52.BÖLÜM

739 35 47
                                    

Tekinin odasından çıkar çıkmaz doktoru çağırıp kapıda beni bekleyen annemlere gülümseyerek yaklaştım.
-Açelya bir sorunmu var doktorlar neden girdi?
Melise bakarken gülümsememi kesip cevap verdim
-benim yüzümden vurulan kuzenin uyandı melis korkulacak birşey yok.
Melsisin yüzü şekilden şekile girmeye başladığında asla beklemiycegim birşey yapıp boynuma sım sıkı sarıldı.
-senin sayende uyandı, hissetti geldiğini.
Şakamı bu az önce benim yüzümden vurulduğunu söylüyordu şimdi ise benim sayemde kurtulduğunu .
-o pis ellerini üzerimden çek.
-Açelya be....
Melisin konuşmasını yarıda kesip kendim konuşma ya başladım .
- ne çeşit manyaksınız siz? Hayır anlamıyorum önce beni suçlayıp sonrada beni kahraman etmenizi anlamıyorum.
-Açelya ben geldiğinde biraz fevri davrandım özür dilerim.
-senden özür dilemeni istemedim, sizden tek birşey istiyorum hayatımdan defolup gitmeniz.
-ama Tekinin elini tutuyordun?
Melise elimden geldiğince sert bakmaya devam ettim
-ellini tutmuş olmam sizi affetim anlamına gelmiyor.
-az önce içeri giren doktorların açtıgı kapıdan gördüm Tekin sana umutla bakıyordu şimdi onun umut dolu bakışlarını göz ardımı edeceksin.
haklıydı aslında ben Tekine az önce umut verdim ama onada söyledim
kalbim onu affetsede mantıgım ve gururum asla affetmiycek . onu hala seviyor olabilirim ama bu demek olmuyor ki onu affedip boyuna sarılacağımı.
-bende dügün günümde sizin bana inanmanız için umutla baktım,hamile oldugumu söylemeye geldigimdede umutla baktım o zaman benim umut dolu bakışımı nasıl umursamadıysanız bende bugün sizlerin umut dolu bakışını umursamıyorum.
-Açelya özür dileriz biz o an mantıklı düşünemedik.
-özür diliyince geçtiginimi sanıyorsun Azra.
Azra göz yaşlarını elinin tersiyle silip bana buruk bir tebsümle baktı.
-geçmez haklısın bizim yaptıgımız affedilecek birşey değil ama şunu bilmeni isterim ki o küçük yetimhanede yaşayan savunmasız Azranın sevgisi gibi hayla sevgim. çok zor zamanların oldu bunların hepsi bizim yüzümüzden oldu belki yanında dahi olamadık hoş sana bu kadar acı verirken nasıl yanında olucaktık ki, yaşananları unut diyemem ama özür dilerim senden affetmen için elimden geleni yaparım affetmiyeceğini bilmeme rağmen çünkü bu aptal kız sensiz yarım sen,Bora,Tuna abi benim tek ailemsinzi.
Azranın dediklerine istemeden gözümden bir damla yaş düştü
-sizde benim ailemdiniz belkide biz aile olamadık çünkü hiçbir insan kardeşini yarıyolda bırakmaz üstelik bunu 2. defa yapmaz bunuda geçtim eğer bebegimi kaybetiğimde yanımda olsaydınız inanın o zaman affederdim ama siz ne bebeğimi ögrendigimde nede kaybetiğimde yanımda oldunuz. küçüklügümden beri herşeyle ben uğraşıyorum bundan asla pişman değilim ama ben nasıl bu yaşıma kadar bencilik yapmayıp yanınızda olduysam sizinde benim yanımda olmanızı isterdim, ağladıgımda başımı omuzuna koyucak abimi isterdim, dizlerine kafamı koyup saatlerce uyuycagım kızkardeşimi isterdim,saçlarımı okşuyacak erkek kardeşimi isterdim bu zor günümde isterdim ama sadece isteyebildim..........ben sizi bebeğimle beraber mezara koyalı aylar oldu şimdi benden boşuna özür dilemeyin.
üçünede baktıgımda ağlıyordu bende onlar gibi ağlıyordum ama ağlamak birşeyi değiştirmiyordu ki ne gideni döndürüyordu nede yaşananları unuturuyordu.
-haklısın biz aile olmayı beceremdik.
Tuna abinin söyledigini Azra ve Borada onaylayınca şaşırdım oysa onların daha özür dileyeceğini falan bekliyordum ama böylesi iyi oldu onlarında bazı şeyleri kabulenmesi çok iyi oldu.
-Açelya konuşalımı annecim.
sahi buraya geldigimden beri ne annemle ne abimle nede babamla hasret giderdim üstelik onlara birer açıklama bile yapmadım.
-konuşalım anne.
Abim,Babam,Annem bahçeye doğru yürümeye başladıgında bende onları takip ettim Annem kendini bir banka attığında bende yanına geçtim Babamda Annemin öbür yanına geçtiginde Abim ayakta volta atıp sinirle bana bakıyordu.
-öyle bakma abi.
-nasıl bakmiyim Açelya biz günlerce bunlarla aynı evde kaldık sen bunu bize söylemedin üstelik bize hiçbirşey anlatmadın sadece bebeğini kaybettigini biliyoruz belki seni bulmasak bunu dahi söylemiyecektin.
-ögrendinizmi herşeyi?
abim sinirle kafasını havaya kaldırdığında annem sorumu cevapladı
-herşeyi öğrendik.
sıkıntı dolu bir nefes bıraktım
-o zaman birşey anlatmam gerek yok.
-ne demek yok Açelya biz aile değilmiyiz?
-tabikide aileyiz ama bu benim geçmişim abi siz hayatıma girdiğinizde ben geçmişimi unutmya yemin ettim ama unutamadım özür dilerim.
-dileme.
abiminde sesi çatalı çıktıgında sadece anlatmak istedim kafamdaki karışıklığı herşeyi anlatmak istedi.
-unutmayı denedim ama olmadı belki Tekin benim hayatımı mahvetti ama onlayken herşey çok güzel huzurluyum,mutluyum en önemliside o çocuk Açelyanın yaralarını sarıyor ama yaptıklarını affedemem bir yanım affet derken bir yanım affetme diyor inanın ne yapacağımı bilmiyorum sadece sevilmek,mutlu olmak kalan ömrümü ağlamadan geçirmek istiyorum çünkü artık yapamıyorum hiçbirşeye dayanamıyorum.
hıçkıra hıçkıra ağladıgımda abim sımsıkı sarıldı
-ağlama abim ağlama güzelim sen ne karar verirsen ver abin her zaman yanında güzelim.
-abi onu affetmek istiyorum ama yapamam.
-seviyorsan yap abicim çünkü birini sevdinmi ondan asla vazgeçemesin yani hayatına kimi alırsan al hep onu arıyacaksın belki bir sarılmada belki bir kokuda belki bir sözde ama onu arıycaksın aradığın kişi hayatayken git sım sıkı sarıl onu asla bırakma yaptığı hataları affet hiçbirimiz ölümsüz değiliz ne kadar zamanımız var onu bile bilmezken affetmeyi bekleme affet.
-ya pişman olursam ya bebğim kızarsa bana.
-neden kızsın ki eminim o da Annesinin mutlu olmasını istiyordur.
abimle birbirimize sımsıkı sarılmaya devam ederken annemle babamda bize eşlik etti.
-iyice düşün ve kalbinin sesini dinle eğer kalbinin sesi affet diyorsa koşarak bu hastaneye gel eğer affetme diyorsa buraya asla gelme.
abime baktığımda burukça gülümsedim bazen insan birşeyler yapmak istediğinde cesaret edemiyordu ama hayatında öyle biri oluyor ki tıpkı abimin yaptığı gibi cesaretlendiriyor.
-al bu anahtarı 2 saatin var iyice düşün ve kararını ver eğer 2 saat sonra gelemesen Tekinin seni rahat bırakmasını söliyeceğim.
kafamı olumlu anlamda sallayıp abimin uzatığı anahtarı alıp arbaya bindim beğeğimin yanına gitmek istesemde buraya uzak olduğundan yakınlarda olan deniz kenarına sürmeye başladım 10 dakika sonra geldiğim deniz kenarından derin bir nefes alıp kumların üstüne oturdum.
Eskisi kadar özlemiyorum seni,
Ve ağlamıyorum olduk olmadık zamanlarda..
Adının geçtiği cümlelerde, gözlerim dolmuyor..
Yokluğunun takvimini tutmuyorum artık.
Biraz yorgunum..
Biraz kırgın..
Biraz da kirletti sensizlik beni !
Nasıl iyi olunur henüz öğrenemedim ama
"İyiyimler" yamaladım dilime.
Tedirginim aslında, seni unutuyor olmak,
Hafızamı milyon kez zorlamama rağmen yüzünü hatırlayamamak korkutuyor beni..
Gel diye beklemiyorum artık,
Hatta istemiyorum gelmeni..
Nasıl olduğun konusunda ufacık bir merak yok içimde.
Arasıra geliyorsun aklıma, banane diyorum
Benim derdim yeter bana banane !
Alıştım mı yokluğuna ?
Vaz mı geçiyorum, varlığından ?
Tedirginim aslında,
Ya başkasını seversem ?
İnan o zaman seni hayatım boyunca affetmem..

Özdemir Asafın şiirini defalarca sesli bir şekilde söyledim, gerçekten bende vaz mı geçiyorum tekinin varlığından yoksa onu unutup bir başkasını seviyorum diye korkumu vardı içimde bir başkasını nasıl sevebilirim ki kalbimin tamamı ona aitken kalbim ona aite ya bana yaşatıkları bana sürtük muamelesi yapması bunu nasıl unutucağım belki bunları unuturumda Tekini nasıl unutacağım
kokusunu,tenini,öpüşünü bunları nasıl unutacağım unutamam ki onun bana verdiği acılardan tutun yaşatığı mutluluğa kadar hiçbirşeyi unutamam belki gurusuz,güçsüz aptal bir kadın gibi görünebilirim ama ben sevilmek isiyorum bir başka adam tarafından değil bana bu kadar acı veren adam tarafından sevilmek istiyorum saçma gelebilir ama ne zaman ölücegimizi bilmeden yaşıyoruz ben bu ölümlü dünyada gururu bir kenara bırakıp onu affediceğim bende açtıgı tüm yaraları sarmasına izin vereceğim beki ilk zamanlar zor olucak ama inanıyorum biz mutlu olacağız geldiğim yoldan hastaneye doğru sürmeye başladığımda içimde garip bir heyecan vardı 10 dakkika sonra aglayarak geldiğim hastaneye tekrar girdiğimde umut doluydum abimden Tekini odasını ögrendiğimde hemen oraya gittim kapıpı tıklatıp içeri girdiğimde herkesin bakışları beni buldu.
-açelya
tekin yüzünde kocaman gülümsemeyle bana bakmaya başladığında sadece tebesüm ettim.
-geçmiş olsun.
-gelsene neden kapının orada duruyorsun.
bir kaç adımla odanın ortasına geldiğimde melis konuşmaya başladı.
-neyse biz çıklaım sizin konuşucaklarınız vardır.
ne ben nede Tekin hiçbir itirazda bulunmadık. herkes odadan çıktığında tekini yanındaki tekli koltuga geçip oturdum.
-nasılsın ağrın sızın varmı.
-sen yanımdayken hiçbirşeyim kalmıyor.
-anladım.
diycek o kadar çok şey varken nedense konuşamıyordum.
-Açelyam okyanus gözlüm çok özür dilerim inan beni affet barış diye değil sana yaşatığım herşey için ama banada hak ver be güzelim bir fotograf görüyorum sevdiğim kadın başka adamın kollarında...
tekinin lafını sert birşekilde kestim.
-başka adamın kollarında değildim tacize uğradım.
-biliyorum güzelim sadece o fotografı gördüğümde canım çok yandı sana çok kızdım nasıl benim canım yandıysa seninkide yansın istedim.
-seven insan hiç sevdiğinin canı yansın istermi?
-istemez zaten sonrasında çok pişman oldum ama hep hakketi dedim ta ki Azranın senin sekreterinle konuşma teklifine kadar.
-Azra ve benim sekretirimle konuşmasımı şunu iyice anlatırmısın.
-senden sonra kendimi çok dağıtım asla kendime gelemedim sağolsunlar asla yalnız bırakmadılar beni...
-seni seçtiler çünkü para sendeydi güçte sende.
-saçmalama hiçkimse bundan yanımda değildi.
-anlatmaya devam et Tekin.
-sürekli dışarı çıkıyorduk hep seni unutmaya çalışıyordum ama Azra asla senin böyle birşey yaptığına inanmıyordu hatta bu olayı araştırmam için o kadar çok ısrar etti ki bu olayı araştırmaya başladım sonra senin sekreterinle konuştuk herşeyi o anlatı ama yemin ederim çiflik evi tamamen tesadüftü.
-Azra herşeyi ortaya çıkardı yani.
-evet.
-bebeğimizi kaybettim bunuda biliyorsun.
-biliyorum allah beni kahretsin ki bu süreçte hiç yanında olamadım.
-sana anlatmaya geldim ama başkasıyla sevişiyordun.
-o an sana kızgındım özür dilerim.
-şimdi senin yaptığın bana atılan iftiranın gerçek hali.
-özür dilerim.
-dileme Tekin sadece bende açtığın yaraları sra benim sana çok ihiyacım var.
Tekin yattığı yerden kaltığında bende ayağa kalktım elimde olmadan gözümden bir damla düştüğünde bana sım sıkı sarıldı.
-bundan sonra üzülmek yok ağlamak yok artık hep mutlu olacağız.
-oluruz dimi.
-oluruz tabi.
-işin zor Tekin başaran
tekin uzun zamandır hasret kaldığım kahkhasını atarken sım sıkı sarılmaya devam ettik bu kadardı işte artık acı yoktu hep mutluluk vardı .

Düşmanlarınızı her zaman bağışlayın. Hiçbir şey onların bu kadar çok canını yakmaz. ......

Okyanus gözlüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin