Bugün erken kalkmıştım. Aslında yaz tatilinde olsakta yani iki gün sonra bitiyo ama neyse yaz tatilinde çalıştığım için erken kalkıyorum.Bugün son gün zaten.
Bugün çalıştığım restoranta gidip son kez çalışıcaktım çünkü bugün cumaydı.Hafta sonuda okul için odam için malzemeler alıcakmışız annem yatmadan önce söylemişti.
Bildiğim kadarıyla üniversiteler açılmıştı yani abilerim çoktan okula başladı.
Bunların hepsi gereksiz bilgi.
Sabah kalktığımda öyle rahat uyanmıştım kii off nasıl uyanmak nasıl uyanmak.Sırtım yatak yüzü gördü.
Hayriye teyzeyle yaşarken onun yatağı vardı bir tek zaten ev 1+1 olunca birde yaşlı bir kadındı.
Ben zaten o evde hep misafirdim.Herneyse...
Hayriye teyzenin yatağında akşam olmadan biraz dinlenirdim.Onun yatakta fena değildi haa.
Üstümü giyinip kahvaltı yapmak için aşağı inmeye başladım.Bu sırada evin duvarlarını inceliyordum.Tablolar baya sanat eseri gibi gözüküyo.Hoşştiiir...
Yemek odasına indiğimde dördüzler kalkmamıştı sanırım çünkü gece kaçlara kadar konuşmuşlardı.Nerden biliyon dersenis hissettim.
Şaka lan şaka gül diye.Gece su içmeye kalktığımda üst kattan birinden sesler geliyodu.Merdiven başında biraz dinledim onlar olduğunu farkedince geri yatmaya gittim.
"Günaydın."
"Günaydın ege."
Yalın abim benim kara ol-aman ege olduğumu üstümdeki kıyafetlerden anladı sanırım.Biraz eski kıyafetler ve sanırım buraya yakışmıyo..Herneyse
"Herkesin oturduğu belli bir yer var mı?Ona göre oturiyim."
Bugün cici kız moodundaydım sanırım.Annem kafasını hayır anlamında salladı.
"Yok güzel kızım babanın yanına oturabilirsin."
Tebessüm edip babamın yanındaki sandalyeye oturdum.Yalın abime dönerek o hep merak ettiğim soruyu sordum sonunda.
"Abi sana hangi isminle hitap etmeliyim."
Yalın abim donup kaldı.Ne onlara tabikide ismiyle hitap edemem ne olursa olsun benden büyük ve yolda gördüğüm birine bile abi diyosam o çoktan hakediyodu bence.
"Farketmez güzelim sen nasıl istiyosan öyle söyle."
Yalın abimin suratında kabak gibi bir gülümseme meydana geldi.Diğer abilerime bakınca sıratlarını asmıştılar.
"Hazır hep birlikteyken diğer abilerimede söyliyim bu iltifatlarınız çok güzel ama sanki bana yakışmadı haa .Siz döylrmek istiyosanuz söyleye bilirsiniz sadece biraz garip durdu onun için söyledim."
Hepsinin sıratında bir gülümseme.Allahım insanları mutlu etmek ne kadar kolay bir şey.
Yanımdaki birisi mutluysa bende mutlu oluyorum.O sırıtırken yada kahkaha atarken ben neden somurtiyim hem bende otamatikman bir sırıtma yüzümde peydahlanıyo.Herneyse...
"Benim bir tane kız kardeşim var.Görünüşün beni alakadar etmez.Ben sana istediğimi dwmek istiyorum."
Ahh görkem bugünde sana mı düştüm ne?
"Olur abi,istediğinizi söyleyebilirsiniz."
Masanın başında oturan babama ve yanındaki anneme döndüm.
"Baba."
"E-efendim kızım."
Çen heycanlandınmı çen yerim seni.Ihım herneyse...
"Eğer bu katta boşbir oda varsa orayı benim odam yapabilir miyiz ve alışverişe annem ve senle gitmek istiyorum müsaitseniz."
Adamın gözleri parlıyo yaa Allah'ım yerim ben bunu ıhım ıhım sakince yerimdeyim merak etmeyin.
"Sen nasıl istersen güzelim bu katta var boş oda ve alışverişede beraber gidebiliriz dimi hatun?"
Hatun mu bu kaçıncı seviye hemen birini bulup denemem lazım.
"Olur hayatım tabikide kızımıza biz alışverizte yardımcı oluruz."
Teşekkür edip önüme dödüm.
"Bu arada baba üçüzler çok geç yattılar kahvaltıya gelmeyebilirler sanırım."
"Dördüzlerin mi kızım. Tamam o zaman bu seferlik böyle olsun.Afiyet olsun."
Bunu akşam yemeğinde fark ettim.Basanın başında kim oturuyosa yani en büyük kişi 'afiyet olsun' demeden yemeğe başlanmıyodu.Bu çok güzel bir gelenek.
Kahvaltımızı ettikten sonra herkes dağılmıştı zaten dördüzlerim daha uyanmadılar.
Herkes gidince benim iş saatim yaklaştı.Annemim yanına gidip söyledim ilk başta olmaz falan desede son günüm diyerek işe gittim.Çalışmaya gitmesem bile maaşımı alıcaktım ya.Herneyse...
....
"alo demir benim kara."
Şuan işten çıkmış hava biraz önce kararmıştı.Mahalledeki arkadaşlar arayıp halısaha maçı var karşı mahalledekilerle iki kişi eksik sen bulursun demişlerdi.
Demiri aradım çünkü dördüzlerin arasında en akıllımız o gözüküyo ve dördüzlerimi alıp gelmesini istiyordum.Bir tek onun sözü dinleniliyordu sanki.neyse...
"Efendim ege."
Ege'ne sokiyi-ıhım ıhım herneyse."
"Evet ben kara.Halısaha maçı var adam eksik gelir misiniz?"
"Olur konum at."
"Olum benim telefon tuşlu nasıl atıyım.Neyse ben başka bir telefondan atarım görüşürüz."
Telefonu kapattım.Akıllı telefona gerek duymuyorum.Nasıl kullanıldığını biliyorum bizim mahalledeki gençlerin eskide olsa dokunmatik ekran telefonları.
Halı sahaya girdiğimde sarılının telefonundan konum göndermiştim.
...
Şuan varya maçon sonlarına doğruyuz ve durum 3-3 yani eşittik.
Dördüzlerimden demir ve ege oynamayı seçtiker daha doğrusu kura çektiler yada bir birlerini tehtip edip en az tehdidi emir yapınca oyuna girememişti.
Maçın bitmesine 2 veya 3 dakika var.Topu onların kaleye doğru sürmeye başlamıştık.Kesin gol bu amına koyayım.
Ege topu almış kaleye doğru sürüyodu.Yanlız emir'den öğrendiğime göre bunların üçüde okul futbol takımındalarmış.
Benim çağırdığım adamlara bak be heheyt.Mükemmeller.
Bu kadar övdüğüm yeter.
Ananı skm ege neden yerde şuan siktim belanızı olum bu işin sonu karakol benden söylemesi.Bide ben bugün cici koz moodundaydım hani.Ufff
"SİKTİM ULAN SİZİ BANA YAMUK YAPMIYACAKTINIZ.KİM YAPTI LAN BENİM KARDEŞİME BUNU?"
"Bne yaptım hayırdır."
Alayla söylemişti bunları.Yedim şimdi seni hıyar ağasının soytarısı.
"Şimdi sıçtım o zaman ağzına."
Herkes birbirine girmiş kavga ediyoz arkadan iki tane ses geldi.
"AY KAVGA VE KAOS EN SEVDİĞİM EGE ARKANDAKİNEDE BENİM YERİME VUUURRR."
Biri şaklaban emir'in sesi diğeri ise polis arabasının siren sesiydi..
Sıçtık...
...
???
