~0.7~

429 39 7
                                    

Mutsuz geçen gecenin sonu gelmiş, güneş doğmaya başlamıştı. Harry güneş ışığının yüzünde bıraktığı sıcaklıkla uyanmıştı, saat daha çok erkendi. Telefonunu kapatıp tekrar uyuduğunda odada yalnız olmadığını bilmiyordu.

Artık uyanması gerekiyordu ama o kadar halsizdi ki yatağından kalkmak istemiyordu.

''Uyan artık, man kafa.'' biri harry'i uyandırmaya çalışıyordu.

''Beş dakika daha..'' dedi potter ama durumun farkına varması uzun sürmedi. Hemen yanında duran asasını eline alıp karşıdaki yeşil-siyah cüppeli kişiye doğrulttu.

''Kimsin ve odamda ne işin var !'' Harry uykulu halde gözlüğünü takmaya fırsat bile bulamamıştı. Net göremediğinden hızlıca gözlüğünü eline aldı ve gözüne taktı.

Kapüşonunu indirip yavaşça arkasını döndüğünde Harry asasını hala ona doğru tutuyordu.

Gelen Malfoy'du...

Draco tamamen arkasını döndüğünde Harry şok olmuştu. Draco buradaydı; ikisinin ortak odasında...

Yatağından doğrulup Draco'ya doğru bir adım atmıştı fakat Malfoy bir adım geri attı.

"Draco, napıyorsun burada ?" Harry heyecanlanmıştı.

"Beni gördüğüne sevinmedin mi, Potter ?" Malfoy keyifli gözüküyordu.

Harry içindeki sevincin bu kadar yüksek olmasına hayret ediyordu.

"S-sevindim tabi." Gülümsüyordu ikilimiz. İlk defa bu ikili birbirine böylesine sıcak gülümsüyordu.

"Seni buraya getiren nedir draco ?" Adıyla hitap etmeye başladı.

"O olaydan sonraki pişmanlığın gözlerinden bile okunuyordu. Ardından odadan ayrılıp kendi odama geçmeye kalktığımda gösterdiğin onca çaba sayesinde şu an buradayım; seninle paylaştığım odaya geri döndüm."

Harry hislerini karşı tarafa yansıtabildiği için mutluydu, bu gün Draco ile arkadaşlığının temellerin atıldığı gün olarak tarihe geçmeliydi.

Harry kontrolünü kaybedip heyecanının kurbanı olmuştu...

Harry Potter, Draco Malfoy'a sarıldı...

Durumun şokunda olan Malfoy, tepki bile verememişti. Harry ise yaptığı hareketin saçmalığını fark edip hemen geri çekildi. Harry utancından kıpkırmızı olmuştu.

"Ö-özür dilerim, kendime hakim olamadım."

"Mankafa." Gülümsemişti, Malfoy'un şaşkınlığı sürerken arkasını dönüp kıyafetlerini eski yerlerine yerleştirmeye başlamıştı.

"Giyinmelisin, derse geç kalacağız." Harry ile konuşurken daha önce hiç çoğul ek kullanmamıştı sarışın prensimiz.

"Geç mi kalacağız." Eli dolabın kulbundayken meraklı gözlerle Malfoy'a dönmüştü.

"Y-yani oda arkadaşları genelde böyle davranmazlar mı ?" Malfoy resmen Harry'e Büyük Salon'a birlikte gitmek için teklifte bulunmuştu.

"Tabi arkadaşlarınla gitme planın varsa ben planınızı bozmayayım." Diye de ekledi Malfoy.

Harry bu kadar sürprizlerle dolu bir güne uyanacağını ölse tahmin edemezdi, hem daha gün yeni başlamıştı; daha ne gibi şaşırtıcı şeyler onu karşılayacaktı.

"Her gün beraber gidiyoruz zaten, bugün oda arkadaşımla birlikte gitsem sorun etmezler." Harry'nin Malfoy'un teklifini kabul etmesi Malfoy'un gülümsemesine sebep olmuştu.

Back To Hogwarts - #DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin