doğru çıkarması bile bir mucizeydi. zaten o üç soruyu da kageyama'ya yaptırmıştı.

"o üç soruyu da ben yaptım gerçi." kageyama'nın belirli belirsiz mırıldanması duvarlarda sekerken hinata, alt dudağını dişledi ve kageyama'nın vazgeçip diğer testlere göz atmamasını diledi.

ancak, ona inat sayfaları çevirmeye devam eden kageyama'nın gözü ise her yaprakta daha da şiddetli sallanıyordu. "12 yanlış... 20 yanlış etti... 26..."

o öyle kendi kendine sayarken hinata bir an feriha gibi bayılacağını hissetti ancak kendini tuttu.

kageyama, öncesinde zımbaladığı test sayfalarını masanın bir diğer ucuna ittirdi ve sessizce kendi kitabını açtı. renkli pilot kalemlerinden birinin kapağını çıkardı ve sandalyesiyle hinata'ya doğru yaklaştı.

"geçen ders işlediklerimizin biraz üzerinden geçelim, sonra konuya devam ederiz, olur mu?"

hinata, başını salladı ve bu sefer kageyama'yı izlemektense derse odaklanmaya çalıştı.

yarım saat sonra

"neden sayısal seçtin, hinata?"

hinata'nın yaptığı kahveyi yudumlarken sorusunu ona yöneltti ve cevabı beklemeye başladı. düşüneceğini düşünmüştü ancak hinata'nın cevabı daha dünden belliydi sanki. "çok basit, sosyal yapamıyorum."

"kimyayı da yapamıyorsun ama?"

"ama matematik ve fb yapıyorum."

"ama kimya?"

"fiziğim tam not ama."

"fiziği yapıyorsan kimyayı nasıl yapamıyorsun, lan." kageyama elindeki kupayı masaya bıraktı ve kollarını göğsünde birleştirdi. "üniversite sınavında fkb üçlüsü seni çok taşımaz, türkçe matematiğin varsa tamam zaten. neden kimyayı yapmak için bu kadar ısrarlısın?"

chemistry | kagehinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin