9.Bölüm

157 41 22
                                    

Geçmişin kalan hatıralarının kabusunu görmüştüm. Uyandığımda nefes nefeseydim. Ellerim titriyordu mutfağa gidip tok karnına içilen ilaçlarımı içmeliydim. Ellerimle birlikte bedenimde titriyordu. Mutfağa bir yerlere tutunarak gitmeyi başarmıştım. Raftan bir bardak aldım , içini suyla doldurdum. İlaçlarımı ağzıma attım ve suyu ardından içtim. Bardağı tezgaha bırakırken dengemi sağlayamadığımdan elimden bardak düşüp kırılmıştı. Bardakla beraber bende düşecektim ki sağımdaki tabureye oturmayı başardım. Başım ağrıdan çatlıyordu. Kabusum beynimde tekrarlıyor , beni içine çekiyordu.

Bununla beraber Harry'nin düşünceleri aklıma geldi. Belki de haklıydı. Tek başıma idare edemiyordum. Tam tersine zarar veriyordum kendime... Sakinleştikten sonra Harry'i aramayı ve hastanede yatma fikrinin kafama yattığını söylemeliydim. Yoksa bir gün kendi ölümüme sebep olacaktım. Bunları düşünürken elim koluma gitmişti , kolumdaki yaralar kanıyordu. Bunu uykumda yapmıştım muhtemelen.. Bunun bile farkında değildim...

***

Kendime gelmiş ve Harry'i aramıştım. Benim yerime hastaneye kayıt yapacağını belirtmişti ve bana eşyalarımı toplamam gerektiğini yarın hastanede kalmaya başlayacağımı söylemişti. Bunun hemen olması beni şaşırtsa da aldırış etmedim. Ben bana denilen şeyi , eşyalarımı toplamayı , yaparken aklıma işim gelmişti. İşime bağlıydım. Hastanede yatarken işime gidemeyecek miydim ? Bunu Harry'e sormalıydım. Bavulum hazırdı ama sanki bir şeyi unutmuşum gibi hissediyordum. Kafamda aldığım şeyleri düşünürken çatı katındaki fotoğraflar aklıma geldi. Benim fotoğrafım değildi , onun ve oğlumun fotoğrafıydı.

O fotoğrafları almam gerekiyor mu diye düşünürken kalbim dayanamadı ve beni çatı katına sürükledi. Fotoğraflara bakıyordum onun fotoğrafına denk geldim. Bana verdiği söz aklıma geldi. Sözünü tutmaması geldi. Buna rağmen onu hala unutamam aklıma geldi. Unutamadığımdan kendime her gün kızıyordum. Ama suçlu olan ben değildim , beynimdi. Beynim kolay unutamazdı. Hele ki kalbimle birlikte çalışıyorsa ve bu konuda ikisi birdi.

Aşağıya inerken elime fotoğraflarla dolu kutuyu da aldım ve odama gittim. Odamdan birkaç eşyayı da poşete doldurdum giyeceğim şeyleri belirledim ve yatağa uzandım. Emma yerine Harry'nin hayatımda yer almasını sorguluyordum. Emma'nın bana karşı olan çabası paha biçilemezdi. Ama Harry tamamen farklıydı. Benim iyileşmemi benden daha çok istiyordu. Belki de abartıyordum veya kendimi önemsemiyordum.

***

Yarın olmuştu ve Harry beni dışarıda bekliyordu. Dışarı çıktığımda ona sadece 'selam' demişti. O da bana gülümsemişti ve bavulu bagaja koymama yardım etti. Arabaya bindiğimizde bir müzik açtı ve yola koyuldu. Arabayı sürerken dikiz aynasından gözlerini bana dikti , konuşmaya başladı

''Madem kabul edecektin neden beni tersledin ?''

''Çünkü kabul edeceğimi hiç düşünmedim.''

''O zaman neden iki saat sonra kabul etmen gerektiğini anladın ?''

''Mantıklı geldi.''

Bunu dediğimde yüzünde pişkin bir sırıtma belirdi. Sonra ise söze başladı ,

''Bir şey olmuş Miya belli. Gülmemin sebebi ise yalan söylemede kötü olduğundan sadece bir geçiştirmeyle yırtmaya çalışman. Şimdi ne olduğu anlat .''

Bunun demesi üzerine cevap vermedim ve sessizlik oluştu. Kabus gördüğümü ve kriz geçirdiğimi söylemeli miydim ? Söyleyince ne olacaktı ? İlaçlarımın dozunu mu yükseltecekti ? Bunu istemiyordum. Hem de hiç..

''Miya , söyle''

''Neyi ?''

''Ahh.. Tabi ki de benden sakladığın şeyi Miya.. Eğer söylemezsen her türlü bulurum ama bu senin için iyi olmaz. Şimdi söyle.''

''Tamam söyleyeceğim ama sende bana nasıl bu kadar sakin kalabildiğini söyleyeceksin. O kadar sakinsin ki sinirlerim bozuluyor.''

''Pekala Wohe ama önce sen.''

bana soyadımla hitap etmişti. Garip hissettim. Ama söylemeliydim başka bir yolu yoktu..

''Kabus gördüm uyandığımda ise kriz geçiriyordum.''

''Hah!! Demek kolundaki bandaj bunun için kriz anında kolundaki yaraları kanatmışsın.''

Uzun kollu bir bluz giymiştim. Bandajı nasıl fark etti diye düşünürken bluzumun kolunun altından bandajın göze çarpan kısmını fark ettim ve içimden buna küfrettim. Şimdi sıra ondaydı. Bana nasıl sakin kaldığını söyleyecekti. Bunu ona söyledim ve derin bir nefes aldı söze başladı.

''Bunun için çaba sarf ettim Miya hem de çok. Sen ister kabul et etme benim hastamsın ve sana karşı sakin kalmalıyım. O zaman aramızda güven ve sevgi olur. Senin iyileşmen için çaba sarf ediyorum çünkü işimi seviyorum. Ve sen zararı olmayan bir bireysin bunları yaşamaya hakkın yok. Bundan dolayı elimden geleni yapıyorum.''

Adam beni yine şaşırtmıştı. Bu dünya için fazla iyiydi. Bunu ona söylediğimde ağzından bir kahkaha savruldu. Ardından bende bir kahkaha patlattım. Arabanın durmasıyla da hastaneye vardığımızın farkına varmıştım ve şimdi hayatıma farklı yerde devam edecektim...


Merhaba!!!

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum <3

Separation | Harry StylesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin