siete

5.4K 380 216
                                    


Jimin, önünde duran arabayı ve açılan camdan gözüken bedeni tanımasıyla hızla arabaya bindi. Arka tarafa geçerken yanında oturduğu kişinin farkında değildi. Kokusu tanıdık geliyordu ama şu an odaklandığı şey o değildi.

"Jongin, eğer içeri giremezsek ne olacak?" diye sordu Sehun.

"Büyük ihtimalle abim, arkadaşımı mühürleyecek. Ki ben bundan memnunum çünkü abim Hoseok'tan iyisini bulamaz. Ama böyle de tahmin etmemiştim." diyerek dudak büzdü.

"Zaten birbirlerinden etkilenmiyorlar mı? Öyle demiştin Nini." diye konuştuğunda Jeongguk, sonunda Jimin ona bakabilmişti.

Göz ucuyla onu incelerken Jeongguk da Jimin'e baktı. Jimin gözlerini çekerek Jongin'i dinledi.

"Evet, tabii ki ama daha tanımadığımız bir alfayla, onun yüzünden tetiklenmiş kızgınlığımızda mühürlenmek ilk tercihimiz değildir hyung. Yani tabii ki bir gün mühürleneceklerini hissediyordum ama o gün bugün olmamalı. Kendine geldiğinde abime ve kendine kızmasını istemiyorum."

"Ben kızacağını sanmıyorum." dedi Sehun.

"Tabii, orasını bilemeyiz ama yine de içim pek sıcak bakmıyor bu işe."

"İlk sevişmenizde mühürlendin, ikinci sevişmenizden hamile kaldın Nini hyung. Şimdi evli ve beş aylık hamilesin. Bunu neden kendinde uygulamadın o hâlde?" diyerek kaşlarını kaldırdı Jimin.

"Aynı şey değil." dedi Jongin ama aynı şey olduğunu biliyordu.

Sehun güç vermek istercesine gülümsedi ve elini eşinin baldırına koydu. "Doğruyu söylediğini biliyorsun, hayatım. Akışına bırakalım, tamam mı? Belki sadece sev-" dediğinde Jeongguk araya girip sözünü bölmüştü.

"Siktir, Namjoon hyung Seokjin hyungun da ruta girdiğini söylemiş. İşte şimdi sıçtık."

Jimin, elini alnına çıkartarak yavaşça masaj yapmaya başladı. Sehun'un dediklerini zar zor duymuştu.

"Omega kızgınlıktayken bile içeri almıyorken, kendisi ruttayken hiç almaz."

Jongin iç çekti ve gerginlikle gülümsedi. "İlk Jimin'in bebek haberini almayı bekliyorduk ama sanırım Hoseok'unkini alacağız."

Jimin donarak kendini kastı. Arkadaşının ortamı dağıtmak için bunu söylediğini biliyordu ama yanındaki bedenin de burada olmasıyla kaskatı kesilmişti.

Sehun arabayı durdurduğunda geldiklerini anlamıştı herkes. Jimin hızla arabadan inerek omega arkadaşlarının yanına gitti. O sırada Jeongguk onun ne giydiğini yeni fark etmişti. Jimin, kısa şort ve dizlerine kadar gelen bol bir tişört giymişti. Tişört o kadar boldu ki omuzlarından düşüyor ve köprücük kemiklerini ortaya çıkarıyordu. Jeongguk izlerinin hâlâ geçmediğini fark ettiğinde gururla gülümsedi.

Taehyung ve Taemin kollarını hızla Jimin'e sardı. Onlara yaklaştığında, Hoseok'un hırlamasından dolayı korkmuşlardı.

"Hoseok hyung o kadar korkunçtu ki... Onu ilk defa böyle görüyorum." diye sızlandı Taehyung.

"Evet... Ben de çok korktum... Normalde sinirlendiğinde bile bir tarafı tatlı olur hep ama dükkanın kapısına bile yaklaştığımızda o kadar güçlü hırlıyor ki.. Minnie, çok korktum.." Jimin'in omzuna yaslanmış bir şekilde dudaklarını büzmüştü.

Namjoon onun bu halini gördüğünde kurdunun içinde hareketlendiğini hissetti. Rage ise... O sadece Taehyung'u izliyordu.

"Tamam, sorun yok hyung. Hoseok hyung iyi.. Büyük ihtimalle alfasının yanında başka omega görmek istememiştir. Sorun yok.." İkisinin de saçlarını okşamıştı. "O hâlâ bizim çiçek hyungumuz. Şimdi canım hyunglarım, bu kızgınlık onları yorabileceği için gidip bir şeyler hazırlayalım, tamam mı?" dediğinde Jongin mırıldanarak onu onaylamıştı.

tres vasos de tequilaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin