4.BÖLÜM(KARŞILAŞMA)

1.4K 57 4
                                    

Yepyeni bir bölümle karşınızdayım umarım severek okuduğunuz bir bölüm olur. Okunma sayısı o kadar düşük bir bölüm yazmak için kendimde moral bulmasam da yine de yazdım. Desteğinizi bekliyorum.

Zekasına duyduğum hayranlık zamanla dış görünüşü ile birlikte bambaşka boyut atlamıştı. Çalıştığın kafeye sık sık geldiğinde aramızdaki diyaloglar artmaya başladı. Ve bu da daha fazla görüşmemizle birlikte ilişkiyi alevlendirmişti.

*******

Tüm olanları düşündüğüm zaman o beni etkilemek için birçok şey yapmıştım ve ben de saf saf ona kanmıştım. Anlamını bilmediğim duygu ile birlikte kandırılmıştım. Önce Beni kandırıp kullanmış sonra da bir kenara atıp bırakmıştı.

Ben aslında çok net çizgileri olan biriydim. Hiçbir zaman çizgilerimi aşmamıştı. Ama aşk öyle karmaşık bir duyguydu ki hem hayatımda olmadığın kadar seni mutlu ediyor hem de seni darmadağın edebiliyordu. Aşkı bilmeyen ben aşkı yanlış insan da aramıştım.

Nasıl olurdu ona kanardım bilmiyordum. Asıl suç bende değildi o sadece yaptıklarını gizleyebilecek çok iyi bir oyuncuydu. Bu hayatta kimseye inanmayan ben asıl hatayı asla inanmam gereken insana inanarak yapmıştım.

Bana ne yapmış olursa olsun hala onun için deli gibi atam kalbimi içinden söküp atmak istiyordum. Onu görmeyeli 5 ay olmuştu ama hala onu dün görmüşüm gibi hatırlıyor ve deli gibi özlüyordum. Bir aydan duyduğum kadarıyla eğitim için tam Amerika'dan gelen teklifi kabul etmişti.

Zaten son senesinde iyidir ve dönem biter bitmez uzmanlık için Amerika'ya gidecekti. Benim hayalimi yaşıyordu. Ben de okulumun bitirdikten sonra uzmanlık yapmak için Amerika'ya gitmeyi düşünüyordum. Ama benim hayalimi o yaşıyordu.

Artık tamamen bittiğini bilmeme rağmen hala kopamıyorum ondan her seferinde kendimi hatırlatıyordum seni ve bebeğini istemeyen bir adamı nasıl olur da isteyebilirsin. Ama cevap değiştirmiyordu ben ona aşıktım.

Ayşe teyze, kızı ve ben yeni bir hayat kurmuştuk. İstediğim gibi bir düzeni sağlamıştır şu an mutlu olmam gerekirken içimde bir burukluk vardı. Ben ona hep imkansız gördüm.

O kadar imkansız gördüm ki  onunla birlikte tek bir hayal kurmadım. Ama o sürekli karşıma çıktı. Karşıma çıktığı yetmiyormuş gibi sık sık hediyeler alıyor jestler yapıyordu. İlk başta onu defalarca reddetmiştim ve olmayacağımızı söylememe rağmen pes etmeden devam etmişti.

O kadar çok karşıma çıkıyordu ki neredeyse her gün görüşüyorduk. Etkilendiğimi belli etmemeye çalışıp sözlerimle terslesem de o da biliyordu ki ağzımla söylemesede çoktan gözlerim her şeyi anlatıyordu. Ben de daha fazla dayanamadım kendimi ona kaptırdım.

*******

Her zaman olduğu gibi kafeye gitmek için erkenden kalktım. Hızla hazırlanıp kapıya doğru yavaş yavaş vururken sanki birinin beni takip ediyormuş gibi gelmişti. Olduğum yerde durdum ve sırt çantamdan bir şey ararmış gibi yaparak arkama baktığımda sabah olduğu için bomboş bir sokakla karşılaştım. Sadece yol kenarında siyah bir araba vardı.

Daha fazla bu detaya takılmadan yoluma devam ettim. Doktor son aylarda yürüyüşün önemli olduğunu söylediği için her gün işe yürüyerek gidiyordum. İş çıkışı Elif teyze ve kızı beni eve bırakıyordu.

Hayatım son zamanlarda şaşırtıcı bir şekilde iyi geçiyordu. Hiçbir sorunum yoktu artık iyiydi neredeyse Yiğit'i hiç düşünmez olmuştum. Son kontrolümde bebeğimin durumunun oldukça iyi olduğunu öğrenmiştim. 7. ayının ortalarındaydım ve doğuma çok az kalmıştı.

Yazın gelmesi ile birlikte işler çok yoğundu. Ben son aylarıma girdiğim için Elif teyze benim yerime geçici olarak başka bir eleman bulmuştum ve ben izinliydim. Başka biri işte olsam böyle bir izni bulamayacağımı biliyordum ama artık hiçbir şeyi sorgulamıyordum çünkü Elif teyzeyi artık ailem gibi görüyordum.

Artık tek başıma yaşamıyordum Elif teyze gile taşınmıştım. Tek başıma yaşamak önceden cazip gelse de Elif teyze ve kızı Beyza ile birlikte eğlenceli vakit geçirdiği için artık tek yaşamak istemiyordum.

Zaten uzun süre Elif teyzeler de kalacağım için kaldığım evi boşaltmıştık ve Elif teyzenin birlikte yaşama teklifini onaylamasam da artık ayrı eve gitmek istemiyordum.

Hayatımın her anında tek başıma olsam da yalnızlıktan bıkmış olduğumu şu an farkındayım. Bana sorsalar en iyi şeyin yalnızlık olduğunu söylerdim. Bu aslında kendimi ikna etmek için uydurduğum yalandı.

*******

Şu an çalışmakta olduğum Elif teyzenin kafesinde oturuyordum. Benim çalışmamı istemesede evde tek başıma sıkıldığım için burada öyle ufak tefek onlara yardım ediyordum. Yine sıradan bir gündü. Hayatımda her şey normaldi. Şu anki normallik beni şaşırtıyordu.

Kolumdaki saate baktığımda. Doktor kontrolü ne çok az kaldığımı gördüm. Mutfağa doktor randevu mi hatırlatmak için gittiğimde. Elif teyzenin biriyle fısır fısır konuştuğunu gördüm.

"Sakin olun lütfen Nalan hiçbir şeyden şüphelenmedi. Her şey kontrolüm altında bebek ve o çok iyi. Evet efendim şu an kafedeyiz ama hiçbir işi yapmıyor. Onun karşısına çıkma konusunda kararlısınız bunun farkındayım. Ama lütfen bizi anlatmayın. Baştan beri bunu kabul etmemeliydim biliyorum ama. Paraya çok ihtiyacım olduğum zaman da teklif geldi sizden. Ve ben de kabul ettim ama şu an ona yalan söylüyor olmak beni çok korkutuyor. O zaten yeteri kadar zor durumda ve bir de bu olayı kaldıramaz."

Daha fazla söylediklerini duymak istemiyordum. Uzun süreden sonra ilk defa birine bu kadar güvenmiştim ve sonucu yine her zaman olduğu gibi hüsran oldu.

Daha fazla burada duramayacağım gibi anladım ve çantamı kaptığım gibi kafeeden çıktım. Öyle de boş boş yürüdükten sonra karşıma çıkan ilk parkta dinlenmek için oturdum.

Oturur oturmaz Elif teyzenin söylediklerinin ne anlama geldiğini düşünüp durdum ama ne kadar ihtiyacı olursa olsun yaptığı şeye bir türlü anlam veremiyordum. Tam ağlamam durmuşken tekrar hüngür hüngür ağlamaya başlamıştım.

Bu sefer bunu kaldıramazdım. Normal haldeyken belki bir şekilde atlatır dım ama hamileyken bunu yapamazdım. Yeteri kadar üzülüp bebeğimi üzmüştüm. Daha fazla üzülüp onu riske atmak istemiyordum.

Kendimi teselli ettiğin zaman tekrar Elif teyzenin konuşması aklıma geliyordu ve kaldığım yerden ağlamaya devam ediyordum. Tamam artık daha fazla başka ne gelebilir diye düşündüğüm de her seferinde bir yenisi ekleniyordu.

Tam oturduğum banktan kalmak üzereyken burnuma dolan kokuyla olduğum yere tekrar oturdum. Bu koku bana çok tanıdık geliyordu. Bu onun kokusuydu. O olduğunu adım gibi bilmeme rağmen. Bir türlü onun gözlerine bakarak cesareti kendinde bulamıyordum.

Ben onu bir daha görmeyecek olmayı kendimi zar zor ikna etmiştim. Bu anı defalarca düşünmüştüm onu karşımda görürsem ne yapacağımı. Ama hepsinin sonunda onu görmeyeceğim mi bildiğim için aklından bu düşünceleri çıkarmıştım.

Tüm cesaretimi topladım ve bakışlarımı ona doğrulttum. O bana öyle farklı bir ifade ile bakıyordu ki. Sanki tüm olanları o yapmamıştı ben yapmıştım. Ben karşımda gördüğüm adamın her şeyine hala deliler gibi aşık olmak beni çok kırsada yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Çünkü her şeye söz geçirsem kalbime geçiremiyordum.

"Ben daha fazla....."

Bölüm hakkında fikirlerinizi belirtmeyi unutmayın.

⭐ Peki sizce gelen kimdi?

⭐ Elif hanım Nalan'dan neler saklıyor?

⭐ Oy verip yorum yapmayı unutmayın desteğinizi bekliyorum.

⭐ Hatam varsa affola 💕

İMKAN'SIZIM(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin