aynı evdeyiz...

51 4 0
                                    

Denizlere gelmiştik. Ayy çok mutlutum beraber evde kalıcaz. Bana bakıp gülüsedi ve çantamı ayakkabılığa yerleştirdi. Aykkabı zorlukla çıkardım. Utancımdan ona bakamıyodum ama o bana  utanmama gerek yok bakışı atarken bana yaklaşıp elini çenemim altına koyup canın yanıyo mu sorcak mış gibi bana baktı. Yanağıma bir masum öpücük kondurup kolumun altına girip beni odasına çıkardı. Yatağına otutturup bana baktı:

-Gel beraber yemek hazırlayalım eğer dermenın yoksa bana bakabilirsin pek mutfaktan anlamamda...

-olur ama benim üzerimi değiştirmem gerek.
Bana bakıp gülümsedi.

-Tamam sen üzerini değiştir.  

Bana bavulumu  getirip kapıyı kapatı. Üzerime sıfır kol bir rambo atlet geçirdim ve altıma da diz üstü eşofmanımı giydim. Aşağıya zor bela indikten sonra mutfağı aramaya durdum. Deniz bana ben "Burdayım" diye seslendi. Sesin geldigi yola doğru gitmeye başladım.Aklıma bir şey takıldı.Bu çocuğun anasıyla babası nerde.Mutfaktaydım

-şey ya ben bir şeyi merak ettim.Senin annenle babanı evde göremedim de.

-Ha sorun yok annemle babam şirkettteler onlar çalışıyorlar.

-Peki sen nasıl kanrnını doyuruyorsun.Bana mutfaktan anlamadığını söylemiştin.

-Evimize düzenli günlerde ve düzenli saatlerde bir görevli geliyor. 

-Genç mi bu görevli.

-Yok be Melek ne genci.Bizim aileden sayılır.Bidakka sen niye bana bunu sordun. Kıskandın mı.

-Ne kıskancam sen de hıh.Ben kıskancakmışım.

Oturduğumm sandalyenin yanına bir sandalye çekerek ellerini bana sardı.Sanki bende bu durumdan rahatsısmışım gibi onu itmeye başladım.Ben ittikçe o bana sarıldı.Ondan kurtulup içeri kaçmaya çalıştım ki kaçacakken yere kapaklandım.

-Hıh gördün mü düşürdün beni. Hemen beni yanlış anladın seni kıskanmışımmış. Ne var kıskansam sen sevgilim değilmisin.

- Ya konuyu nereye Çektin hemen.

-Ya çekmekle ne alakası var.
Kızgın bir şekilde terliklerimi çıkartıp hızla kapıya gittim. Benim kapıya gittiğimi gören Deniz hızla  yanıma gelerek ellerini omuzlarıma sardı.Bir eli sırtımda incecik belime  sarıldığını hissetim. Biraz kalbimi acıttı ama bana sarılması kalbimi onardı. Kulağıma sessizce yaklaşıp''özür dilerim seni kırmak istemedim'' diye sıcak bir ses tonu benim tenime nefesiyle geldi.Onu itmeye çalıştım ama beni daha da sardı.

-özür dilerim Melek.

-tamam ama sende beni üzdün.

-tamam tama hadi. Bak acıyan ayağınla hemen burayı terk edip didecektin. Hem de bir hizmetli teyz eyüzünden.

-Hayır ben ondan gitmiyecektim sn bana kıskandın dedin bende seni kıskanmadım desemde bana inanmadın. Aman geçelim be bunları benim karnım açıktı.
Hadi krep yapalım
 
  Beraber krep yapmaya koyulduk .Unu alırken birazcık tezgahın üstüne döktüm. Bunu gören Deniz işaret parmağıylakalp çizdi ve isimlerimizi yazdı. Parmağında kalan unu da benim burnuma sürdü. Bende yanağından öptüm. Ufak bir un savaşından sonra kreplerimiz hazırdı. Yedikten sonra acıyan ayağıma bir ağrı girdi. Deniz ne oldu diye bana bakan gözlerleyanıma yaklaşıp bana baktı. Ayağımı biraz ovaladıktan sonra bir anda telefonum çaldı. Arayan annemdi. Bu geçirdiklerini bir masalmıydı. Yada mutlu biten bir hikayemiydi...

- Efendim annecim özledim seni.

- Gende seni kızım. Toplantımı erken bitirdim seni merak ettim.
Üzgün bir suratla Denize dönerek :Deniz bana biraz konuşmam için beni biraz yanlız bırakabilir misin canım.  Oda bana evet der gibi bana bakarak kafa salladı.

-Anne ben aslında iyiyim ama sen geldiysen...

-Evet ben eve geldim havaalanındayım.Şoför gönderip seni aldığım.

-Peki anne sen bilirsin. Ben hazırlanıyim barı.

Deniz yanıma gelmişti. ''Bir sorun mu var'' der gibi bana baktı

-Annem toplantısını erken bitirmiş. Beni aldırmaya bir şoförünü yolluyor ben hazırlanmaya çıkıyım.

-Eğlence kısa sürmüş desene.

-Bi bakımdan öyle oldu hadi bana yardım ette yukarı çıkalım.

Ben yaşıyor muyum? (Düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin