-Bölüm 8- Gerçek Nedenler...

135 11 1
                                    

Hastaneden çıkınca okul yerinde eve gitmeyi planladık. Eve geldiğimizde annem yoktu sanırım bayıldığımı anneme söylememişler. Evrimle birlikte içeri girdik Evrim hemen salondaki dörtlü koltuklardan birinde yayıldı hayvan işte asddfggh.

Hemen konuştu "Knk sen bayılınca Batuhan bağırmış hemen Poyraz Derin düştü diye. " benden cevap vermemi ister bir şekilde baktı

Batuhan kim? " dediğimde soruma karşılık

Poyrazın en yakın arkadaşıymış. Neyse işte o bağırınca Poyraz koşmuş seni kucağında taşımış okuldan çıkarmış." ohaa yani o beni taşıdı kucağında. "Sonra hastaneye götürmüş. Beni aradılar. Lan sen telefonunun acil numaralar kısmına beni mi koydun? asdfgg" aha götü kalktı işte neyse sevinsin azcık yavrucak

"Evet annemi koymadım şimdi başıma birşey gelir annemi ararlarsa kadın kalp krizi falan geçirir Allah korusun. Seni arasınlar sen annemi ararsın diye koydum. " dedim dürüstçe çünkü gerçekten oyüzden koymuştum.

"Oo kızım seneryolara bak sen yazar falan olsana kitapların kesin rekor kırar asdg. Gerçekten öyle bir şey olabilir mi?" biraz duraksadiktan sonra devam etti

"Aslında olabilir mantıklı senin annen panik ataktı dimi doğru bide senin arkandan o giderse vay sizin halinize agaf" ya bu kızla hiç ciddi birşey konuşulmaya gelmiyo ha.

"Bu muydu o önemli haber dediğin şey Allah aşkına. " dedim aslında Poyrazın beni hastaneye kadar kucağında taşımasından daha önemli ne olabilirdi ki...

"Of be kızım sende şu çocuğu seviyosun işte daha ne lafı dolandırıyosun ki..." Bu kız benim aklımı mı okuyor ya

"Ne alakası var Evrim.!" kaşlarımı çattım ve sinirli çıkan ses tonumla konuştum

"Senı 16 senedir tanıyorum Derin yapma böyle lütfen en yakın arkadaşınıda kandırmaya çalışma zaten kendini kandırmayı başarabiliyomuş gibi gözükmüyüsun." bu kız ya kain yada büyücü falcı falan özel gücüde olabilir aklımı okumayı nasıl başarabiliyor. Evet Poyrazı seviyordum. Fakat belirtiğim gibi SeviyorDUM. Yani eskiden seviyordum. Bunu doğduğumdan beri beni tanıyan-daha doğrusu doğduğumuzdan beri demem lazım- Evrime söylememde sakınca yoktu.

"Aslında bir aralar hoşlanıyordum fakat bu aşk yada sevgi gibi değil. Bilirsin ya hoşlanmak işte beğendiğim birisiydi anlayacağın. Ve Arzu onu sevdiği için onunla tanışmak bile istememiştim çünkü biliyosun tanışırsam kendimi tutamaz söylerim anladın mı? Bu nedenle zaten kimseye söylemedim bunun bir zararı olcağını sanmıyordum. Öyle olmadı ama işler daha karıştı görmüyomusun aptal bir egois yüzünden Arzu'yla aramız bozuldu." dedim içimde tuttuklarımı artık kusma zamanı geldiğini anlayarak o ise cevap olarak

"Sen ondan hoşlanıyordun ve bana söylemedin. Herneyse benim karnım acıktı eve gidicem." İşte klasik Evrim iyi ki söylemedim yani şimdi 2 hafta tribinden çekilmez hep aynı şeyi yapar alındığı zaman karnım acıktı gidicem der. Ve onun tripleri Canerden daha ağırdır. En azından Caner hemen yumuşuyor. Fakat Evrim'in tripleri gerçektenn çekilmez.

"Bizde yiyemiyosun sanki." dedim bende onun kullandığı ses tonunu kullanarak

"Yiyemiyorum ne var." dedi şimdi dahada sinirlenmiştim ama bunu yüz hatlarıma yansıtmamaya çalıştım.

"Uff Evrim şu triplerinden vaz geç artık seni alacak adama acıyorum yazık bana karşı böyleysen o adamın çok çekeceği var. Yazık şuan hiçbir şeyden habersiz yaşıyor hayatta." dedim sanki önemli bir hikayeyi anlatır gibi.

o ise yüz hatları hala sert bir şekilde "Ben gidiyorum artık bir enişten olursa sana söylemem yada birinden hoşlanırsam. Nasıl olsa biz  besttik değimi best friendstik değilmi onlar birbirlerinden herşeyi saklarlar doğru unutmuşum." dedi salağa yatma numaraları içerisinde

"Lütfen Evrim uzatma ben sanki sana söylememeyi çok istedim o zamnlar Arzu onu seviyordu gerçi hala seviyordur belki bilmiyorum ama yineden zaten gereksiz bir şeydi." dedim fakat o hala değişmeyen yüz ifadesiyle benim gözlerime baktı

"Boradan sonra böyle birşey olması gerçekten atlanılmayacak bir gerçek ve sen bundan bize bahsetmedin." dedi bu kız hala tripmi atıyordu yeter artık Bora benim eski sevgilim ve ondan ayrıldığımda daha doğrusu ayrılmak zorunda kaldım çünkü yurt dışına gitmesi gerekiyordu ve oda benim kadar üzülmüştü bu duruma ben o sıralar çok depresyonik bir hayat geçirdim o sıralar henüz 14 yaşındaydım ve Poyrazı okulda gördüğümde onu seviyormuşum gibi kendimi kandırdım.  sanırım Bora yı unutmamı sağlayan en büyük etken Poyraz dı fakat gerçekten bunu ona söyleyemezdim işte çünkü Arzu Poyraz ı seviyordu. 

Bora ismini duyunca eski olan şey olmadığını farkettim aslında sevinmem gerekmez miydi?

Peki neden sevinemiyorudum?

Sanırım ben Poyrazı gerçek anlamda sevmekten korkuyorum. Çünkü bunun başka bir açıklaması olamaz Borayı unutalı çok oldu fakat şuan dert etmek istemiyorum zaten Poyrazı istesemde sevemem. Daha doğrusu sevmem. Çünkü benim için güven çok önemli bir şey ve eğer gerçekten güvenemesem onu sevemem. 

"Tamam. Özür dilerim Evrim. Ben sana söylemek istedim. Gerçekten ama bu olayın bukadar uzayacağını bilmiyordum sadece Poyraz benim Borayı unutmamda yardımcı oldu bukardar." dedim ve sanırım Evrim kendi rekorunu kırarak en kısa tribini atmıştı bu anı tarihe kazımak lazımdı çünkü şuan gülümsüyordu.

"Tamam tamam. Uzatmıyorum." dedi oda kendini tutamayarak devam etti "Ama bence sen ve Poyraz bukadar çobuk bitemezsiniz yani Çocuğun haberi yoken onunla Borayı unuttuysan..." dedi ve devam etti "Bu hikaye burda bukadar hızlı bitemez." dedi...

Arkadaşlar gerçekten çok geciktim farkındayım sizden çook ama çoook özür diliyorum. Umarım kendimi affettirmişimdir. Fakat evimdeki klavyem bozuldu ve telefondan girmek istemedim çok fazla yazım hatası yapıyorum çünkü. Şuan komşumuzun bilgisayarından giriyorum sadece sizin için :). bu bölüm içime fazla sinmedi :/. Fakat yorum ve votelerinizi bekliyorum çünkü onlar beni gaza getirerek hızlandırıyor. Ve gerçekten hissederek içimden gelerek ozaman yazabiliyorum ancak.biraz uzun bir açıklama oldu :D. Hepinizi çook seviyorum. Öpüldünüz :) kalp kalp öpücük öpücük :))

İMKANSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin