Yabancı

22 4 0
                                    

"Aşağı in..."

Allah aşkına türk filmimi çekiyoruz. Karşımda Deniz ciddi ciddi bana bakıyordu. Ben ise hiç bir şey anlamayarak boş boş suratına bakıyordum. Araya bir ses karıştı.

"Çocuğum ben bir şey anlamadım evlenme teklifi mi edilecek o yüzden mi durdu otobüs?" dedi bir tane yaşlı teyze.

"Deniz ne oluyo? Neden buradasın." dedim.

"Sence neden buradayım Erva sen şimdi nereye ne yapmaya gidiyorsun?"dedi sanki bir şeyler biliyormuş gibi.

"Yavrum uzatma hadi et teklifini zaman gidiyor." dedi aynı yaşlı teyze.

"Teyze benim bu kızla evlenmem için çenesinin durması lazım." dedi ve kaşlarımı çattım.

"Neden çenemin durması gerekiyor?" dedim her zamanki gibi sırıttı.

"Yani benle evleneceksin öylemi?" dedi tek kaşını kaldırarak. Birden ne diyeceğimi unuttum ve duraksadım. Deniz birden kolumdan çekiştirmeye başladı ne olduğunu anlamadan kolumu çektim.

"Deniz ne yapıyorsun!"dedim bağırarak.

"Ne yapıyor gibi görünüyorum?" dedi. Araya yine bir ses karıştı.

"Çocuğum neden kız kaçırıyorsun. İstiyorsa evlenir zaten." dedi yaşlı teyze.

"Yok teyzeciğim ben direk kaçırıyorum yoksa çenesinden evlenemicez."dedi Deniz.

"Ya oğlum ne var benim çenemde Allah aşkına, taktın bir çeneye susmazsın daha." dedim.

"Hadi Erva bak insanları meşgul ediyoruz aşağı in." dedi. Ve ilk defa haklıydı aşağı indim. Vay arabası da iyiymiş. Bir dakika araba onun muydu. Vay be boşa yaşıyoruz valla. Arabaya bindik ve yola çıktık. Galiba Deniz her şeyi biliyordu. Ama nasıl?

"Sustun?" dedi. Allah'ım zaten susmamı istemiyor muydu.

-"Zaten susmamı istemiyor muydun?" dedim.

"Hayır." dedi. Boş boş yüzüne baktım.

"Ya sen dedin ya çenen durmuyor. Al işte duruyor." dedim.

"Ben onu evlenmemiz için dedim." dedi. Allah kahretsin. Doğruya o yüzden demişti. Rezil oldum offf.

"Pardon bir anda aklımdan gitmiş." diyerek lafı geveledim.

"Anlat bakalım. "dedi.

"Neyi?" dedim anlamamış gibi.

"Çok iyi biliyorsun. "dedi.

"Ya tamam. İşte gördüğün gibi İstanbul'a gidiyoruz. İstanbul'a gidiyoruz dimi Deniz?" dedim.

"Evet. Her şeyi biliyorum merak etme." dedi. Ama nasıl?!

"Nasıl biliyorsun?" dedim. "Aslında biliyoruz." dedi. 'BİLİYORUZ' derken. Yani herkes biliyor muydu. Ama nasıl.

"Ama nasıl ben tek Azraya...." dicekken sonunda anladım. "Tabi ya Azra!" dedim.

"Aynen." dedi.

"Ama neden anlattı aramızdaydı." dedim.

"Anlatıcaktı tabi. Ne yapıcaktı. Biz sana yardım edicez. Koca İstanbul da ne yapıcaksın tek başına?"dedi. Nedense gözlerim dolmaya başladı. Hiç böyle dostlarım olmamıştı. Garip. Çok garip.

"T-teşekkür ederimm."dedim titreyen sesimle. Ve başımı omzuna yasladım. Bunu ben bile beklemiyordum. Evet garip bir duygu. Yani alışık değilim. Şimdi der her gördüğün omuza başınımı koyuyorsun sen.

"Bu dünyada bir ilk. Ölsem düşünemezdim böyle bir an olacağını." dedi ve sırıttı.

"Sus lan ! Hemen şimarma."

ÇAREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin