Bir yerlerden yine bir Şeftali Şekeri belirdi.
Bana hala gülümsemesini sunuyordu. Sinirlenmiştim. Yakasını tutup bağırmaya başladım.
"Ben sana sadece sevdiğim çocuğun beni kıskanması için rol yap dedim. Gidip de beni kendine aşık et demedim."
Başlan...
"Sen sevgilini özlemiyor musun ya. Tenefüslerde görüşürsenize. Bak ben ve Felix'e her teneffüs beraberiz. Özleşiyoruz değil mi?" Dedi bütün gün başımızdan ayrılmayan Min Ji. Durup durup Felix'e yapışması yetmiyomuş gibi üstüne vazife olmayan konuları ortaya atıp beni Felix'ten uzaklaştırmaya çalışıyor.
"Saçmalama MinMin. Ben burada ayrılıyorum kızlar diğerkiler beni çağırıyor." Yüzümü astım. Beni fark etmiş gibi elini kafama koydu ve okşadı. "Diğer teneffüs geri gelicem merak etme" kocaman gülümsemesini bana sundu ve yanımızdan ayrıldı. Min Ji bana dik dik baktı ve göz devirip o da yanımızdan ayrıldı.
Min Ji neyin kafasını yaşıyor gerçekten anlamıyorum. Neyse umursamıycam.Bende Jungkook'un yanına gitmeye karar verdim. En azından bir tenefüs onun yanında kalayım ki yalandan çıktığımız anlaşılmasın. Sınıfına gittim fakat kendisi orada değildi.
Arkadaşlarına nerede olduğunu sorduğumda müzik aletleriyle birlikte ses kayıdının yapıldığı bir oda varmış, onun orada olduğunu söylediler. Bende yerini sordum ve söylediklerinde oraya gittim.
Odaya girdiğimde elinde bir gitar olan Jungkook sandalyede oturup gitarın tellerine dokunuyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Selam" diyerek yanına oturdum. Bana doğru baktıktan sonra gözlerimi yavaşça gitara geri çevirdi. Tekrar ellerini yavaşça gitarın üzerinde hareket ettirmeye başladı. Aramızdaki sessizlik hiç hoşuma gitmemişti o yüzden konuşcak bir şeyler bulmaya çalıştım.
"Bir şeyler çalar mısın?" Beni umursamadan işine devam etti. Elleri gitarın üzerinde hareket halindeydi ama gitarın sesinin çıkmasına izin vermeden bir şeyler yapıyordu. "Ben burada yokmuşum gibi davranmaya ne zaman son vereceksin" dedim ve ona dik dik bakmaya başladım. Bana dönüp işaret parmağınu dudağıma koyarak bir şeyler mırıldanmaya başladı.
Gözlerimin içine uzun bir süre baktı. Gülümseyerek kafasını iki kere aşağı yukarı salladıktan sonra elini dudağımdan çekerek odanın içinde bulunan küçük odaya girdi. Onun peşinden ilerledim. Ne yapıcaktı?
Odanın içinde bulunan bir kağıda bir şeyler yazdı. Daha sonra masanın üstündeki aletlerin bir kaçını kurcaladıktan sonra kağıdı eline alarak mikrofonun yanına gitti. Kulağına kulaklığı taktı ve mikrofona yaklaştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
