Oyun bittiği için yine yürümeye başladım. Çadıra girdim ve etrafa baktığımda Yoongi yoktu. üstümü değiştirerek yatağıma uzandım. Aklımdaki düşüncelerle uyuya kaldım.
Gözlerimi araladığımda Yoongi üstünü değiştiriyordu. Bu andan yararlanıp onun o bembeyaz tenini süzdüm. Bana doğru döndüğünde uyuyormuş gibi yaptım. O da yatağına uzandı ve telefonu ile uğraşmaya başladı.
Sanki yeni uyanıyormuşum gibi yaparak bende telefonumu aldım. İnternet burda çekmediği için yüklenmiş olan internetsiz oyunlarını oynamaya başladım.Bir anda duyduğum ses ile irkildim.
"Nasılsın?"
"İyiyim ya sen?"
"Bende iyiyim bugünlerde pek konuşamıyoruz sanki biri benden kaçıyor gibi geliyor."
"Hayır ben kaçmıyorum arkadaşım." son kelimeyi bastırarak söylemiştim.
"Aha anladım sen arkadaş olmak istemiyorsun." dedi bana yaklaşarak.
"Yoo ne alakası var."
"Tamam bende seninle arkadaş olmam öyleyse." diyip daha da yaklaştı.
"Ne dediğini anlamıyorum." dedim geri giderek.
"O zaman anlatayım." diyerek dudaklarıma kapandı.
Şu an ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Bu dudağımın üzerindeki gerçekten onun dudaklarıydı değil mi hayal değil.
Şaşkınlıkla sadece baktım karşılık vermedim. Normalde olsa kesinlikle verirdim ama şu an o kadar şaşkındım ki.Dudaklarını dudaklarımın üzerinde çekip bana baktı. Sanki karşılık ver dercesine. Bu sefer dudaklarına kapanan ben olmuştum. O özlemle baktığım dudakların hasretini gideriyordum. Alt dudağını sertçe emmeye başladım. Üst dudağımı ıstırınca ağzına inledim. Ağzımın açılmasını fırsat bilerek dilini ağzıma gönderdi.
Dilini emmeye başladım. Bunu saatlerce yapabilirdim ama farklı bir durumdaydım. Dudaklarımızı ayırdım. Bana ne oldu dercesine baktı bense hiçbir şey söylemeyip yatağıma uzandım.
