zor günler...

38 5 1
                                    

Beraber bir gün bile olmasa da o mutluluğu buldum. Onunla geçirdiğim an bir saniye bile olsa yüzümde ki kahka gerçek mutluluğum işte. Kıyafetlerimi yerleştirirken Deniz elini benim çenemin altına yavaşça tutup kaldırdı bavulu birazcık ittikten sonra yanıma yaklaşarak ellerini belime sararak ''üzülme '' bakışı atıp beni öptü. Dalgalı saçlarımı eliyle düzeltip anımdan öptü ve bavulumun ağzını kapattı. Kolumun altına girip beni dışarı kadar şoförümün yanına götürdü. Beni arabaya bindirip kapıyı kapattı.

Araba sanki bir beşşik gibi gelmişti. Gözümü yavaş yavaş kapattım. Kendimi uyandığında merdivenlerden çıkartılırken buldum. Yavaş yavaş yorgun gözlerimi açarken pencereden denizin maviliklerinde uçan özgür bir martı vardı. Hemde iki tane. Aşkla uçan iki masum martı. Uzun kanatlarını sevgiyle açan martılar. Özgür. Aya yya ya ya ayağımı merdivene çarptım. Beni taşıyan her kimse biraz yavaş taşıyabilir mi? Yatağıma yattım. Yatak biraz soğuktu.
Dişlerini karnına kadar çekip uyudum.

Uyandığımda gece saat 00.34 idigözlerimi ufalayarak uyandığımda yer yerime ateş basıyodu .Deniz 'in aşkından mıydı?Of kafayı yedim başım ağrıyordu ve ayağımda inanılmaz bir ağrı vardı. Soğuk bir el anlıma değdi. Ana bu annem değilmi.
Yok be annemin ne zaman sakalı çıktı
-Anne sen misin? Ben ölüyom galiba.

-Hayır ben doktorum. Annen seni hazırladın.

O kadar kötüyüm demek. Doktorlar var. Doktor dışarı çıktı. Annem üzerime bir şal verdi ve beni aşağıya indirip arabaya bindirdi.
Gözümü açtığımda hastanede elim de bir serum vardı ve elimi tutan bir sıcak el. Gözümü yavaşça açtım elimi tutan bir erkek .Deniz mi acaba?  Bu deniz değil bu Cüneyt :()
Yorgun gözlerimi yavaşça hareket getirdim. Cüneyte yorgun yorgun bakarak:

-Senin ne işin var burda denizin haberi var mı?Annem nerde?

-Sakin ol melek.Herşey yolunda.
Kendimi çok yorgun hissediyordum. Ona cevap verecek takatim kalmamıştı. Elini elimden çekerek uykuya dalldım

                                                                         ★             ★                ★                  ★                  ★

Yorgunlukla bitkin gözlerimi açıyordum. Yorgun ve ince bedenimdeki ağrının azaldığını fark ediyordum. Zorlukla terligimi giyerek dışardan gelen seslere yöneldim. Kapıyı açtım ve annemle Cüneyt'in yanına gittim. Annemi soru yağmuruna tutmayı planlıyordum. Annemin ağladığını kızarmış gözlerinden fark ettim. Onu böyle görmek içimi cız ettirdi.

-Burada neler olduğunu bana anlatacak mısınız?
Annem soğuk ellerini anlıma koyarak:

-Senin burada ne işin var? Dinlenmen gerek, yatağına dön.
Annemin elini hızlıca iterek:

-Biri bana Cüneyt'in neden burada bulunduğunu açıklayabilir mi? Deniz nerede? Geldi mi?
Annem duruk bir sesle

-Üzgünüm tatlım. Ben kantindeydim maalesef görmedim.

-Sen gördün mü peki Cüneyt?

-Hayır.

Anneden hemen telefonu alıp onu aradım. Aradım ama açmadı. Neler döndüğünü anlamalıydım. Anneden habersiz buradan çıkmalıydım. Ayağımın acısı azalmış gibiydi. Kıyafetlerini giyip sessizce oradan ayrıldım. Annenin arabasına binip Denizlerin evine gittim. Kapının ziline basmamla Pelin teyzenin açmasıyla bir oldu. Ona Denizin evde olup olmadığını sordum. Oda bana içeri girip bekleneni söyledi. Deniz terlikleri binlere sürte sürte merdivenlerden iniyordu. Yanıma geldi. Denize ''neler oluyor'' derecesine baktım.

-Ne işin var burada Melek.

-Deniz ne mi işim var? Sen benle dalga mı geliyorsun? Telefonlarıma neden cevap bermiyorsun?

-Melek bak benim sana Dediklerimi hatırlıyor musun?

-Ne hakkında Deniz?

-Benim hastaneye geldiğimde neden Cüneyt senin elini tutuyordu?

-İnan benim bu koni hakkında hiç bir  fikrim yok.Zaten bende annemle bu konuyu sorucaktım. Peki sen neden onu yanımdan kaldırmadın.

-Ben daha fazla bu konu hakkında konuşmak istemiyorum.

-Bak benim cünettin orda olduğundan haberim olsa veya da ben uyanık olsam onun elini tutarmıyım hiç Deniz?

-Doğru söylüyosun. Ben hayatımda ilk defa sevdim ilk defa aşık oldum ve bu aşkı çabucak kaybetmek istemiyorum helede çok gıcık gittiğim insana gerçekten canımı acıtıyor. Ne olur anla  beni

-Anlıyorum seni. Benimde kandimi hissettiğim yersin.

Bu konuşmaların sonu sıcak bir sarılma olurdu değil mi? Ama bizde tam sarılıcaz zil çaldı. Kimdi diye düşünürken Deniz kapıyı açtı. Açar açmaz da gelen annemdi. Ah nasıl unuttum. Yanında birimi var onun Cüneyt. O burda olmamalıydı herşey maf olacak...

     

                  

Ben yaşıyor muyum? (Düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin