EX | TAESOO

3

Taekwonu okula bırakmıştık. Otele kendileri geçmişti. Bizde otele gidiyorduk. "Şimdi Jisoo. Çinlilerle işimiz bitince Taehyungla yapıcağımız proje için şehir dışına çıkacağız. Seninde gelmen gerekiyor çünkü Japonlarda orda olucak." dedi. "Taekwonda sizle gelebilir." dedi. "Teşekkürler." dedim.

Otele gelmiştik. Akşama kadar google translate olmuştum. Sadece Jisoo versiyonu. "Eve bırakıyım mi seni?" dedi. "Çok kibarsın ama gerek yok." dedim. "Bir taksiye biner giderim." dedim. "Çok geç oldu bırakıyım işte." dedi. "Ya yoluna ters." dedim. "Değil. Yeni bir yere taşındım." dedi. "Oo güzel." dedim. "Çok ısrar ettin." dedim ve arabasına yürürdüm.

-

Beni eve bırakmıştı. Kendimi deri koltuğa attım. "Anne!" diyerek üstüme çıktı Taekwon. "Taekwon!" dedim onu taklit ederek. "Babam bize yemek yaptı ve gitti." dedi. "Seni yalnız mı bıraktı?!" dedim. "Hayır. Sevgilisi geldi." dedi. "Ben o sev-" "Gel yemek yiyelim annecim." dedim ve kucağımı aldım onu. "Ne yapmış bize?" dedim. "Makayna." dedi. "Makayna mı?" dedim ve yanağından öptüm. "Ben seni yesem." dedim. Beni ittirdi ve "Hayır ya!" dedi.

Yemeğimizi yemiştik. Mutfağın üstünde Taekwonun oyun odası vardı. "Ben oyun oynayacağım." dedi. "İlk ödevler." dedim. "Tamam." dedi ve odasına gitti. Bulaşıkları makineye koyup koltuğa uzanmıştım. Taehyunga yazmıştım.

Jisoo: Taehyung sen gelene kadar senin yatağında yatacağım sonra beni uyandırırsın koltuğa geçerim.

Jisoo: birde yarın sabah konuşmalıyız.

Taehyung: tamam. 

-

"Taekwon." dedim. "Efendim anne?" dedi. "Ben yatıyorum saat sekizde sende yatıyorsun." dedim. "Anne ya." dedi. "Tamam buçuk olsun." dedim. Telefonumu yanına bıraktım. "Bak burası 20:30 olduğunda yatıyorsun tamam mı?" dedim. Kafasını salladı. "Birde kapı çalarsa beni uyandır. Sen açma." dedim. "Tamam." dedi. Üstüme pijamalarımı giyip hızlıca yatağa girdim.

TAEHYUNG

Telefonumu kapatıp İrenenin alışveriş hikayesini dinlemeye devam ettim. "İrene." dedim. Bana baktı. "Ben gitsem iyi olur. Taekwon evde yalnız kalmasın." dedim. "Annesi gelmedi mi hala?" dedi. "Gelmiş ama yatmış." dedim. Telefonuma bir mesaj geldi. Jisoodandı. Mesaja girdim. Sesli mesaj atmıştı. Açıp kulağıma dayadım.

Jisoo: *baba ben ödevimi yapamıyor. Hiç birşey anlamıyorum.*

İster istemez gülümsedim. "Ne oldu?" dedi. "Taekwon mesaj atmışta." dedim. "Yazmayı öğrendi mi?" dedi. "Hayır sesli atmış." dedim. O da gülümsedi. Sahte bir gülümsemeydi. Gülümsemelerini ezbere biliyordum. "Neyse, ben gidiyim." dedim ve sandalyeden kalktım. "Beni bırakmayacak mısın?" dedi. "Taekwon yalnız." dedim. Kasanın olduğu yere gittim ve yemeğin parasını ödeyip restorandan çıktım. Arabama bindim. İrene biriyle konuşuyordu. Sehuna çok benziyordu. Gaza bastım ve restorandan uzaklaştım.

-

Eve gelmiştim. Taekwonda Jisooda uyumuştu. Taekwonun odasına girdim. Eşyalarını okul çantasına koydum ve yanağından öpüp odasından çıktım. Kendi odama girdim. Jisoo yatakta çapraz yatıyordu. Güldüm ve üstüme pijamalarımı giydim. Yanına yattım. İkimizde rahatsız olmazdık. En azından ben.

-

Bir telefon çalıyordu. Yanımdaki telefonumu aldım ve "Alo?" dedim. "Aşkım, ne yapıyorsun?" telefonu suratına kapattım ve bana sarılan Jisooya sarıldım. Onla uğraşamazdım. "taehyung" dedi fısıldayarak. "Hı?" dedim. Beni itti ve yere kapaklandım. "Ne yapıyorsun ya?!" dedim. "Sana beni koltuğa gönder demiştim. Yanıma gelip bana sarılarak uyu demedim!" dedi. "Sen bana sarılıyordun." dedim. "Anne ne oldu?" dedi Taekwon. "Yok birşey." dedi Jisoo. Taekwon bana baktı ve yatağa çıkıp Jisooya sarıldı. Bende yatağa geri oturup Taekwona sarıldım. O sırada Jisooyada sarılıyordum.

İreneyi sevmiyordum. Jisooyu hala seviyordum. Ama birşey olmayacağınıda biliyordum. İreneyle kafamı dağıtıyordum. "Hadi oğlum okuluna geç kalacaksın." dedim ve Taekwonu kendime çektim. Jisoo Taekwonu kendine çekti ve "Sen çok düşünüyorsun ya." dedi. Taekwonu kendime çektim ve "Tabiikide çok düşünüyorum." dedim. Kendine çekti ve kucağına alıp yataktan kalktı. Odadan çıktılar. Yataktan kalktım. Üstüme takım elbisemi giydim ve salona geçtim.

"Tae konuşmamız lazım." dedi. Ona baktım. "İlk olarak oğlumu o kadına sakın bir daha bırakma. Söyle ben alırım onu. Ve Sehunla ortakmışsınız?" dedim. "Evet. Sen Taekwona bakarsın ben yokken." dedim. "Bende geliyorum." dedi. Şaşkınca ona baktım. "Nasıl?" dedim. "Ben Sehunun asistanıyım. Benimde gelmem gerektiğini söyledi. Ayrıca Japonlarda orda olucakmış ondan." dedi. "Peki, ondan banada yapıyor musun?" dedim. "Yoo." dedi. Güldüm ve "Senin hakkını alırım." dedim. Omuz silkti. "Al istersen benim çıkmam lazım." dedi. "Birde Taekwonu okula bırakmayacaksan ben bırakırım." dedi. "Yoo, ben bırakırım." dedim.

Jisoo çıkmıştı. "baba." dedi. Ona baktım. "Ben sevgilini hiç sevmedim." dedi. "Neden?" dedim. "Ben annemle sevgili olursun sanmıştım." dedi. Güldüm ve "Ben istesem bile o istemez." dedim. "Hayır o da ister." dedi. "Neyse dişlerini fırçala ve gel." dedim. Sandalyeden indi ve lavaboya koştu. Tabakları sudan geçirip makinaya koydum. Kapı çalmıştı. Kapıyı açtım. "Neden telefonu suratıma kapattın?" dedi İrene. "Çünkü annemle uyuyorduk." dedi Taekwon. Şaşkınca ona baktım. Kıskandırmayı çok iyi biliyordu. Kesinlikle benim çocuğumdu. Her babanın yapacağı gibi "Oğlum sen montunu giy ben geliyorum." dedim. "Mont-" Ona sert bir bakış atınca odasına gitti.

"Ne diyor bu çocuk?!" dedi İrene. "Bu çocuk değil TAEKWON." dedim. "Her neyse." dedi. "Dediği gibi uyuyorduk ve seni çekemezdim." dedim. Bana şaşkınca baktı. "Ne diyorsun be?!" dedi. "Gayet açık. Seni çekmezdim." dedim. "Ayrıca oğlumu okula bırakmam lazım sonrada işe gitmem lazım." dedim. "Bende geliyorum." dedi. "Nereye?" dedim. "Taekwonun arkadaşlarının anneleriyle tanışmak istiyorum." dedi. "Boş yapma İrene." dedim. "Taehyung." dedi.

Taekwonun okula gelmiştik. Taekwonu kucağıma alıcaktım ki "Yapma baba." dedi. "Havalı değil bu." dedi. Arabadan indi ve çantasını tek omzuna taktı. İrene gülüyordu benim gibi. Elimi tutu ve beni çekiştirmeye başladı . "Baba sence bu kız nasıl?" dedi.

(bu arada galiba gerçekte kardeşler bilmiyorum) (gerçek ismini bilmiyorum bu arada)

"İsmi ne?" dedim. "Rin. Ama biz Riny'de diyoruz." dedi. "Güzel." dedim. "O da seni seviyor mu?" dedim. "Bilmiyorum." dedi. "Neyse, sınıfına git hadi." dedim. El sallayıp okulun içine girdi. İreneyle arabaya geri bindik. "Nereye bırakıyım seni?" dedim. "Sen nereye ben oraya Kim Taehyung." dedi. "Olmaz işlerim var." dedim. "İrene lütfen zorlama." dedim. Gözlerini devirip arabadan indi. Hiç durmadan gaza bastım.

-

Bölümün sonuna geldin. Bölümü beğendiysen oylamayı unutma. 💜

Diğer kitaplarım COOPERATION ve I HATE YOU da deneyebilirsiniz.