SOLO
"Hain Pusu"Gözlerim hala kapanık da olsa zihnim hala açıktı ve annem ile babamın hararetli olan konuşmalarını net bir şekil de duyuyordum.
"Bu kadar insanın için de buna nasıl cesaret edebililrer?" Annemin sesinde ki huzursuzluk vücudumun kasılmasına sebep oldu. "Bilmiyorum Ari, ama o aptalı bulursam bana ölmek için yalvaracak." Uyuduğumu düşünmelerini istedim. "Jisoo artık bura da duramaz, on sekiz yaşına girmesinin bazı şeyleri kötü etkileyeceğini biliyorduk ama bu kadar hızlı harekete geçmeleri beni endişelendiriyor Tharn." adım seslerinden babamın odada dolandığını anladım. ''Onun için en güvenli yer kardeşim Violet in yanı.'' Halamın ismini duymamla kaşlarım çatıldı. "Emin misin?" Annem çok endişeliydi."Eminim Ari, buraya en uzak diyar violet'in. Jisoo orada daha güvenli olur."
" Tharn ? " Dedi annem güçlü çıkması için uğraştığı sesle ama sesi güçlü çıkmıyordu tam aksine endişeli çıkıyordu . "Ya çocuğumun başının daha kötü şeyler gelirse. Bugün yaşanan şeyler eski endişelerimi geri getirdi. Bir kaç saniye duraksadı ve devam etti. "Yüce tanrım biliyor ki günahlarımızın sonucunu Jisoo yaşamasın diye daha fazla karanlığa battık. Yaktık ve yıktık lakin artık şundan eminim ki bundan sonra bazı şeylerin önüne geçmemiz imkansız. O artık on sekiz yaşında geldi ve sende biliyorsun ki dualarımız geleceği şekillendirmesi imkansız. Bundan sonra ne yazıldıysa o oynanacak. Günahla-"
"Siksinler günahını!" Diğe bağırdı babam. Burada böylece hâla baygınmış gibi durmam git gide zorlaşıyordu. Annemin sessizliğinden babamın ona doğru yaklaştığını anladım.
"Jisoo o günahın bizzat kendisi." Birnkaç saniye duraksadı. "Ve inan bir günah sadece masum olana zarar verir. Şeytan ise o ateşi harlar. Çoktan Jisoo'nun ateşi harlandı. Günah Jisoo'ya zarar vermez. Neyse odadan çıkalım. Jisoo'nun yanında baygında olsa bunları konuşmak çok riskli. Doktoru çağıralım."
Konuşulan şeyler ile karnım kasılırken şifacının verdiği koku ile kendimi tekrar karanlıkta buldum.
𓆙𓆙𓆙
Doğum günümde olanları kafamın içinde tartıp duruyordum. Her defasında yere yığılmış, kriz geçiren ve kan kusan bir adam düşüncelerimde bana eşlik ediyordu. Kim neden bunu yapardı ve bunun benimle ilgisi neydi? Olaydan hemen sonra odamda annem ve babamın bir şey konuştuklarını sadece hayal meyal hatırlıyordum ve sesler çok bulanıktı. Altıma kahverengi pileli bir etek, üstüme büyük beyaz bir gömlek giydim ve Saçımı su dalgası halinde sol omzumun üstüne attım ardından beyaz spor ayakkabılarımı giydim. Yolculuk tam üç gün sürecekti ve ben gitmek istemiyordum.
Eşyalar dışarıya çıkarılmış ve at arabası hazır bekliyordu. Annem bana sarılarak "kendine dikkat Jisoo." Dedi. Kafamı aşağı yukarı salladım ve annem den ayrılarak babama döndüm. Babam bana yaklaştı ve "Senin için kızım. Şuan bunların neden yaşandığını anlamıyorsun ama vakti gelince anlayacaksınız." Babama hiç bir şey demedim ve hızlıca yerime geçerek at arabasının hareket etmesiyle yanıma aldığım gazeteye göz gezdirmeye başladım. Uzun süren yolculukları hiç sevmezdim ve bu yolculuğa nasıl katlanacağımı bilmiyordum.
Gazetenin ilk sayfası tamamen benim doğum günüme ve o gün yaşananlara ayrılmıştı.
Asian Kraliyetinde düzenlenen doğum gününde dehşet verici olay!
Asian kraliyetinin vârisi için düzenlenen balo da korkutucu olay! Bunun üzerine Kral Tharn herhangi bir açıklama yapacak mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOLO | Vsoo
Fanfic18 yaşına basan Kim Jisoo doğum gününde yaşananlardan sonra babasının isteği üzerine halasının sarayına gitmek için yola çıkar ama yolda karşılaştığı hain pusu bütün hayatını tepetaklak olmasına sebep olur. Pusudan Jisoo'yu kurtaran Kim Taehyung Jis...