Avengers| Kitsune'nin Yükselişi

Tek Şans

 
  "Alice! Kılıcın nerede senin?!"

  "Uzakta işte. Şu an onu alacak zamanım yok Loki!"

Peter'ı görünce heyecandan kılıcımı bir kenara fırlatmıştım. Bu yüzden hançerler ile savaşıyordum.

  "Al bakalım Stark!" Clint, bana bir kılıç fırlattı. İyi de bu benim kılıcım değil.. Bu, Clint'in kendi kılıcı.

  "S-Sağ ol Barton."

  "Bu Oni'ler, neden ölmüyor be?!" Diye bağırdı Maria.

  "Saf gümüş lazım da o yüzden!"

  "Yani bir kitsune kılıcı.." dedi Clint ve benim kılıcımı Oni'lerden birine savurdu. Oni, anında yok olmuştu.

  "Ve de bir Hawkeye kılıcı!" Dedim ve ben de Clint'in kılıcını Oni'lerden birine savurdum.

  "Benim de meyve bıçaklarım var!" Dedi Loki ve iki tane bıçak fırlattı.

  "Az kaldı çocuklar, sayıları azalıyor!"

  "Loki, bize gümüş ok yapabilir misin?!" Dedi Megan ve üzerine doğru hareket eden yaratığa patlayan oklarını yönelterek havada bir kuş gibi süzdürdü.

  "Bunun için zamana ihtiyacım olacak. Beni idare etmeniz lazım."

  "Ne kadar mesela?"

  "Beş saniye falan." Dedi ve Clint ile Megan'a yaptığı gümüş uçlu okları fırlattı.

  "Aman Tanrım! Loki sen bir efsanesin!"

  "Biliyorum Hawkeye Jr."

Savaş, son hız devam ediyordu. Steve kendini o kadar kaptırmıştı ki. Mjolnir'i bırak Stormbreaker'ı bile kaldırabiliyordu. Thor artık gerçekten şaşkınlık yaşıyordu.

  "Yok, sen onu bana ver Yüzbaşı. Küçük olan senin olsun." Dedi ve Stormbreaker'ı Steve'in elinden aldı.

  "Herkes kendini kollasın!" Diye bağırdı Roket ve Bucky ile birlikte yaratıklara ateş açmaya başladılar.

Tony ile Pepper da havada adeta harikalar yaratıyorlardı.

  "Giymişsin. Yani sana yaptığım zırhı."

  "Tony! Dikkat et!" Havadan gelen bir kaya ile Tony yere savrulmuştu. Peter hemen koşup onun yanına gitti.

  "Neler oldu inanamazsınız Mr. Stark. Uzaydaydık hatırlıyor musunuz?! Birden toz oldum hani? Bayılmışım. Uyandım ki sen gitmişsin. Ama Doktor Strange yanımdaydı. Şöyle dedi. 'Bize ihtiyaçları var!' Sonra da şu hep yaptığı sarı çemberden yaptı.." Peter o kadar heyecanlı anlatıyordu ki nefes almayı unuttu.

  "N-Ne yapıyorsun?"

Tony, Peter'a sıkıca sarılmıştı.

  "B-Bu çok iyi geldi Mr. Stark."

Onları görünce dikkatim fazlasıyla dağıldı. Kendimi o kadar huzurlu hissediyordum ki.. uzun süredir bu anı bekliyordum. Tabii mutluluğum fazla uzun sürmedi. Jasper, beni sertçe yere itmişti ve başımı kayaya çarptım. Doğal olarak da kılıç elimden fırlayıverdi.

  "A-Ahh!" Gözlerimi bile açamıyordum. İyileşebilmem için zaman gerekiyordu. Jasper da bu fırsattan yararlanarak gidip kılıcımı aldı.

  "Hadi, yarım kalan işimizi bitirelim güzelim.."

Ayağımdaki hançerlerden birine uzanmaya çalıştım fakat artık çok geçti. Jasper, kılıcı bütün gücüyle bana sapladı. Gözlerim son kez fal taşı gibi açıldı ve hiçbir şey yapamadım.