11

24 2 16
                                    

Başladığınız tarihi yorumlara alalım..

İyi okumalar dilerim🙏

Hayata tutunmayı sağlayan umutlar bir bir çöküyordu kara geceye.

"Karan ağabey hadi kır şu kapıyı" sesi titreyerek ıslak gözlerle kurmuştu Sinem cümlesini.

Karan yiğenine bir şey olmuş olmasından o kadar çok korkuyordu ki, vücudunu bir titreme sarmıştı.

Gücünü toplayarak kapıya omzunu hızla geçirdi genç adam.
Birinci denemede hafif gıcırdayan kapı ikinci denemesinde tamamen açılmıştı.

Hepsi, hızla içeriye doluşurken Arda kalbini tutmuş yavaşça ilerlemeye çalışıyordu.

Fısıltı eşliğinde "bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on" sayarak sakinleşmeyi bekledi.

Yavaşça içeriye adımladığında Karan'ın kucağında ki ağzından köpükler çıkmış halde yatan Doğa 'yı görmesiyle sesi titreyerek "kızım" diye fısıldadı.

Yavaşça dizlerinin üzerine çökerken ne yapacağını bilmiyordu.

Karan yavaş hareketlerle Doğa' nın yanaklarına vurarak "Doğa, aç güzelim gözlerini, aç!" sesi sonlara doğru şiddetle yükselirken ne yapacağını şaşırmış, vücudunun da titremesi kendinden bağımsız artmıştı.

Melek hanım feryatla "kızım! Annem!" diyerek Karan'ın kucağında ki Doğa'nın başına çöktü ve "annem aç gözlerini hadi" diye fısıldadı. Gözünden düşen sayısız göz yaşları genç kızın yüzüne damlayıp kendine yol ediniyordu.

Sinem herkesin şaşırmış haline bir süre anlamsızca baktı. Ardından seri hareketlerle o'da Doğa'nın yanına giderek Melek hanımın kolunu tuttu ve "Melek teyze açılın" diyerek Doğa'ya alan açılmasını sağladı.

Melek hanım anından Sinem'in dediğini yaparken, Sinem bu seferde titreyen elleriyle göz yaşlarını silerek Karan'a "Karan ağabey, sende yere koy yavaşça" diyerek konuştu.

Karan yavaşça Doğa 'yı yere yatırdığında Sinem hızla arkadaşının boynundan nabzını kontrol etti.

Duyduğu küçük nabız atışlarıyla burukça gülümsedi.

Boğuk sesiyle "nabız var, hemen hastaneye götürelim!" diye heyecanla konuştu.

Karan Sinem' in dediğinden sonra biraz rahatlayacak hızla yere bıraktığı yiğeni Doğa'yı kucaklayarak odanın çıkışına yöneldi.

Ağabeyi Arda'nın yanından geçerken kısa bir an duraksayarak yan gözle" gerçekten acıyorum,ailesini bu hale getiren bir adam olduğun için " fısıltısı Arda'nın kulaklarında can bulup içini parçalamıştı.

Karan'nın dediklerini sadece ağabeyi Arda duyarken diğerleri ağlamaklı halleriyle yavaş yavaş arkalarından ilerliyorlardı.

Karan, henüz ağabeyine diyeceklerini bitirmemişti. Ona söylemek, haykırarak yüzüne vurmak istediği çok şey vardı ama önceliği yiğeni Doğa idi.

Seri ve aceleci adımlarla evin çıkışına doğru ilerledi.

Genç adamın kalbi adranelinden olsa gerek oldukça hızlı atıyordu.

Sinem arkalarından ilerlerken kafası oldukça karışık ve düşünceliydi.

Kendi kendine ağlamaklı bir ses tonuyla Karan'nın arkasından ilerlerken fısıldadı.

"Neden böyle şeyler oluyor? Günlerdir yaşamadığımız felaket kalmadı. Neden bunu kendine yaptın Doğa? Neden?" gözlerini silerek titrek sesiyle fısıldamıştı genç kız.

KOR SEVDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin