Sadece bi'tık yaklaşsan yanıma?| vsoo

jimin oppa!

Korkuyordum etrafıma bakınmayı kesip, jimini aradım. Şarjım azdı hızlı olmalıydım.

"Jimin sus ve sadece beni dinle! Taehyung'un evinin oradan caddeden koşarak araba yolunun karşısına geçtim sonrasında bir sürü sokaklardan yürüdüm hatırladığım kadarıyla bir dondurmacı dükkanı gördüm şuan ise çıkmaz bir arasokakta duruyorum. Kayboldum Şarjım az çabuk gel bul beni korkuyorum lütfen"

Tek nefeste demişti jisoo. Jisoo'nun dediklerini duyan jimin ise endişeden nefesi kesiliyor gibiydi.

"Jisoo bana konum atmalısın"

"Ta-" s*ktir şuan bitemezsin aptal şarj! Kahretsin! Diye iç geçiriyordu jisoo.

~

"Alo Taehyung acilen evinin konumunu at!" Diye bağırdı jimin. Sesinde öfke, endişe, korku tüm duygular barınırıyordu.

"Ne? Ne için?" Dedi şaşkınlıkla taehyung

"Önce konumu at sonra anlatırım HEMEN KONUMU AT!" Diye bağırdı sinirden dört köşe olmuş Jimin

"Tamam tamam atıyorum geldiğinde konuşuruz"

~

Jimin taehyung'un evine gelmişti. Arabadan inip, Jisoo'nun dediği gibi caddeden yola doğru koştu. Sonra da dediği dondurmacıyı aramaya koyuldu. Bir yandan da jisoo nerdesin jisoo diye bağırıyordu, insanlar tuhaf bakışlarını jimine atarken. Bazı yoldan geçenlere ise dondurmacıyı ya da jisoo'nun resmini gösterip görüp görmediklerini soruyordu.

Neyseki 15-20 dakika sonra dondurmacıyı buldu. Şimdi sıra jisoo'nun saklandığı arasokağı bulmaktı.

~

"Bırak beni!" Diye çırpınıyordu jisoo.

"Yavaş ol bebeğim. Burda sadece ikimiz varız bağırmayı kes" diyerek jisooya yaklaşıyordu içmiş abaza.

Ellerinden dolayı ona karşı gelemiyordu git gide daha da yaklaşmıştı ve jisoo'nun yüzüne dokunmaya çalışıyordu. Jisoo ise kaçmaya çalışıyordu.

Tam jisooyu öpecekken adamın kafasına kalın odun parçası çarptı. Aldiği darbe ile yere yığıldı gözlerimi kaldırdığımda bu Jimin'di. Sonunda geldi koruyucu meleğim..

Yerde yarı baygin olan adamı tekmelemeye başladı Jimin. En sonunda adamın ağzından kanlar gelince bıraktı jimin. Yanıma koşarak gelip kollarını bana sardı.

"Iyi misin jisoo? Sana dokunmadı değil mi? Geç kaldığım için üzgünüm, çok korktum" diyerek derin derin nefesler alıp verdi jimin.

"Iyiyim jimin. Sakin ol. Bana dokunmadı ama sen biraz daha geç gelseydi-"

"Devamını duymak istemiyorum çünkü öyle birşey asla olmayacak."
Diyerek daha sıkı sarıldı jimin.

"Teşekkürler"

"Hey bana teşekkür etmeyeceksin diye kaç defa konusmustuk"

"Sana değil. Tanrıya ediyorum. Senin gibi bir arkadaşı bana gönderdiği için"diye gülümsedim.

Bunu duyunca daha da büyük gülümsedi. Sonra bana dönüp,

"Ellerine ne oldu? Bu hal ne!"

"Sadece küçük bir kesik, aptal taeye sarmamaını söylemiştim ama dinlemedi."

"Aishh neyse gel önce karnımızı doyuralım sonra sen ne istiyorsan yaparız olur mu?"

"Olur jimin oppaa!" Aegyo yaparak demiştim. Ikimizde gülmüştük.

Tabi bizi takip eden kişiden haberimiz yoktu..