Uzun ve huzurlu bir geceden sonra bir gürültü ile uyanıyorum ve kalkıp aşağıya indiğimde iki askerin babam ve annemle konuştuğunu gördüm ve aşağıya inip "Burada ne oluyor?"diye sordum annem bana seni almaya geldiler dedi niye siye sordum.Annem askerler seni ülkene götürmeye geldiler dedi çok şaşkındım ve beni hemen götürdüler bir kapıdan geçip bir yere gittik.Ve herkes Kral Arthur hoşgeldin dediler. Daha çok şaşırdım. Beni yukarı alıp bana bir kıyafet giydirdiler ve halkın önüne çıkarak tacımı giydirdiler. Halk beni selamladı, ben Kral Arthur değilim diye haykırdım ama herkes benim Kral olduğumu düşünüyordu ben Kral değilim sizi ben kurtaramam dedim beni bırakın ben evine gitmek istiyorum dedim o arada herkes bana Kral Arthur çok yaşa diye bağırıyordu benden ümitli idiler ama ben kendime güvenmiyordum onları ve insanlığı ben kurtaramam dedim kendi kendime ve yukarı çıkarak dinledim. O arada uyuya kalmışım.Sabah kalkınca kıyafetlerimi giyerek yemek yemek için aşağı indim. Yaklaşık bir hafta sonra hiç tanımadığım kötü ikizim 3 gün içinde buraya gelip benimle yüzleşmek istiyormuş.Hemen eğitime başladım kılıcı iyi kullanıyormuşum aslında daha önce hiç görmediği yuvarlak masa şövalyelerim varmış.Sadece benden emin olmak istiyorlarmış benim kılıç kullanmadan benim Arthur olduğumu anlamışlar. Ve benim yanıma gelerek sizin yanınızda savaşmak bizim için bir onurdur dediler.Ve onlardanda biraz eğitim alarak hemen hazırlıklara başladık.