KADIN

12.BÖLÜM

Karnımda ki ellerini tutup çekmeye çalıştım.
"Bırak beni" dedim kısık sesle.
"Nııç" dedi o da kısık bi sesle
Korkutuyordu bu halleri,ya yine aynı şeyi yaparsa.
Ya bana tekrardan tecavüz ederse.
"Korkutuyorsun beni" dedim içimde ki düşünceleri dökerek
Elleri biraz daha daha sıklaştı.
Havlunun üstünden karnımı okşadı.
"Şşş korkma" dedi boguk çıkan sesiyle.
Karnımdan ellerini çekip belimi kavradı ve beni kendisine çevirdi.
O kadar yakınımdaydı ki...

Gözleri hariç her yere bakıyordum.
Belimde ki ellerini çekip diz çöktü. Şaşkınlıkla ona bakıyordum.
O ise karnıma.
Ellerini karnıma koyup okşadı.
"Babacım... Nasılsın güzel kızım" dedi
Agzim açık dediği şeyleri dinliyordum.
"Iyimisin anne sana iyi bakıyor mu?"
Geri çekildigim de elleri karnimdan düştü.
"Sakın...sakın bir daha çocuğuma dokunma. O pis ellerini benden ve çocuğumdan uzak tut" dedim gözlerinin içine bakarak.
Hızla kıyafetlerimi alıp banyoya gittim
Kapıya yaslanip derin derin nefes aldım. Allah'ım sen bana sabır. Beni bu aileden koru.
Çocuğumu da...

Gözyaşlarım sel olmuş akıyordu ve ben daha yeni fark ediyordum.
Ellerimi hızla kaldırıp gözyaşlarımı sildim.
Elimde ki kıyafetleri yavaş yavaş giymeye başladım.
Saçlarımı da kurutup çıktım banyodan odaya baktığım da Meriç'in gitmis olduğunu fark ettim
Gitsin bir daha da gelmesin pis şeytan.
Yatağa ilerleyip yorganin altına girdim.

Güneşin o yakıcı ışığı ile gözlerimi açtım.
Doğrulup gözlerimi ovaladım.
"Gözlerini çıkaracaksın" dedi bir ses
Ellerimi gozlerimden çekip karşı koltuğa baktım ve Meriç'in orda oturduğunu gördüm. Bakışları hiç normal değildi.
O kadar delice bakıyordu ki daha fazla gözlerine bakamadım. Bakışlarımı kaçırıp ayağa kalktım.
Gardırobun önüne geçip beyaz bi etek ve toz pembe bi kazak aldım

Meriç'e hiç bakmadan banyoya geçtim.
Bugün hastahaneye gidecektim. İş başvurusu için ya zaten alırlardı çünkü
Mahmut baba ayarlamıştı.
Elimi yüzümü yıkayıp kıyafetlerimi üzerime geçirdim. Saçlarımi da tarayıp çıktım banyodan Meriç'e baktığım da koltuktan kalktığını gördüm. Gardırobun önüne geçmiş takım elbiselerinden birini alıyordu.
Makyaj masasının önüne geçip dudağım rengin de bi ruj sürdüm birde toz pembe far ve rimelimi de sürüp kalktım ayağa. Unutmadan en sevdiğim parfümü de hemen sıkmıştım.
O sırada meriç hazırlanmıştı bile.
Çantamı ve bot olan topuklu ayakkabılarımı alıp giymiştim tam kapıdan çıkacaktım ki Meriç'in
"O etek ne öyle" diyisini duydum fakat duymamazliktan geldim.
Kapıyı açıp çıkacakken Meriç kolumu tutup beni sert bi şekilde kapıya yasladı.
Acıdan dolayı ağzımdan bi inleme çıktı.
Elim istemsiz bi şekilde karnıma gitti.
"Duymuyormusun kızım beni." Dedi Meriç sinirli bi sesle
"Duyuyorum fakat tınlamıyorum ne yapacaksın" dedim kaslarımı kaldırarak
Meriç derin bi nefes alıp dudaklarını yaladı.
"Bak buraları bilmiyorsun bu tarz kıyafetler giyemezsin" dedi
"Benim ne giydiğim kimseyi alakadar etmez duydun mu beni. Şimdi bırak kolumu" dedim ve kolumu ellerinden çektim eğer izin vermeseydi çekeceğimi sanmiyordum.

Arkamı dönüp odadan çıktım.

Şuan Meriç'in arabasında başvuru yapacağım hastahaneye gidiyorduk.
Ellerimi karnıma koymuş yolu izliyordum.
Sessizliği bozan telefonumu çantamdan çıkardım.
Gizem arıyordu...
Telefonu açıp cevap verdim.
"Efendim" dedim
"Cemree kuzum nasılsın"
"İyim canım sen" dedim
Meriç'in yanında rahat rahat konuşamıyordum ama yapacak birşey yoktu ışte
" İyim bende güzelim. Ee o adam sana nasıl davranıyor neydi ismi Mert mi heh tamam hatırladım Meriç'ti"
"Bu konuları sonra konuşsak gizo olur mu" dedim
"Yanında mı"
"Evet"
"Tamaamm. Sana süper haberim var Cemre. Hazırmısın"
"Meraklandirma insani Gizem. Söyle ışte"
"Mardin de işe başlayacağım. Oraya taşınacağım" dedi
Yuksek sesle " Nee sen Ciddimisin. Ay çok mutlu oldum. Bu zamanlarda aldığım en güzel haber" dedim
Meriç'in tarafına baktigim da merak ile bana baktığını gördüm.