Siyah saçlı genç "Hadi ama Seungmin! Çok eğlenceli olacak." diyip sağ kolunu çekiştiren kahverengi saçlı gence yandan bir bakış attı "Saçmalamayı kes artık."
Otobüs durağına doğru yürümeye devam ederken Minho ısrarcı tavrını sürdürmeye devam etti "Saçmalamıyorum, viral olacağız."
Seungmin olduğu yerde durduğunda Minho da onunla birlikte durdu. Vücudunu kahverengi saçlı gence çevirdi ve kaşlarını çattı "Hayır Minho viral olmak için seninle öpüşmeyeceğim."
Minho duygu sömürgüsü yapmak için alt dudağını büzdü "Çok mızıkçısın ama Kim Seungmin. Senden daha yakın bir arkadaşım yok, olsaydı ona sorardım." diyip bakışlarını kumda daire çizen ayaklarına çevirdi. Seungmin onun çocuk gibi alıngan tavrına karşı sıkıntıyla burnundan soludu. Bakışlarını ayakkabılarını izleyen Minho'ya çevirdi "Ya senin sevgilin yok mu? Git onunla öpüş."
Minho bakışlarını anında Seungmin'e çevirdi "Bu en yakın arkadaşınla ilgili bir akım aptal! Chan benim erkek arkadaşım."
Seungmin bakışlarını gökyüzüne çevirip bir süre masmavi gökyüzündeki bulutları izledi. Minho'nun ısrarcı ve inatçı tavrını biliyordu. Bir şeyi gerçekten istediği zaman onu alana kadar asla pes etmiyordu. Buna birçok kez şahit olmuş, başı birçok kez Minho yüzünden belaya girmişti. Buna rağmen Minho 'hayır.' cevabını asla kabul etmiyordu.
Bakışlarını tekrar onu dikkatle izleyen Minho'ya çevirdi ve derin bir of çekti "Kabul edene kadar başımın etini yiyeceksin değil mi?" dediğinde Minho ona otuz iki diş gülümseyip kafasını hızlıca aşağı yukarı sallayarak onayladı. "Tamam, yapalım."
Minho istediğini almanın sevinciyle yerinde zıplayıp Seungmin'in boynuna sarıldı. Seungmin'in "Ama bir şartla." demesiyle kollarını Seungmin'in boynundan çekip uzaklaştı "Neymiş şartın?"
"Jisu'ya bu olayın açıklamasını sen yapacaksın." diyen Seungmin'e karşılık olarak ağzından 'tch' sesinin çıkmasına engel olmadı "Bu muydu yani? Jisu ile konuşup hallederim ben."
"Sen her ben hallederim dediğinde, sana güvenmek yerine niye daha da huzursuz oluyorum acaba?" diye karşılık veren Seungmin'e gözlerini kısarak baktı "Ben senin en iyi arkadaşımın, bana nasıl güvenmezsin?"
Seungmin kollarını göğsünde birleştirdi "En yakın arkadaşım olduğun için güvenemiyorum zaten. Çünkü ne bok olduğunu biliyorum." dedi. Minho ona gözlerini devirmekle yetinirken kolunu Seungmin'in omzuna atıp onun da kendisiyle beraber yürümesini sağladı. Beraber Minho'nun evine doğru yürümeye başladılar "Sus ve yürümeye devam et."
İkili Minho'nun evine gelmeden önce markete uğrayıp atıştırmalıklar almış ve Minho'nun annesi daha işten gelmediği için boş olan eve gelmişlerdi. Eve yaklaştıkları andan itibaren ikisinin üzerinde de garip bir gerginlik vardı. Seungmin, neredeyse her gün geldiği bu eve girerken ilk defa bu kadar gergin hissediyordu. Öpüşme olayını kabul etmişti ve bunu düşünmeden edemiyordu. Sonuçta Minho onun en yakın arkadaşıydı ve en yakın arkadaşıyla öpüşecek olmak, tuhaftı.
Sırt çantalarını girişteki ayakkabılığın önüne bıraktıktan sonra Minho'nun odasına geçtiler. Seungmin yatağa oturduğunda Minho marketten aldıkları atıştırmalıkların içinden lolipop çıkartıp yatağa oturmadan önce Seungmin'e uzattı. Seungmin hiçbir şey söylemeden lolipopu açıp yemeye başladığında Minho eliyle onu durdurdu "Dur aptal, onu sana video için verdim."
Seungmin lolipopu ağzından çıkartıp şeker bulaşan dudaklarını yalarken gözlerini kocaman açtı "Videoyu şimdi mi çekiyoruz?" diye sordu. Sesinin normalden biraz daha yüksek çıkmasına karşılık Minho ona anlamsız bakışlar attı "Evet?"
Seungmin'in aldığı yanıtla gerilen yüz ifadesini gören Minho keyifle sırıttı "Niye bu kadar panik oldun ki? Alt tarafı bir akım."
Seungmin dediğine karşılık ters bir şekilde "Ve öpüşeceğiz." diye karşılık verdiğinde Minho ona alayla sırıttı. Ne kadar belli etmemeye çalışsa da, Minho da en az Seungmin kadar gergindi. "Neyse, telefonu sabitledim. Videoyu başlattığımda sen lolipopu yiyeceksin sonra ben de ağzındaki lolipopu çıkarıp seni öpeceğim. Bitti!"
Seungmin gerginliğini saklamaya çalışarak hızlıca kafasını aşağı yukarı salladı. Minho, Seungmin onu onayladığında oturduğu yerden kalkıp sabitlediği telefonuna ilerledi. Videoyu başlatma tuşuna bastıktan sonra yatağa ilerleyip lolipopu ağzında tutan Seungmin'in yanına oturdu. Seungmin bakışları istemsizce Minho'nun biçimli dudaklarına kayarken yutkunmamak için adeta bir savaş vermişti.
Tam o sırada, Minho Seungmin'in ağzındaki lolipopu nazikçe çıkardı. Seungmin'in bakışı, Minho'nun gözlerine çıktığı sırada bu sefer Minho onun dudaklarına bakıyordu. Saniyeler içinde ise Minho dudaklarını Seungmin'inkilere bastırmıştı. İkisinin de kalbi heyecanla teklerken Minho'nun beklemediği şey boynuna dolanan kollar olmuştu. Açıkçası Seungmin de kendinden bu atağı beklemiyordu Minho'nun dudaklarının, kendi dudakları üstündeki baskısı bile onu o kadar heyecanlandırmıştı ki anın büyüsüne kapılmıştı o an. Karşısındaki kişinin en iyi arkadaşı olduğunu unutmuştu bile.
Minho da karşılık olarak ellerini Seungmin'in beline sararak, Seungmin'in şeker tadı gelen alt dudağını dudaklarının arasına hapsetti. Vücudunda daha önce hiç biriyle öpüştüğünde hissetmediği bir elektrik akımı hissetmişti. Seungmin'in dudakları onu kendisine çekmişti.
Nefesleri tükenene kadar birbirlerini öptükten sonra ayrılıp alınlarını birbirine yasladılar. Nefessiz kalmanın etkisiyle soluk soluğa kalmışken sessizliği bozan Minho olmuştu. Gözlerini açmadan "Bu kadar iyi öpüştüğünü bilseydim seni daha önce öperdim." dediğinde Seungmin kapalı olan gözlerini kocaman açtı. Minho dalga mı geçmişti yoksa ciddi miydi emin değildi ama kurduğu cümle olayın etkisinden çıkıp utanmasına neden olmuştu.
Yüzündeki tüm kan adeta yanaklarına çekilirken kollarını Minho'nun boynundan hızlıca çekti. Minho gözlerini açıp ona şaşkınlıkla bakarken hızlıca oturduğu yerden kalkıp Minho'nun kollarının arasından çıktı ve ayağa kalktı "Şey, benim bugün eve erken gitmem gerekiyordu. Tamamen unutmuşum. Annem sinirlenmeden eve gitmem lazım, hoşçakal."
Minho hızlı hızlı konuşup art arda bahaneler sıralayan Seungmin'e şaşkınlıkla bakarken, Seungmin odadan koşarak çıkıp evin girişine ilerlemişti. Yerden çantasını alıp hızlıca dış kapıdan çıktı ve ayakkabılarını giyip hızlı adımlarla evden uzaklaştı. Kalbi hala daha önce hiç olmadığı kadar hızlı atıyordu. Az önce ne olmuştu öyle? Alt tarafı Minho onu öpüp geri çekilecekken onu bir anda kendisine çekmiş ve Minho da ona karşılık vermişti. Üstelik öpüşü o kadar iyiydi ki Seungmin bunun etkisinden uzun bir süre çıkabileceğini sanmıyordu.
Kendi kendine "Aptal o senin en yakın arkadaşın, üstelik ikinizin de sevgilisi var." diye söylene söylene hızlı adımlarla evine doğru ilerledi.
- - -
Merhabalar yeni bir kurguyla karşınızdayım ❤️ Bu hikaye taslaklarımda duruyordu ben de belki beğenirsiniz diye yayınlamak istedim. Eğer tutarsa devam etmeyi düşünüyorum.
Umarım kurgunun konusunu beğenmişsinizdir. Beğendiyseniz oy verip yorum yaparak destek olun lütfen ❤️❤️❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
twisted games | 2min
Fanfictionseungmin ve minho ikilisi; minho'nun tiktokta viral olmak için bulduğu akımın, seungmin ile aralarındaki arkadaşlığı tuhaf bir hale getireceğinden habersizlerdi. • ana ship: 2min yan shipler hikayenin akışına göre belirlenecek !!