far away |jikook

девять

Privett 1.3K olmuşuz yavaş yavaş büyüyoruz okuyan herkese teşekkürler fazla uzatmıcam bu bölümü uzun zamandır bekliyorsunuz. 7.den son kısmı koyucam başa azıcık hatırlarsınız. Bölümü okuyan herkese kucak dolusu sevgiler. Belki bugün bir okuyucumun doğum günün kutlu olsun iyi ki doğdun bebek.

9.Bölüm; Memories Freed By Broken Spells

Bölüm Şarkısı; NF - Paralyzed

👿👼

Sana son olarak bir tavsiye kanatların umarım iyileşir tanrıya dua et ama pek iyileşeceğini sanmıyorum, sen o fırsatı kendi isteğinle teptin bir kaç saat önce falan." deyip cümlesini bitirdi. Jungkooktan uzaklaştığı zaman Jeon Krallığının uçuş sesleri geliyordu. Jeon Krallığı Prens Park'ın açığını bulmak ve ona zarar vermek için geliyordu. Burayı bulmuşlardı. Jimin kendinden emir bekleyen atlara işaret verdikten sonra atlar alevlerin içine dalmıştı. Voyna ile Mir Jimin'in önünde durunca Jimin Voyna'nın üzerine bindi. Atı sürmeden son kez konuştu.

"Gitme zamanımız kuzen." dedi Jimin Gypsy Vanner üzerindeki kuzenine doğru "O zaman gidelim kuzen." deyip tebessüm etmişti Prens Ardından Jungkook'un önünden Atın üzerinde siyah pelerinli Kim Taehyung geçmişti. Jimin ile birlikte alevlerin arasına karışmışlardı.

Jeon Krallığı yanan saraya yaklaşırken Prens Park Prens Jeon'u en derinden yaralayacak son cümleyi kurmuştu. Jungkook ilk defa en yakınından sırtından bıçaklanmıştı. Jungkook bugün olan her şeyin intikamını istiyordu. Ama intikam alacak gücü kendinde bulamıyordu.

👼👿

Jiminle Taehyung atlarla birlikte alevlerin arasına karıştıktan sonra Jungkook kendini yere bıraktı. Kaç yıldır biricik dostu olan Kim Taehyung, Park Jimin'in kuzeni miydi? Yani o yüzden mi o lanet kütüphaneden sonra Jimin o kadar rahattı. Kafayı yemek üzereydi Jungkook. Tüm duyguları aynı anda yaşıyordu ve bundan hoşlandığını söyleyemezdi. Gözlerini kapatıp alevlerin sesini dinlemeye başladı. Jeon Krallığının uçuş sesleri geliyordu. Alev sesleriyle karışan kanat sesleri.

Aslında Prens Jungkook, Büyücü geldiği zaman kendine yeni gelmişti. Planın bozulmaması ve açık vermemek için uyumuş rolü yapıyordu. Jimin'in acı çekmesinin de asıl nedeni buydu. Zehir çok etkili bir zehirdi evet ama Kraliçe Park'ın oğluna yaptığı büyü her şeyden daha etkiliydi. Jungkook'un ihaneti, üzerinde bulunan ses cihazı konum gösteren alet, Jimin'in canını yakan buydu. Asıl zehir oydu. Ve ihanetin panzehiri var mıydı? Bilinmiyordu.

Her şey Prens Park ve kaybettiği merhametine bağlıydı. Park Krallığından birinin canı acıdığında merhamet söz konusu olmazdı. Bazı şeyleri de unutmamak lazımdı.

Büyücü Namjoon'un da dediği gibi, "Jeon zehri en zor ve gizemli bir zehirlerden biriydi. Zehir genellikle öldürmek istenilen kişinin daha çok acı çekmesini ve gücünün yok olunmasını sağlardı. Bu kanatların yok olması, büyü kısıtlaması şeytan özelliklerini kaybetme, ve ya vücut da kalan kalıcı hasarlar olabilir. Zehrin bir çok zararı var evet, fakat Zehir Prens Parkta işlemedi. Maalesef ki aynısı Prens Jeon için söyleyemeyiz. Prens Jeon'a mutlaka zarar vermiş olması lazım. Hangi yönden ve nasıl olacağını bilemiyorum." Zehir Prens Jeon da işlemişti. Fark etmesi uzun sürmeyecekti. Önce güçlerinin sonra kanatlarının olmadığını ve geri Prens Park'sız gelmeyeceğini fark edecekti. Daha sonra babasının ona olan biricik ihanetini.

👼👿

Bakışlarını cayır cayır yanan saraya çevirdi. Artık yavaş yavaş hissizleşmeye başlıyordu. Sadece kalbi ağrıyordu o da Jimin'e bağlıydı. Prens Jimin'in tüm anılarını yakmıştı Jungkook. Böyle olması gerekiyordu. Olan olmuştu, zaman geri alınmayı en çok istenilen ama alınmayan en kötü şeydi.