14

3.4K 210 11
                                    




2K ya yaklaşmış okunma sayısı😁😁😁

...

Hocayı ayıltasıya kadar kendi dersi bitmişti.Zaten kadın ben derse giremem bu halde diyip izin aldı.Yalnız kafının yüzü bembeyazdı sanki başından aşağı un dökmüşüz gibi.

İnşallah şimdi ki hoca akıllı bir şey çıkar yani ayılıp bayılmaz demek istedim.

Demir sınıfın en arka köşesinde duvar tarafında oturuyodu ben ise cam kenarı en arkaya oturuyodum ve emir benim yanımdaydı.Bu demek oluyo ki dersi iyi kaynatırız.

Sınıftakiler kendi önlerine dönüp arkadaki bizim dedikodumuzu yapıyolardı.Evet anladım çünkü bağıra bağırada dedikodu yapılmaz onun bir üslubu vardır.Sonra anlatırım...

Emir'den şimdi öğrendiğime göre dersin hocası bu sene okula gelmiş.Yani yeni öğreneceği için sıkıntı çıkmaz diye umuyorum...

Sınıfa mükemmel bir kadın öğretmen girdi.Genç,güzel,aturaklı bir tip ama hangi dersin hocası olacağına göre sevme şeklim değişir.

"Meraba arkadaşlar ben ışık.Bu sene resim derslerinize ben giricem.İlk gün olduğu ve benim okula yeni geldiğimizi sayarsak tanışma yapalım ilk önce."

Yetenekli hatunmuş.Ne diyoduk;Allah sahibine bağışladın.

Cam kenarından başlayarak kendilerini tanıtmaya başlamışlardı.Hem bu sayede emirle kimin dedikodusunu yapmıştık onu öğrenmiş oluyodum.

Sıra emirle bana gelince ayağa kalktım.

"Kara demirkan."

"Sınıfa baktığıma göre ikiz var sanırım."

"Yok hocam onun iki katı."

"Nasıl yani."

"Hocam şöyleki ege yani kara,kara'nın kopyası demir,demir'in yanındaki efe ve ben en mükemmelleri olarak emir,dördüzüz."Emir bir lafada atlama kardeşim.

"Okula gelmeden önce duyduğuma göre bana üçüz var demişlerdi."

Hocam ben onların yeni sürümü yani sürüye sonradan katıldım.

"İşte öyleydi ege gelince dördüz olduk.Sürümüze son katılan kişi."

Sınıftan gülmeler dahada artmıştı.Ne gülüyonuz amına koyayım.

Amk sende dördüzüz diyede içimizi okuma.Herneyse...

"Hocam bunlar uzun hikayeler."

Artık bu sohbeti bitirmesi için konuşmuştum ve sanırım beni anlayıp onayladı.

"Tamam egecim."

"Kara,Ege ismimi kullanmıyorum.Kara derseniz bu konuda anlaşmış oluruz."

Beni onaylayıp sıradaki kişilerle devam etti.Böyle böylede bu dersi bitirdik.

Tenefüs zilinin çalmasıyla birlikte benim külüstürde çalmaya başladı.Telefonum çalınca herkes bana bakmaya başladı.Ne var amına koyayım alt tarafı tuşlu telefonun arama sesini duydunuz.

Tabi bunların hepsi zengin bebesi ilk defa duymuşlardır bu sesi onun için garip gelmiştir.

Onları boşverip telefonu cebimden çıkartıp arayana baktım.

'RIFAT AMİR'arıyor...

Hayırdır inşallah beni aramazdı bu adam.Başımada iş açmadım ki yerim de uslu uslu oturuyodum.

Sınıftakileri boş verip aramayı yanıtladım ve sınıftan çıkıp yürümeye başladım koridorda.Kantine inem bali kahvaltı az geldi mideme.

"Efendim amirim,bir sıkıntı yoktur inşallah."Koridora şöyle bir baktığımda bana yeni gördük seni diye bakmıyolardı yani beni demir sanıyolar bunlar bir de amirim diyince dedikoducu kızlar kulaklarını dört açtılar.Hey Allah'ım yaa.

"Yok yok kara halini hatrını sormaya aradım hem geçen burdaymışsın seni ben ağırlayamadım kusura bakma.Tatil zamanıma denk gelmiş."dedi gülerek.

"Valla amir'im misafiri sizinkinler iyi karşılayamadı.İnsan misafirine ne içersin diye sorar bunlar aldılar bizi aldıkları an koydular kodese nıck nıck nıck başaramadılar abi."

Azar işitsinler biraz canım a-ah hep böyle el bebek gül bebek olmaz.Yalnız iyi eğleniyom şuan.

"Ben onlara hesaplarını sorarım.Eee ailenin yanına gittin mi cenazeden sonra?"

Senin derdin şimdi anlaşıldı amirim.

"Amirim bu soruyu sen merak ettiğin için mi soruyosun yoksa telefon hoparlörün açıkken karşı koltuğunda oturan hanımın mı?"

Ah onun hanımı varya hanımı bir meraklı melihat bir meraklı melihat eee bizim amirde biraz hanımcı.Puhahah

"Ayol ben ne sorucam seni rıfat soruyo?"

Aynen bencede amirim soruyo.Adamın işi gücü yok koskoca amir beni soruyo.Herneyse

"GENÇLER SES KES OYNUYORUZ ŞUAN."

Koridora doğru bağırdım çünkü artık kulaklarım anılmaktan ve koridordaki dedikodulardan çınlamaya başladı.

Aferim adam olun sesinizi kesin.Hep böyle olun canısı.

"Kusura bakma amirim ve onun hanımı veletlerin sesleri artmaya başlamıştıda.Hee bu arada Perşembe günü gittim DNA testi yapıldı.Onlarmış ailem.Onların yanındayım şu an ama benden kurtulamadınız.Bilin istedim."

Koridordakiler kendi önlerine dönüp daha sessiz günah ay pardon dedikodu yapmaya döndüler.

"Vayy kara oralardada sözün dinleniyo haa.İyi iyi bir sıkıntı çıkmasında."

Aile konusu kapanmıştı sanırım.

"İnşallah amirim inşallah sıkıntı çıkmaz.Hadi kendinize dikkat edin."

Şuan ders zili çalıyodu.Kantinide bulamadım daha doğrusu bulmayaçalışmadım.Herneyse,dördüzlerle gideriz bir dahaki sefer.

Sınıftan içeri girdim.Sırama oturunca emir heyecanla bana döndü.

"Ege abim geliyomuş."

"Hoşgelsin de diyim yalın abime,oturtcak sıramız var allah'a şükür."diye alayla söyledim.

"Bora abim değil gelen."diyerek göz devirdi bana.

"Ohoo bizde abi bol var.Görkem,ilyas,alp hangisi geliyomuş."diyerek baktım onun şapşal suratına.

"Yanlış canikom dördüzüm en büyük abimiz Yılmaz Berk geliyo."

İlk önce boş boş suratına baktım sonra olayı aklım kavrayımca ağzımdan rn olmiyicak kelimeler çıktı.

"Avradını siksinler lan,NE"

Yüzüm şuan nasıl bir ifade kullanıcağını şaştı amına koyayım bir tane daha mı?

"Yanlız abim bunu duymasın nasıl olsa gelecekteki yengemize küfrettin."

Emir fısıldayarak kulağıma bunları söyledi ama ben ona dehşete düşmüş bir şekilde baktım.

Ahh gerçekten mi?Tek sıkıntımız bumu yani?

...

???

KARAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin