❝𝐂𝐑𝐄𝐄𝐏𝐘𝑃𝐴𝑆𝑇𝐴 𝘤.𝘳𝘢𝘻𝘺/𝘭𝘰𝘷𝘦 𝘳𝘦𝘢𝘥𝘦𝘳❞

16

## ★𝐉𝐀𝐒𝐎𝐍: You are like a doll made with care, my love.
あなたは私のためです (๑ ᴖ ᴈ ᴖ)ﾉ 

[!?!] 𖦹 yandere teması

Ne kadar oldu? Günler, haftalar belki aylar. Hepsi aynı hissettirdi, hayır hepsi aynıydı. İçinde oturduğun bu lanet kafes seni dış dünyadan uzak tuttu, tam da bu hasta adamın istediği buydu. Kanlarınıb çoğunu kolayca saklayan koyu kırmızı duvarların olduğu bir odadaydın. Sahip olduğun tek ışık, kapının yanındaki tek bir mumdu ve esir alan kişi sık sık yenisiyle değiştirirdi.

Odanın tepesine üzerinde parmaklıklar olan minik bir pencere yerleştirilmişti, burada yürüyen insanları ve karanlık odaya acı dolu seslerin bazılarına şahit oluyordun. Odanın ortasında bir kafeste oturdun, sanki misafirleri getirmek için bir cazibe merkezi gibi.

Elbisen dağınıktı, yakasında ve alt kısmında beyaz fırfırların bir kısmı kanla lekelenmişti çoktan. Sol gözün, sadece birkaç gece önce sana zorla uyguladığı aptal oyunundan sonra bir bandajla kapatılmıştı. Buraya nasıl geldiğini düşünmemeye çalıştı  ama o gün aklında karanlık ve çarpık bir film gibi oynamaya devam etti. Bunu durduramıyordun.

{Flashback}
Parti sonunda sona erdi ve gerçekten yıpranmıştın. Birçok insanla tanıştın ve hatta birkaç eski arkadaşını görmüştün. Yine de bu kızıl saçlı oğlanın isimini asla öğrenemedin ama onun hakkında fazlaca bir fikre sahip değildin zaten. Daha önce tanıştığın siyah saçlı çocuğu düşünmeye başladığında yüzün kızardı. Sana karşı gerçekten nazik ve tatlıydı.

İyi bir gece uykusu için kitap okumak için aldığın bir kitapla merdivenden çıkarken derin bir nefes aldın. Evde birkaç yankı sesi geldi, ama bu muhtemelen hizmetçilerin yarına hazırlanmasından başka bir şey değildi. Odana girdin ve arkandan kapıyı kapattın. Döndün ve durduğun yerde dondun.

Masan sandalyeleriyle birlikte hareket ettirilmişti ve yatağın dağınıktı, sen asla öyle bırakmazdın. Gözünün kenarından karanlık bir şey çıkarken huzursuz bir his kalbini dürttü. Çığlık atmak için ağzını açtın ama ağzın bir bezle çoktan kapanmıştı.

"Şşşş ... Tamam, uyu ..."

Kulaklarına derin bir ses fısıldadı. Sesi daha önce duyduğuna emindin ama asla tam olarak hatırlayamadın. Düşmeye başladığında, mücadelelerin zamanla sadece ayaklarının üzerinde durmaya çalışmak oldu. Gözlerini kapatmamak çok zordu. Görüşün bulanıklaştı ve sonunda gözlerini kapatarak bir sıcak kolların arasında uyuyakaldın.

{Şimdiki Zaman}
Sonunda kapının kilidi açıldı ve bir çift topuğun sesi oda boyunca yankılandı. Kafanda canlanan o sahne sona ermişti. Korku içinde panikledin ve kendini hafifçe geri ittin. Kızıl saçlı erkek, Jason olarak tanıdığın kişi kafesine doğru yürüdü. Küçük alana yaslanarak ellerini kafesinin üzerindeki parmaklıklara koydu.

"İyi akşamlar bebeğim! İyiydin, değil mi?" 

Jason nazikçe sordu ve sana neşeyle gülümsedi. Ona asla cevap vermedin, başını sana sallamasına neden oldun. Koyu renk paltosu dışarıdaki yağmurun kokusunu üzerinde tutmuştu, paltosundan fayansın üzerine bir miktar su bile düşüyordu. Seni en çok korkutan şey, bir şekilde yüzüne düşen kandı.

"Senin için bir şeyim var!" 

Neşeyle, cebine uzanarak dedi. Onun hasta oyuncaklarından biri olmasından korkarak nefesin hafifçe kasıldı. Sana sık sık doldurulmuş bir hayvan getirirdi. İlk başta, canlı insanlardan yapıldığını öğrenene kadar bundan rahatsız olmadım. Çoğu yakın arkadaşlarından yapıldı, bazen bir aile üyesini bile kullanmıştı.

Bir oyuncak bebek ya da doldurulmuş bir hayvanı çıkarmak yerine, çıkardığı şey bir tutam saç gibiydi. Fazla tanıdık gelen bir saç. Jason saçı sana uzatarak kafese uzandı. Nefes alırken ve bandajlı bir elinle ağzını kapatırken gözlerim genişledi. Kilitlerinin önüne düşmesine izin verirken, Jason'ın gözü delilikle büyüdü.

Partide tanıştığın sevgi dolu çocuğun bir görüntüsü aklına geldi. Kasabada bir yerde kendi kanından oluşan bir havuzda ölü yattığı düşüncesiyle kalbin kırıldı. Jason kafese uzandı ve geri çekilmeyi düşünemeden çeneni tuttu. Her zamanki gibi gülümseyerek seni kendine yaklaştırdı.

"Bunu sadece aşk için yaptığımı bilmeni istiyorum ..."

Derin sesi sana daha da yakınlaşarak fısıldadı. Dudakları senimkine yaklaşırken sıcak nefesi yüzüne yayıldı ve içinde bir panik dalgasının şişmesine neden oldu. Elini yavaşça kaldırdın ve ve yumuşak dudaklarının arasına soktum. Senden şiddetle geri çekilmeden önce bir an şok göründü. Biraz sana baktıktan sonra sırıttı.

Kafesine hamle yaptı, parmaklıkları salladı, sana kızdı. Muhtemelen bir cezan olacaktı ve bunun için planladığı şeyin korkusuyla titreyerek düşerken yüksek sesle ciyakladın. Sırtın hâlâ açıyordu.

"Beni seveceksin! Tanıdığın her kişiyi öldürmek zorunda kalırsam, yapacağım! Söz veriyorum!" 

Jason çılgınca bağırdı, onunla tanıştığında sarı olan gözleri artık yeşilin soluk bir gölgesiydi ve neredeyse parlıyordu. Bir zamanlar kızıl saçları şimdi hayaletimsi beyazdı ve teni artık bazı yerlerde çürüyormuş gibi görünüyordu.

Jason başını metal çubuklara dayandırırken kendi kendine kıkırdadı, beyaz saçları yeşil gözlerini kapattı. Kendi kendine mırıldandı, şimdi pençeli ellerinin parmaklıklardan düşmesine ve kilidin etrafına sarılmasına izin verdi. Tavana bakarak başını geriye attı.

"Evet! Evet, hepsini öldür !!" 

Sesi her kelimeyle daha da yükseldi. Dönmeden önce sana kötü bir gülümsemeyle baktı ve karanlık odadan hızla çıktı. Odada her zamanki gibi seni dehşet içinde bırakmıştı.

𓂁Bu bir çeviri. Bu bölümü bulmak için çok uğraştın ve bir kaç harika bölüm daha buldum. Hatta şuan elimde tam 3 bölüm var. Bu kitapta ben ile ilgili elimde bir bölüm yoktu ve onu da atacağım. İkiside Ben ile ilgili harika yazılar. Yine de önceliğim Ben değil. İstek sırasına göre ilerlemeliyim. Hiç yazmadıklarıma öncelik vereceğim. Keyifli okumalar ♡