⚠️+18 içerik 🔞
[Konferanstan önceki gün, akşam/ Doyoung'un evi]
Sevgilisinin önüne oturmuş, arada bir elindeki atıştırmalıklardan onun ağzına veriyordu. Sevgilisi de kollarıyla sıkıca onu sarmış, çenesini omzuna dayamıştı. Sözde film izliyorlardı ama izlemekten çok bir şeyler hakkında konuşup durmakla meşguldüler.
Taeyong: Getirdiğim şaraptan kaldı mı Doyoung?
Doyoung: Kaldı ama yemekte içtiğin yeter bence. Yarın için gerildiğinden içmek istiyorsun, haklıyım değil mi?
Taeyong: Gergin olmamam gerektiğini biliyorum, biliyorum ama yine de içimdeki huzursuzluğa engel olamıyorum. Biraz rahatlamak istiyorum.
Onun saçlarını okşayıp alnına bir öpücük bırakmıştı Doyoung.
Doyoung: Bu seni rahatlatır mı?
Elindeki atıştırmalıkları bir kenara bırakıp ona doğru dönmüş ve hızlıca kapanmıştı sevgilisine. Dudaklarının birkaç kez tutkulu bir şekilde birleşmesinin ardından hafifçe geriye çekildi Taeyong. Dudakları halen birbirine değiyordu.
Taeyong: Bana verdiğin bir söz vardı hatırlıyor musun?
Onaylarcasına bakmıştı ona Doyoung.
Taeyong: Neden onu gerçekleştirmiyoruz?
Doyoung: Bekle bir saniye.
Yerinden kalkıp odasına gitmişti genç adam. Çok kısa bir süre sonrada elindeki paketle geri dönmüş, yeniden az önce oturduğu yere oturmuştu.
Taeyong: Ah, birden çok kez yapmak istiyorsun.
Doyoung: Hayır, sadece daha hijyenik olur diye düşünmüştüm.
Küçük bir sırıtış bırakmıştı Doyoung. Onun bacaklarını kendi bacaklarının arasına alıp kucağına oturdu Taeyong. Sevgilisinin üzerindeki kıyafeti sert hareketlerle çıkartmış, onun saçlarının dağılmasına neden olmuştu. Kendi tişörtünü de çıkartıp bir köşeye fırlatmasının ardından kucağında olduğu adamın kulağına yaklaşıp fısıldamıştı.
Taeyong: Bu kutuyu bitireceğiz Kim Doyoung.
Dilini kulak memesine değdirip sonrasında hafifçe emmişti Taeyong.
Doyoung: Neden sinirleniyorsun? Bu kadar çok istiyorsan bu zamana kadar nasıl dayandın acaba, merak ediyorum cidden.
Bakışlarını ona dikmişti dilini çekip.
Taeyong: Birileri hayır şimdi olmaz deyip duruyordu, o yüzden olabilir mi acaba? Ama şimdi kaçışın yok.
Doyoung: Böyle kendi istediğini yaptırmaya çalıştığında ne kadar seksi olduğunu biliyor musun?
Biraz gülmüştü Taeyong.
Taeyong: Bu da ne böyle? Normalde seksi görünmediğimi mi söylüyorsun yoksa biraz sinirlendiğimde daha seksi olduğumu mu? Hangi yöne çekmeliyim bunu?
Doyoung onu sıkıca kendine doğru çekmiş, sevgilisinin kucağına iyice yerleşmesine neden olmuştu. Parmaklarını onun dudaklarında gezdirdi usulca.
Doyoung: Diyorum ki, ben her zaman senin için çıldırıyorum. Sende tamamen kaybolmak istiyorum, hem hislerinde hem bedeninde..
Minik minik öpücükler kondurmuştu tüm suratına Doyoung. Gülümsemesinden öpmüştü, köprücük kemiklerini keşfe çıkmıştı parmak uçları. Ardından Taeyong onun boynuna doğru yönelmiş öptüğü her yerden bir nefes solumuştu. Çektiği bu nefesin ruhunu dinginleştirdiğini hissediyordu ve biliyordu da. Doyoung'daki her şey Taeyong'a iyi geliyordu. Ona karşı geç fark ettiği hisleri içinde çiçeklerin açmasına neden oluyordu adeta. Ve Taeyong Doyoung'da olan ne varsa daha çok istiyordu, her geçen gün daha fazla. Sevgilisinin göğsünü yalayıp ardından minik ısırışlarla taçlandırıyordu. Onun mırıltıları hoşuna gidiyordu ve şuan kalçalarının yerleştiği yer itibariyle de sertleştiğini anlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hansang High School | DoTae
Fanfiction''Biliyor musun, ben değişmedim.. Seni halen 11 sene önceki gibi seviyorum..'' [düz yazı + texting]