Tek ve Çoğul

Ön izleme

Yaşlı adam prosundan bir yudum alarak şişirdiği göğüslerinden derin bir nefes verdi  .Duman dağılan bir bulut gibi etrafımızı sardı cildi yaşlılığın vermesiyle bir buruşmuş kağıt parçası gibiydi gözlerini benim gözlerimle birleştirerek yılların götürmediği sert ses tonuyla " evet herşeyi anlatım sana. Karar senin ya uslu bir çocuk gibi herşeyden habersiz yoluna devam edersin yada yanıma gelir kanatlarım arasına girersin."durdum bir kumarbazın kumar masasında herşeyini kaybetmesi gibi bir çaresizlik hissediyordum "çoçuk sen eğer kanatlarım arasına girersen bir süreliğine bazı şeyleri bekletirim"göz yaşlarım akmasın diye göz kapaklarımı kapatmamak için büyük bir çaba sarf ediyordum ona soru sorar gibi baktığımda gözleriyle onları işaret etti "eğer onlara yetişmek istiyorsan koşmalısın çünkü onlar fazla yol kat ettiler .Çocuklarım içlerinde  bir volkan biriktirdiler artık onları tutamıyorum ona göre kararını ver." Kendinden emin ve onlardan gurur duyar gibi konuşmuştu ben ise şuan iliklerime kadar çaresizlik ve kin hissediyordum hafifçe öksürerek ses tonumu kontrol etmeye çalıştım ama boğuk ve ağlamaya yakın buruk sesimi kontrol edemedim "bu gün olmaz ."Sorgulayıcı  bir şekilde baktı elimi masanın altındaki örtüyü güç almak ister gibi avucumda sıktım dilimi kurumuş dudaklarımda gezdirerek "ama gelicem senin kanatların arasında olmıcam yanlız yanın da yer alıcam."kırışmış yanakları kendinden emin ve küstahça dişlerini göstererek iki yana ayrıldı kendinden emin bir gülümseme sergiledi bana .Elindeki prosunu cam olan kül tablasında ezerek söndürdü sonra ise kahve rengi sapının ucunda aslan figürü olan bastonundan tutarak sandalyeyi iterek ayağa kalktı tam yanımda durarak sağ eliyle sağ omzumu hafifçe avuç içine aldı "beni çok bekletme küçük torunum." Diyerek elini omzumdan çekti . Kundura ayakkabılarının topukları yere bıraktığı ses kafamda bir saatin tik takları gibi çınladı o ise yanımdan yavaşça uzaklaşmıştı.