Eve geldiğimizde babam beni hemen odama çıkardı. Ağrı kesici içip yatağıma girdim ve uyudum. Uyandığımda hava kararmak üzereydi. Odamdan çıkıp salona gittiğimde bizimkiler burdaydı. Sesimi çıkarmadan gidip koltuğa oturdum. Deniz" sonunda uyandın" dediğinde umursamadan " evet ." dedim. Odadaki herkes gergin olduğumun farkındaydı. Leya ve Ülkü yanıma geldi. leya sessizce" iyimisin yaran kanamıştı en son?" dediğinde gülümseyip bizimkilerde duysun diye" iyiyim çok hareket ettiğim dikişlerim açıldı size ağrım var demiştim."dedim. Fikri hoca gerginliği farkedip" tuana sen ilaçlarını içtin mi?" diye sordu. Bende ona dönüp" yok hocam ilaçlarım odamda ben gidip içiyim unutmuşum."dediğimde Çağan hızla" sen hareket etme ben getiririm." dedi. Hemen karşı çıkıp" gerek yok yürüyebiliyorum. Okuldan eve nasıl yürüdüysem öyle yürürüm."diyip ayağa kalktım ve odama gidip ilaçlarımı içtim. Çağana çok kızgındım. Tamam biliyorum iyiliğim için eve göndermeye çalıştı ama sonuçta ağrım var demiştim. Bizimkilerin yanına geri döndüğümde leyanın yanına oturdum ama çağan odada yoktu. Bi kaç dakika sessizlik olunca dayanamayıp" offf Çağan nerde?"diye sordum. Esat " bahçeye çıktı.hava alacakmış." dediğinde bende ayağa kalktım. Yağız hemen araya girip" nereye " dediğinde " Çağana bakıcam" diyip bahçeye indim. Çağan yerde oturuyordu. Ben yerde oturtamam o yüzden bi sandalye alıp yanına oturdum. Kafasını kaldırıp bana bakınca masum bi şekilde " yanına oturmak isterdim ama malum oturamıyorum ." dediğimde o da ayağa kalkıp sandalye alıp geldi ve yanıma oturdu. Ben ona bakıyordum onda kafasını eğmiş önüne bakıyordu. Yaram kanadığı için üzüldüğünün farkındaydım. Kendini iyi hissetmesini istiyordum çünkü o üzgün olunca ben yutkunamıyordum bile. Kendini suçlu hissetmesini istemediğim için elini tuttum. Elini tuttuğumda gÖzlerini bana çevirdi. Tuttuğum elini getirip yaramın üstüne koyacam sırAda ,eli yaramın üstüne değmesin diye yaradan uzaklaştırdı. Bi elimle yüzünü avuçlayıp sessizce " sen dokunursan acıyan yaralarım iyileşir."dediğimde gözleri dolmuştu. Elini tekrar yaramın üzerine koymak için kaldırdığımda korkakça elini yaraya dokundurdu ama sanki dokunmuyordu. Yüzüne yaklaşıp masumca"kanaması senin suçun değildi. Ben biraz fazla inatçıyım sanırım." Dediğimde gözünden bir damla yaş düştü. Her zaman yaptığım gibi gözünün gözyaşı akan yerini öptüm ama bi kaç saniye dudaklarımı gözlerinden çekmedim. Geri çekilince kafasını kaldırıp bana baktı ,çok yakındık ve kısık sesle "sen beni duyarsın. Sen beni bırakmazsın." dedi. Neden bilmiyorum ama bana bu söyledikleri Çağanın küçüklüğünde bırakıldığını hatta belkide haykırışlarını duyuramadığını düşündürdü. Ben onu her şeyiyle çocukluğuyla kabul ettiğim için, gülümseyip kısık sesle " ben sizi duyarım. Ben sizi bırakmam."dedim. Masumca bakıp yüne kısık sesle " bizi?" Diye sorup boşta kalan elini yanağıma yerleştirdi. Hala gülümsüyordum onun bi eli benim yaramın üstündeyken benim elimde onun elinin üstündeydi . Boşta kalan ellerimiz ise birbirimizin yanağının üstündeydi. Başımı sallayıp sessizce " sizi... seni ve çocukluğunu.."dediğimde beni tekrar edip masumca "beni ve çocukluğumu." dedi. Elimin yaşlı olduğu yanağını öpüp başımı yanağına yasladım ve " asla bırakmam."dedim. Biraz öyle durduktan sonra ondan ayrılıp yüzüne baktım ve masumca " artık üzülmek istemiyorum. Seni özledim, okulda bana sarıldığında gıcıklığına sarılmadım."diyip omuzlarımı düşürdüm ve gözlerinin içine bakıp " bana sarılsana." dedim. Beni kendine çekip sarıldığında bende ona sarıldım. Sarılırken" bu arada yarın okula gelicem banane ."dediğimde Benden ayrılıp kahkaha attı ve burnumu öpüp" hala durmuyorsun ." Dedi. Bende gülüp" napiyim ya çok sıkılıyorum. Ülkü dergi falan getirmiş ama makyaj malzemesi falan yazıyo daha ne olduğunu bile bilmiyorum. Bu dönemin ilginç icatları işte. Dergide olan bi kaç foto gördüm kadınlar suratına sürmüş böyle iğrenç renkli renkli nasıl rahat ediyorlar onlarla ." Dediğimde Ülkü arkadan" hadi ama tatlım onlar bir sanat eseri. Kadınları onlarla güzelleştiriyorlar." diyince ona döndüm Bizimkilerde aşağıya inmişti. Ülkü'ye gülüp" maalesef dikkatimi çekmiyolar ne olursa olsun onları yüzüme sürersem yüzüme ayrı ağırlık yaparlar gerek yok." dediğimde herkes kahkaha attı. Benle Çağan sandalyede otururken bizimkiler içerden halı alıp gelmişler. Yere serip üstüne oturdular. Öyle konuşmaya başladık. Saatlerce konuştuktan sonra herkes evine gideceği için Çağan yarın beni almaya geleceğini söyleyip bizimkilerle gitti. Eve çıktığımda babam ve fikri hoca konuşuyordu . Yanlarına oturup" hayırdır noluyor?" dediğimde fikri hoca" makineyi tamir ettim ama taşta sıkıntı var onu da en kısa zamanda halledicem ve seni zamanına gönderebileceğiz." dediğinde içimde kocaman bir boşluk oldu sanki ama belli etmeyip" güzel." Dedim. Sonra babama dönüp" yarın okula gidicem Çağan gelip alacakmış. Ben uyumaya gidiyim iyi geceler size."diyip odama gittim. Şimdi ne olucak makine tamam ama taşta sıkıntı varmış. Taşı da halledince ben burdan gidicem. Acaba istediğim zaman geri gelebilir miyim? Gelemem ki ben bu zamana ait değilim. Bunlaro düşünürken uyuyakalmışım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇMİŞTEN GELECEĞE
Adventure1400 lü yıllardan bir anda kendini 2021 yılında bulan bi kız ne yapar sizce ?