BSD One Shots

Bahtsız Sokak İtleri

•Bungou Stray dogs but Turkish version

  "Ananı mı siktiler oğlum ne bu hal?" kızıl saçlı oğlan, yerde iki seksen uzanan kahve saçlı arkadaşının yanına eğildi.

  "Doruk, kalksana lan." eliyle kahvelinin omzunu sarstı hızlı hızlı.

  "Kaç kadeh kırıldı sarhoş gönlümde?
Bir türlü kendimi avutamadım..." yerdeki oğlan ise boylu boyunca uzanmayı kesip dizlerini kendine çekip kafasını da gömerek küçüldü olduğu yerde.

  "Hayda."

  "Kaçın anasını satayım terk edildi kesin yine, bulaşılmaz bugün buna." kızıl genç hayıflanarak Doruk'u kaldırmaya çalışan siyah saçlıya baktı.

  "Annem kalk yerine yat hadi," asimetrik kesime sahip beyaz saçlı oğlan ise kahve saçları okşuyordu. "Beton çeker kuzum. Çocuğun olmaz sonra."

  "Doruk çocuk yapmasın zaten bir zahmet. Çocuğa yazık. Orospu çocuğu olmasın yavrucak." siyah saçlı kendi kendine mırıldanıp gözlerini devirdi.

  "Yeter lan seni çektiğimiz. Yarın başkasına aşık olursun, geçer gider." kızıl genç sinirlenmeye başladığını belli etmek ister gibi burun kemerini tuttu.

  "Çok acımasızsın Cemre." dudaklarını büzdü kahveli.

"Of..." siyah saçlı genç, kızılın olası bir patlamasına karşı hızlıca kulaklarını kapattı. Nitekim beklediği oldu da.

  "Anandır lan Cemre!"

Pekala...

  Baştan alalım.

  Burası az çok prestijli bir Anadolu Lisesi.

  Bu küfürü anadili yapmış gençler ise lise son sınıf öğrencileri.

  Az önce yerde Müslüm Gürses söyleyen arkadaştan başlayarak anlatacağım.

  Doruk Onay;

  Sırık olarak da bilinen sınıfın zekisi. İki puanı nereden kırdınız hocam diyerek ağlayabilecek türlerden, tam kanser bir yaratık. Yaz kış fark etmeden kalorifer tepesinde kızlarla sohbet ederek sadece kendi sınıfının değil bütün lisenin kızlarının gönlünü kapatırdığı biscolata erkeği. Teneffüslerde test çözmek ve kitap okumak gibi lise hayatında anormal sayılan alışkanlıkları var. Orasında burasında bandajlar cirit atıyor ve öğretmenler bile artık Doruk'un o bandajlarla doğduğuna emin.

  Rüzgar Aktaş;

  Sınıfın ağır emosu. Rock, punk ve metal müziğe tapıyor. Astım hastası ve sınıfın 'garip' çocuğu. Herkes onun bir yerlerde kedi kestiğine falan inanıyor. Ruh misali okul koridorlarında gezse de ağır haşereler arasında. Sosyal medya platformlarında milletin ağzına sıçıyor ama okulda konuşmayı bildiğinden bile şüpheleniyor insanlar. Daima depresif takılıyor, damarlarında çikolatalı süt akıyor ve regl misin esprisine maruz kalıyor. Bu bir dramdır. Bu yanlışa ortak olmayın.

  Atakan Nezih;

  Az önce Doruk'un kafasını pat patlayan avanak. Saf salağın teki, kafası alavere dalavereye çalışmaz. Sınıftakilerin getir götürünü yapıp çantalarını taşır ve birileri ona yemek parasını çalmak için bulaşıncaya kadar arkadaşları da ayak işlerini yapmasına izin verir. Zırlar, cırtlak sesiyle çığırır falan ama iyi çocuktur. Hatta aralarında insana en yakın olan varlık da o. Rüzgar onun götünü kollamak zorunda kalır genelde.

  Cemrehan Nadirkış;

  Kızıl diye diye yere göğe namını sığdıramadığımız melez olur kendisi. Anası Fransız, güzeller güzeli bir kadın. Bu çocuk da genlerini ondan almış olacak, masmavi gözleri, kızıl saçları ve beyaz teniyle kızların dikkatini en az Doruk kadar çekiyor. Bu hoş görüntünün altında yatan ise canavarın teki. Okulda bir kavga varsa bu tazı da mutlaka oradadır. İçinde bulunup da kaybettiği tek kavga olmadı lakin bakmayın milleti dövdüğüne. Bir altmış boyuyla fıtı fıtı geziniyor koridorlarda.